Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/10485 E. 2023/9550 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/10485
KARAR NO : 2023/9550
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverenin devraldığı Marmara Su Ürünlerinde 16.10.2006 tarihinde işe başladığını, davalı tarafın Şirketi devraldığı 23.01.2008 tarihinden sonra işyerinde 28.02.2014 tarihine kadar düzenli ve kesintisiz olarak servis şoförü ve satın alma sorumlusu, araç bakım ve tamirat görevlisi olarak çalıştığınıı, ….20-19.30 saatleri arasında çalıştığını, izinlerinin kullandırılmadığını, … … ve genel tatil günlerinde çalıştığını ancak karşılığı ücretleri alamadığını, … sözleşmesinin müvekkili tarafından emeklilik sebebi ile sona erdirildiğini, bir kısım kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını belirterek bakiye kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile … … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; asıl dava dosyasında alınan 12.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar uyarınca ve davalı tarafından yapılan kısmi ödemeler mahsup edildikten sonra bakiye kıdem tazminatı, bakiye fazla çalışma ücreti, bakiye … … ve genel tatil ücreti ile bakiye yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı vekili asıl dava cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacı iddialarının asılsız olduğunu ve taleplerinin kanuni dayanağı bulunmadığını, davacının … sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiğini ve davacıya kıdem tazminatının ödendiğini, müvekkili Şirkette fazla çalışma yapılmasını gerektiren bir çalışma düzeni bulunmadığını, resmî tatil ve … günlerinde de çalışılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı vekili birleşen dava cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından açılan asıl dava ile zamanaşımının kesilmediğini, davacının … sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiğini ve davacıya kıdem tazminatının ödendiğini, müvekkili Şirkette fazla çalışma yapılmasını gerektiren bir çalışma düzeni bulunmadığını, resmî tatil ve … günlerinde de çalışılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 21.03.2016 tarihli ve 2014/226 Esas , 2016/123 Karar sayılı kararıyla; davacının ücretinin net 1.105,29 TL olduğu kabul edilerek buna göre çalışma süresi karşılığı hesaplanan bakiye kıdem tazminatının bulunduğunun anlaşıldığı, beyanlarına başvurulan tanık anlatımları uyarınca davacının fazla çalışma ile … … ve genel tatil günlerinde çalıştığına ilişkin iddialarının ispatlandığı, davacının çalışma süresi karşılığı ödendiği ispatlanamayan yıllık izin ücretininde hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairemizin 24.09.2020 tarihli ve 2016/23359 Esas, 2020/9191 Karar sayılı ilâmı ile; davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, işyerindeki kayıtlar, davacı iddiası, davalı savunması, işverene karşı davası olmayan davacı tanığının ücretin elden ödendiğine ilişkin beyanı ile özellikle 17 yıldır aynı işyerinde çalışan davalının kendi tanığı A.T. tarafından davacının iddia ettiği ücret ile çalıştığını doğruladığı dikkate alındığında, ücretin davacı iddiası gibi değerlendirilerek gerekirse ek rapor alınmak sureti ile isteklerin hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 03.11.2021 tarihli ve 2020/427 Esas, 2021/596 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyularak davacının ücretinin iddiası gibi olduğunun kabulünün gerektiği, bozma ilâmına konu edilen bu kabul doğrultusunda alacakların yeniden hesaplanması için alınan 12.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaların dosya kapsamına uygun olduğu, 12.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar doğrultusunda fazlaya ilişkin kısımları talep için davacı tarafça … 2. … Mahkemesinin 2021/129 Esas sayılı dosyası ile ek dava açıldığı, … 2. … Mahkemesinin 30.09.2021 tarihli ve 2021/129 Esas,2021/454 Karar sayılı ile; dava dosyasının eldeki dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, birleşen dava ile talep edilen bakiye alacakların asıl dava uyarınca yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairemizin 17.02.2022 tarihli ve 2022/965 Esas, 2022/1972 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, ek dava tarihi (24…2021) itibarıyla davacının birleşen ek dava ile talep ettiği … … ve genel tatil ücreti, fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti taleplerinin zamanaşımına uğradığının anlaşılmasına göre belirtilen bu alacak kalemlerinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm altına alınmasının hatalı olduğu ve ayrıca bozma öncesinde alınan 07.07.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda davacının … … ve genel tatil ücretine yönelik isteminin davacı tanıklarının beyanlarına göre değerlendirildiği buna göre davacının 26.03.2009-31.12.2010 tarihleri arasında dinî bayramların 1 (bir) günü dışında tüm … … ve genel tatillerde çalıştığı ve 01.10.2011-28.02.2012 tarihleri arasında dinî bayramların 2 (iki) günü dışında tüm … … ve genel tatillerde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapıldığı, tespit edilen bu çalışma düzenine ilişkin bozma yapılmadığı, bozma sonrasında alınan bilirkişi raporunda ise … … ve genel tatil ücreti istemi 26.03.2009-28.02.2014 dönemi için ve davacının dinî bayramların tamamında çalıştığı kabulüne göre yeniden belirlenerek hesaplandığı, bozma konusu yapılmamasına rağmen … … ve genel tatil ücreti alacağı yönünden yeniden değerlendirme yapılarak bozma öncesinden farklı çalışma günlerinin hesaplamaya dahil edilmesinin de bir diğer hatalı yön olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak devam edilen yargılamada bilirkişiden ek rapor alınarak asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; dava konusu alacakların zamanaşımına uğramadığını, bozma sonrası hesaplamada esas alınan ücretin hatalı belirlendiğini ileri sürerek temyize başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davacının ücretinin hatalı belirlendiğini, müvekkili işyerinde dönemlik çalışma yapılmakta olup av sezonu olmayan 15 Nisan-01 Eylül dönemlerinde işyerinde ya çalışma yapılmadığı ya da yarım … çalışma yapıldığını, davacının fazla çalışma yapmadığını, davacının … … ve genel tatillerde çalışmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek temyize başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ek davada talep edilen alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ile … … ve genel tatil ücreti alacağının ispatı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 … maddesi, 438 … maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 32, 44 ve 47 nci maddeleri ile 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 147 nci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 … maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

20…2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.