Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2022/9493 E. 2022/9967 K. 20.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9493
KARAR NO : 2022/9967
KARAR TARİHİ : 20.09.2022

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 361 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davada haklı çıkmış olan taraf hukuki yararı bulunmak şartıyla temyiz yoluna başvurabilir.

İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş ve bu karara yönelik davacı istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiş olup davalının temyiz isteminde hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Bakanlığa bağlı olarak sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel … sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını, ikramiye ve ilave tediyelerinin de eksik ödendiğini iddia ederek ödenmeyen ücret farkı, ilave tediye farkı ve ikramiye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının asgari ücretin fazlasını almasını gerektirir … sözleşmesinin bulunmadığını, kadroya geçen işçilerin ücretine kadroya geçmeden önce 01.01.2018 tarihinden itibaren alt işveren tarafından veya başka bir şekilde ücret artışı yapılması hâlinde toplu … sözleşmesinde yer alan %4’lük zamdan mahsup edilmesi gerektiğini, davacının sendika üyesi olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini, faiz oran ve başlangıç tarihlerine itiraz ettiklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kadroya geçerken imzaladığı bireysel … sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranda fazlasının ödeneceğinin öngörülmediği, orana ilişkin kısmın boş bırakıldığı, davalı Bakanlık tarafınca davacının ücretinin 2018 yılı asgari ücretinin hizmet alım sözleşmelerinde yer alan oranına göre belirlendiği, 2018 yılı birinci ve ikinci dönemi ile 2019 yılındaki ücret artışlarının toplu … sözleşmesi hükümlerine uygun olarak belirlenmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ücret bordrolarında açıkça müvekkillinin ücretinin zam oranının yazdığını, işveren davranışının aynı işi yapan işçiler arasında anayasal eşitlik ilkesine aykırılığa sebep olduğunu, davacının kadroya geçmeden önce ihale şartnamesinde yazılı olduğu üzere asgari ücretin % fazlası ile çalışmakta olup aynı koşullarda ve ihale sözleşmesinden en ufak bir fark ve düzenleme olmaksızın % ibaresi konulmak suretiyle aynı ücret üzerinde kadroya geçtiğini, bu konuda Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yeni tarihli birçok içtihadının bulunduğunu, davacının kadroya geçerken işverenin iki tane belirsiz süreli … sözleşmesi imzalattığını, bu sözleşmelerin birinde oran kısmı boşken diğerinin dolu olduğunu belirterek Mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra düzenlenen … sözleşmesinde belirli bir zam oranı belirlenmediği ve davacıya toplu … sözleşmesi zamlarının uygulanarak doğru bir şekilde ücret ödemesinin yapıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; ön büroya sunmuş oldukları dilekçe ekinde yer alan sözleşmede açıkça oran yer aldığını, buna rağmen yüksek mahkemenin başvuruyu esastan reddettiğini, bir kez daha sözleşmeyi ekte sunduklarını, … taraflı olarak davacının ücretinin düşürüldüğünü, sözleşmenin yeniden davacının kadrosunun bulunduğu … Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesinden istenebileceğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 ve 24 üncü maddeler.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıda yer alan paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı vekili dava dilekçesinde, 02.04.2018 tarihinde kadroya geçirildiği esnada imzaladığı bireysel … sözleşmesinde asgari ücretin % fazlası ile çalışacağının kararlaştırıldığını ve açıkça ücret artış oranının rakamsal olarak yazılı olduğunu iddia etmiştir. Davalı … Bakanlığının dosyaya ibraz ettiği … sözleşmesinin ”Ücret esası ve ödeme şekli” başlıklı 7 nci maddesinde mevcut oran kısmının boş olduğu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda taraflar arasında, daimi kadroya geçiş sürecinde imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinde ücretin, asgari ücretin % kaç oranında fazlası olarak ödeneceğinin belli olmadığı, oran kısmının boş olduğu gerekçesiyle hesaplama yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacının 01.07.2021 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ile kadroya geçiş aşamasında işçilerle davalı Bakanlık arasında işçilere verilmeyen iki ayrı bireysel … sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmelerin birinde açıkça oran yazılı olduğu hâlde diğerinde oran kısmının boş olduğu, davalının ise boş olan sözleşme suretini dosyaya ibraz ettiği ve bu nedenle oran kısmı dolu olan sözleşmenin dosyaya celbi gerektiğini belirtmiştir. Ancak Mahkemece bu yönde bir işlem tesis edilmediği gibi davacının son celsede davalı Bakanlıktan … sözleşmesinin yeniden istenmesi talebi de dosyanın tekemmül etmiş olduğu gerekçesiyle reddedilmiş ve yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davacı vekili tarafından istinaf ve temyiz aşamasında sunulan belirsiz süreli … sözleşmesinin ilgili maddesinde oran kısmında sayının mevcut olduğu ve bu suretle dolu olduğu görülmektedir. Mahkemece yapılacak … dosyada bulunan iki ayrı … sözleşmesi yapılmasının nedeni ve bu farklı iki sözleşmeyle ilgili diyecekleri taraflardan sorulmak suretiyle yapılacak araştırmanın sonucuna ve dosya kapsamına göre yeniden karar vermektir. Eksik incelemeyle verilmiş olan kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,

B. Davacı Temyizi Yönünden
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.