YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/7884
KARAR NO : 2022/11048
KARAR TARİHİ : 03.10.2022
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 32. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : … 15. … Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Tekstil San. ve Tur. Tic AŞ (… Şirketi) ve birleşen dava davacısı … Paz. ve Teks. San. AŞ (… Şirketi) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin gönderme kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın asıl dava davacısı birleşen dava davalısı …, asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Şirketi ve birleşen dava davacısı … Şirketi vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl dava davacısı birleşen dava davalısı …, asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Şirketi ve birleşen dava davacısı … Şirketi vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
İlk Derece Mahkemesi tarafından asıl davada reddedilen ve davacı birleşen dava davalısı vekili tarafından temyize konu edilen tutar ile asıl davada hüküm altına alınan ve asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Şirketi vekili tarafından temyize konu edilen miktarın (10.081,24 TL); birleşen davada ise reddedilen ve birleşen dava davacısı … Şirketi vekili tarafından temyize konu edilen miktarın (8.138,30 TL), 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; asıl dava davacısı birleşen dava davalısı …’ın vekili ve asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Şirketi vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz dilekçeleri ile ve birleşen dava davacısı … Şirketi vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı birleşen dava davalısı vekilinin birleşen dava yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davacı birleşen dava davalısı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı birleşen dava davalısı … vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı birleşen davada davacı … Şirketi bünyesinde 01.10.1995 tarihinde çalışmaya başladığını, müvekkilinin muhasebe/finans bölümünde tüm nakit akışının hesabının tutulması, mağaza nakitlerinin gelişi ve ödeme işlemlerinden sorumlu olarak görev yaptığını, … sözleşmesinin 07…..2012 tarihinde kasa açığı nedeniyle savunması da alındıktan sonra işverence … taraflı olarak feshedildiğini, davacıdan, kendi rızası ile verilmediği açık olan ve davalının ceza soruşturması tehdidi ile kendi lehine düzenlettiği istifa bildirimi de içeren ibraname alındığını, ibraname içeriğinde ödendiği ifade edilen tutarın müvekkiline ödenmediğini, müvekkilinin haftalık çalışma süresini aşan fazla çalışma yaptığını, ulusal … ve genel tatil günlerinde de çalıştığını ancak karşılığı ücretlerin ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları, ücret, fazla çalışma, ulusal … ve genel tatil çalışması ile yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı birleşen dava davacısı … ve birleşen dava davacısı … Şirketleri vekili dava dilekçesinde; davalı birleşen dava davacısının müvekkili … Şirketindeki görevi gereği Şirketin nakit ihtiyacının karşılanması için bankalardan para çekmek, kasa fazlası paraların bankaya yatırılmasını sağlamak, banka hesapları arasında işlem yapmak, resmî ve özel kurum veznelerine ödeme yapmak konularında yetkilendirildiğini, davalı birleşen dava davacısının belirtilen bu görevlerinin yanında müvekkili … Şirketi bünyesinde muhasebeleştirme görevini de yerine getirdiğini, davacı birleşen dava davalısının muhasebe işlemlerinde yaptığı usulsüzlüklerin tespit edildiğini, yapılan inceleme sonucunda müvekkili Şirketlerin büyük zarara uğratıldıklarının anlaşıldığını belirterek müvekkili … Şirketinin 150.436,40 TL, müvekkili … Şirketinin ise 13.588,68 TL olmak üzere zarara uğradığını belirterek toplam 164.025,08 TL’nin davacı birleşen dava davalısından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı birleşen dava davacısı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı birleşen dava davalısının görevi gereği müvekkili Şirketlerin nakit akışını sağlamaktan sorumlu olduğunu, muhasebe kayıtları ile kasa föylerinin karşılaştırılması yapıldığında fark edilen kasa açıkları bulunduğunu, davacının muhasebe işlemlerinde usulsüzlük yaptığının tespit edildiğini, … sözleşmesinin davacı birleşen dava davalısı tarafından istifa etmek suretiyle sona erdirildiğini, kendisine duyulan güveni suistimal eden davacı birleşen dava davalısı hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
