Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/11033 E. 2023/11745 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/11033
KARAR NO : 2023/11745
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/96 E., 2023/179 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 11.10.2002-15…..2015 tarihleri arasında davalıya ait Rusya şantiyelerinde sıva ustası olarak 3.000,00 USD ile çalıştığını, … sözleşmesinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, aylık ücretin 300,00-600,00 USD miktarının avans olarak elden, kalanının ise bankadan ödendiğini, şantiyede her gün sabah 07.00’de işbaşı yapılıp 21.00’e kadar çalışıldığını, pazar günleri dinî ve millî bayramlarında ayrım yapmaksızın çalıştığını, yalnızca Kurban bayramında ve Ramazan bayramında birer gün, yılbaşında bir gün izin kullandığını, bunun haricinde hiçbir yasal iznini kullanmadığını, davalılar arasında organik bağ mevcut olduğunu, her iki Şirketin aynı tüzel kişilik içerisinde faaliyet gösterdiğini, organik bağın varlığına ilişkin emsal yargı kararlarının bulunduğunu belirterek kıdem ve ihbar tazminatları, fazla çalışma, hafta tatili, … bayram ve genel tatil ile yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı … … vekili, davacının müvekkili Şirkette çalıştığına ilişkin kaydına rastlanmadığını, müvekkili Şirketin yurt dışında kurulmuş ve yurt dışında faaliyet gösteren bir Şirket olduğunu, …’de dava açılamayacağını, davada husumetin müvekkil Şirkete yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının çalıştığı ülkenin sosyal haklarından yararlanabileceğini, dosyaya Mahkemenin yabancı hukuk ve yabancı mahkemenin yetkisi nedeniyle bakmaması gerektiğini, son ücretle ilgili iddianın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı … Uluslararası İnşaat Yatırım San. ve Tic. AŞ vekili, müvekkili Şirketin 02.04.2008 yılında kurulduğunu, davacının 2002 tarihinden itibaren müvekkil Şirket nezdinde çalışmasının mümkün olmadığını, zamanaşımı def’inde bulunduklarını, işin yapıldığı yer Mahkemesinin yetkisinin tanınarak Mahkemenin dosyaya yabancı hukuk ve yabancı mahkemenin yetkisi nedeniyle bakmaması gerektiğini, davacının iddia ettiği ücretin fahiş miktarda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 19.04.2019 tarihli ve 2017/797 Esas, 2019/257 Karar sayılı kararı ile; … sözleşmesinin haklı veya geçerli bir nedenle feshedildiğinin davalı işverence ispatlanamadığını, tanık beyanlarına göre davacının ortalama olarak haftanın 2 günü 08.00-21.00 arası diğer günler 08.00-19.00 arası çalıştığını, tanık beyanlarına göre davacının ayda iki hafta tatili çalışması bulunduğunu, dinî bayramların birer günü haricindeki tüm … bayram ve genel tatillerde çalıştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 14.10.2021 tarihli ve 2019/2231 Esas, 2021/2664 Karar sayılı kararı ile; ….05.2012 tarihinden önceki yurt dışına çıkışlarında davalılar nezdinde çalıştığına dair dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığından, Mahkemece davacının çalışma süresinin yurda giriş çıkış kayıtlarına göre belirlenmesinde bir hatanın olmadığı, davacının yaptığı işin niteliği, emsal ücret araştırması sonucu, banka kayıtları, davacı ile imzalanan sözleşme ve dinlenen tanık beyanı birlikte değerlendirildiğinde; davacının tespit edilen aylık ücretinin dosya kapsamına uygun olduğu, … bitiminin işverene haklı fesih imkânı vermediği gibi davacının yaptığı işin niteliği gereği belirli süreli … sözleşmesi ile çalıştığından bahsedilemeyeceği, bu durumda davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının dinlenen tanık anlatımları ile işyerinde fazla çalışma yaptığını, hafta tatillerinde, … bayram ve genel günlerinde çalıştığını ispat ettiği, davacının fazla çalışma alacaklarının tanık beyanları esas alınarak belirlenmesinde ve hüküm altına alınan fazla çalışma alacaklarına uygulanan indirim oranında bir isabetsizlik bulunmadığı, davacının fazla çalışmasının karşılığı ücretlerinin tam olarak ve zamanında ödendiğinin ve yine davacıya bakiye yıllık izninin kullandırıldığının yahut ücretinin ödendiğinin işveren tarafından yasal delilleriyle kanıtlanamadığı, uyuşmazlığın … hukuk mevzuatına göre çözümlenmesinde ve ayrıca davalı Şirketlerin davacının alacaklarından sorumlu tutulmasında isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 25.01.2022 tarihli ve 2021/12710 Esas, 2022/1014 Karar sayılı ilâmı ile; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (5718 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında taraflar arasında davacının çalışma dönemi yönünden bir hukuk seçimi anlaşması bulunduğundan dava konusu alacakların ait olduğu söz konusu çalışma dönemi hakkında Rusya hukukunun uygulanması gerektiği, hâl böyle olunca gerekirse Rusya hukukunda uzman bir bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle dava konusu uyuşmazlık bakımından değerlendirme yapılması ve dosya kapsamındaki delil durumu birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına ve dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Rusya Federasyonu … Kanunu’nda kıdem tazminatı düzenlemesi yer almasa da bu mahiyette değerlendirilebilecek şekilde şirketin tasfiyesi veya personel azaltma durumlarında … sözleşmesi feshedilen işçiye 2 aylık ortalama ücretini geçmeyecek şekilde … bulana kadar işten çıkarma tazminatı ödendiği, yine Rusya’da Şirketin tasfiyesi veya toplu işten çıkarma durumlarının iki ay öncesinden işçiye bildirilmesinin zorunlu olduğu, ancak işverenin bu iki aya tekabül eden ücreti işçiye defaten ödeme durumunda … sözleşmesini derhal feshedebildiği, bu kapsamda işverenlerce söz konusu prosedüre uyulduğu ispatlanamadığından kıdem ve ihbar tazminatına karar verildiği, Rusya Federasyonu … Kanunu’nda çalışanlara verilen yıllık ücretli izin süresinin 28 takvim günü olduğu, işverenlerce davacıya ücretli izin verildiği ispatlanamadığı, tanık beyanlarından davacının 1 Ocak hariç Rusya tatil günlerinde ve ayda 2 hafta tatil gününde çalıştığı, mesaisinin haftanın 2 gününde 08.00-21.00, diğer günlerde ise 08.00-19.00 saatleri arasında olduğu gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; uyuşmazlığa … hukukunun uygulanması gerektiğini, tarafların hukuk seçiminin … hukukunun uygulanması yönünde olduğunu, hukuki güvenlik ilkesi ve belirlilik ilkeleri gereğince hukukun genel ilkelerine aykırı karar verilemeyeceğini, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda talep artırım hakkı tanınması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; dosyanın … hukukuna göre karara çıkarılmasının hatalı olduğunu, Rusya … hukukunda zamanaşımı süresinin 3 ay olduğunu, davanın zamanaşımına uğraması nedeniyle reddi gerektiğini, husumet itirazları bulunduğunu, ücret miktarı ve hizmet süresinin hatalı belirlendiğini, davacının dava konusu alacaklara hak kazanmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; … sözleşmesine uygulanacak hukuk ve dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanılıp kazanılmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 5718 sayılı Kanun’un 2, 5, 8, 27, 40 ve 44 üncü maddeleri.