2. Davacı birleşen dava davalısı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin istifa iradesinin bulunmadığını, … sözleşmesinin davalı işveren tarafından sona erdirildiğini, müvekkilinin mağaza nakit işlemlerinin kasa raporlarına eklenmesi ve merkez kasaya alınması, aylık ödemelerin hazırlanması ile … ve seyahat avanslarına yönelik işlemleri gerçekleştirdiğini, bankalardan nakit para çekme, hesaplar ve bankalar arası virman yapma, resmî ve özel kurum veznelerine ödemede bulunma görevi olmadığı gibi bu işlemlere yetkisinin de bulunmadığını, müvekkili hakkında haksız iddialarda bulunulduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
“…Mahkememizce 1995 yılından itibaren çalışan davacının tazminat haklarından mahrum kalacak şekilde istifa ederek işten ayrılmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, davalı cevap dilekçesi ve birleşen dosya dava dilekçesinde davacının muhasebe kayıtlarında usulsüzlük yaptığı iddiasında bulunduğu, ve davacının bu iddia nedeniyle iradesinin istifa yolunda sakatlandığı ve … sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiği kabul edilmiş olup; istinaf ilamı sonrası alınan bilirkişi heyeti raporlarından davacının davalı … Tekstil San. Ve Turizm A.Ş.’de sigortalı olarak çalıştığı, davacının 13.09-14.09 tarihleri arasındaki formda departmanın Finansmancısı olduğu, davacının yetkililere imzalattığı kasa föyünden başka … kendisinin düzenleyip mail yolu ile muhasebeye gönderdiği kasa föyleri ile ilgili olarak; davalı-karşı davacı … Tekstil Sanayi ve Turizm Ticaret A.Ş.’nin 01/08/2011-07/05/2012 tarihleri arasındaki … Forum Kasa- İst. Bayrampaşa Foırum Kasa- … Kasa föylerinin incelenmesinde 17.741,85 TL kasa açığı, davalı … Pazarlama ve Tekstil San. A.Ş.’nin 02/01/2012-09/…/2012 tarihleri arasındaki Okmeydanı Kasa- Mahmutbey Kasa- İkitelli Kasa föylerinin incelenmesinde 142.298,10 TL kasa açığı olduğunun tespit edildilği, bu şekilde davacı tarafça yetkililere imzalatılmadan mail yoluyla muhasebeye gönderilen imzasız kasa föylerinin bilirkişi heyeti tarafından incelenmesi neticesinde kasa zararının olduğunun tespit edildiği ve davacının bu zarardan sorunlu olduğu ve davalı işveren tarafından davacının … akdinin haklı nedenle feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacak hakkının olmadığı, birleşen dosya davacısı şirketlerin ise maddi tazminat alacak hakkının olduğu, ücretinin ödendiği davalı tarafça usulüne uygun delillerle ispat edilemediğinden davacının ücret alacağı olduğu, kullandırıldığı veya karşılığının ödendiği ispat edilemeyen yıllık izin ücreti alacağına hak kazandığı, tanık anlatımlarına göre davacının fazla mesai ve genel tatil ücreti alacağı olduğu kanaatine varılmış, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarından davacının raporlu, mazeretli, izinli olduğu günler ile çalışılmayan günler gözönünde bulundurularak Borçlar Kanunu 43. ve 44. maddeleri gereğince takdiren %30 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak ve 24/…/2019 tarihli bilirkişi hesap raporu ile bilirkişi heyeti raporlarına itibar edilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.” gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Asıl dava davacısı birleşen dava davalısı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkilinin … sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak sona erdirildiği … iken haklı nedenle feshedildiğine ilişkin Mahkeme kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin reddinin hatalı olduğunu, müvekkilinin gerçekte aldığı ücretin bordroya göre … 1.900,00 TL olmasına rağmen dava dilekçesinde sehven 1.800,00 TL yazıldığını, hesaplamaların bordroya göre 1.900,00 TL üzerinden yapılmasının doğru olup kendilerinin de 1.900,00 TL … ücrete göre taleplerini ıslah ile artırdıklarını, taleplerinin ıslah dilekçesine göre kabul edilmesi gerektiğini, birleşen davada ise davacıların iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin her iki Şirkete herhangi bir zarar vermediğini, birleşen davanın reddi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
2. Asıl dava davalısı birleşen dava davacısı ile birleşen dava davacısı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacı birleşen dava davalısının fazla çalışma ile ulusal … ve genel tatil çalışmasına ilişkin Mahkeme kabulünün hatalı olduğunu, asıl davada tüm taleplerin reddine karar verilmesi, birleşen davanın ise kabulü gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ;
“…
-Asıl davada;
Davacının hizmet süresinin hesaplandığı gibi 16 yıl 8 … 6 gün olduğu, davacının dava dilekçesinde aldığı çıplak … ücretin 1.800,00 TL olarak bildirdiği yargılama sürecinde çıplak … ücretin 1.900,00 TL olduğu yönünde maddi hata düzeltimi yapmadığı ayrıca davacının ıslah dilekçesinde ücretinin … 1.900,00 TL olduğu yönünde bir beyanda bulunmadığı, itibar edilen 24/…/2019 tarihli bilirkişi hesap raporunda açıklandığı üzere davacının çıplak … ücretinin 1.800,00 TL, brüt ücretinin 2.512,21 TL, giydirilmiş brüt ücretinin 2.781,04 TL olduğu, davacının … akdinin işveren tarafından haklı nedenle feshedildiği bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddinin dosya kapsamına uygun olduğu, yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükünün işverene ait olmasına rağmen işveren tarafından yıllık izinlerin kullandırıldığının imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belgeyle kanıtlamadığı, … akdinin feshinden sonra hesaplanan yıllık izin ücretinin davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı, yıllık izin ücreti talebinin kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, ücret ve eklerinin ödendiği ispat yükü üzerinde olan işveren tarafından ücret ve eklerinin ödendiğinin ispatlanamadığı, ücret talebinin kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, davacı taraf fazla mesai yaptığını,ulusal … genel tatil günlerinde çalıştığını ispatladığı, ödeme olgusu kendisine düşen davalının bu çalışmaların karşılığını ödediğini ispatlayamadığı, davacı delillerine itibarla İlk Derece Mahkemesi’nin karineye dayanan makul indirim uygulayarak bu alacak taleplerini kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.
-Birleşen davada;
Dosyada alınan 11/11/2019 tarihli heyet bilirkişi raporu ile bu rapora uygun alınan 02/10/2020 tarihli heyet bilirkişi ek raporunda açıklandığı üzere davalı …’ın davacı şirketlerden … isimli şirkete 17.741,85 TL, … isimli şirkete 142.298,10 TL zarar verdiği anlaşılmıştır.
…” gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularını ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Asıl dava davacısı birleşen dava davalısı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; istinaf dilekçesinde … sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı birleşen dava davalısının usulsüz muhasebe işlemleri yaparak davalı birleşen dava davacısı ile birleşen dava davacısı Şirketleri zarara uğratıp uğratmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı … Kanunu’nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı birleşen dava davalısı vekilince temyiz dilekçesinde … sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;
A. Asıl Davada
1.Davacı Birleşen Dava Davalısı Temyizi Yönünden
Davacı birleşen dava davalısı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
2. Davalı Birleşen Dava Davacısı … Şirketi Temyizi Yönünden
Davalı birleşen dava davacısı … Şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
B. Birleşen Davada
1.Davacı … Şirketi Yönünden
Davacı … Şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
2. Davalı Asıl Dava Davacısı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.