3. Rusya Federasyonu … Kanunu’nun 392 nci maddesi şu şekildedir:
“Çalışan, hakkının ihlal edildiğini öğrendiği veya öğrenmesi gerektiği günden itibaren üç ay içinde … … uyuşmazlığının çözümü için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir.
İşveren, çalışanın işletmeye verdiği zararın tazminine ilişkin uyuşmazlıklarda, zararın tespit edildiği tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye gitme hakkına sahiptir.
Bu maddede belirtilen sürelerin geçerli bir nedenle kaçırılması durumunda, bu süreler mahkeme tarafından tekrar başlatılabilir.”

3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Maddi hukukun bir müessesesi olan zamanaşımı, 5718 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi uyarınca hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanan hukuka tâbidir. Hakkın özüyle bağlantılı olması nedeniyle hak düşürücü sürelerin de hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanacak hukuka tâbi olduğu kabul edilmelidir.

3. … sözleşmesinden doğan taleplerde, talebin tâbi olduğu hukukun (esasa uygulanan hukuk) zamanaşımı ve hak düşürücü süre bakımından da yetkili olduğu dikkate alındığında Rusya Federasyonu … Kanunu’nun bu konudaki hükümlerinin uyuşmazlıkta uygulanması, 5718 sayılı Kanun’un 2 ve 8 inci maddelerinin bir gereğidir.

4. İlâmın İlgili Hukuk kısmının (3) numaralı paragrafında yer verilen Rusya Federasyonu … Kanunu’nun mahkemeye başvurma sürelerinin düzenlendiği 392 nci maddesinde belirtilen süreler, hak düşürücü süre niteliğinde olup resen dikkate alınmalıdır.

5. Somut uyuşmazlıkta; davacı işçi ….05.2012-15…..2015 tarihleri arasında aralıklı olarak çalışmış olup bozma ilâmında belirtildiği üzere davacının çalışması Rusya hukukuna tâbidir. Davalıya ait yurt dışı işyerlerinde aralıklı olarak çalışan davacının … sözleşmesinin 15…..2015 tarihinde sona erdiği, davanın ise 29.12.2017 tarihinde açıldığı, dolayısıyla Rusya Federasyonu … Kanunu’nun 392 nci maddesine göre dava tarihi itibarıyla … … uyuşmazlığının çözümü için Mahkemeye başvurma süresi olan 3 aylık sürenin dolduğu anlaşılmaktadır. O hâlde, İlk Derece Mahkemesince davacının Rusya hukukuna tâbi çalışmasına göre alacak taleplerinin hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde taleplerin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.