YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6475
KARAR NO : 2022/7073
KARAR TARİHİ : 06.06.2022
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 27. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : … 12. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalının yurt dışındaki işyerlerinde mekanik ustası olarak 14.04.2015-25.12.2015 tarihleri arasında en son aylık 1.900,00 USD ücret ile çalıştığını, iş sözleşmesine haklı bir sebep olmadan davalı işverence son verildiğini, ücretin bir kısmının şantiyede avans olarak elden, geri kalan kısmının banka yolu ile ödendiğini, çalışmasına rağmen davacıya fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek kısmi dava türü ile ihbar tazminatı ve asgari geçim indirimi alacağının, belirsiz alacak davası türü ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kendi bünyelerinde çalışmadığını, alt işveren olan…Mühendislik ve Taahhüt Hiz A.Ş.’ye davanın ihbar edilmesi gerektiğini, davacı ile yurt dışı iş sözleşmesi yapıldığını, on binlerce işçisi olan uluslararası bir şantiyede makbuz düzenlenmeden elden ödeme yapıldığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hava sıcaklığının 40-50 derece olduğu bir yerde 7/24 çalışmadan söz edilemeyeceğini, davacıya iş bitiminde gerekli ödemelerin yapılmış olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 14.04.2015-25.12.2015 tarihleri arasında…Mühendislik ve Taahhüt Hiz. A.Ş. nezdinde ve asıl işveren davalı Şirketin yanında Suudi Arabistan’da bulunan Riyad Havalimanı şantiyesinde mekanik ustası olarak çalıştığı, iş sözleşmesine haklı bir sebep olmaksızın işverence son verildiği, davalıya ait işyerinde toplam hizmet süresinin 8 ay, 11 gün olduğu, çalışmasına karşın ödenmeyen fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunduğu ancak yurt dışı çalışanı olduğundan davacının asgari geçim indiriminden yararlanamayacağı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; eksik ve hukuka aykırı inceleme yapıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosyaya sundukları belgelere yer verilmediğini, ihbar olunan Şirketten özlük evraklarının istenmediğini, davacıya ödeme yapıldığını gösterir imzalı evrakların dosyaya sunulduğunu ancak bu belgelerin dikkate alınmadığını, bilirkişi tarafından davacının ücreti konusunda seçenekli hesaplama yapılmamasının hatalı olduğunu, yine raporda davacının yurt dışı giriş çıkış kayıtlarına ilişkin herhangi bir belgeye yer verilmediğini, bu belgeler UYAP ortamında da bulunmadığından bu belgelere yönelik herhangi bir değerlendirme yapılamadığını, davacının yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığını, çalıştığı ülkede bulunmadığı dönemlere ilişkin sürelerin hesaplamadan dışlanıp dışlanmadığı konusunda bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, davacı Suudi Arabistan’da çalıştığı için tatil ve bayram ücretlerinin bu ülkenin mevzuatına göre hesaplanması gerektiğini, dava dilekçesinde hafta tatili çalışmasından bahsedilmediği gibi tanıkların da hafta tatilinin kullanıldığını belirttiklerini, salt tek bir tanığın gerçek dışı beyanları doğrultusunda 7/24 çalışıldığı ve hiç tatil yapılmadığı kabul edilerek fazla çalışma alacağının hesaplanmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Suudi Arabistan ülkesinde perşembe öğleden sonra ve cuma günleri çalışma yapılmadığını, Ramazan ve Kurban Bayramı’nın ilk günü tatil olup diğer günlerin çalışma günü olduğunu, çalışılan projenin niteliği gereği hava alanlarının kapalı olduğu dönemler olduğunu ve bu dönemlerin hesaplamadan dışlanması gerektiğini, ihbar süresinin kullandırıldığına dair davacı imzalı belgeye göre davacının ihbar tazminatına hak kazanmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı sebeple sonlandırıldığının ispatlanamadığı, davacı işçi tarafından iddia edilen ücret miktarının tanık beyanları ve emsal ücret araştırması ile ispatlandığı, davacının ödenmeyen fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları bulunduğu, … Bölge Adliye Mahkemesi 47. Hukuk Dairesinin 22.11.2021 tarihli ve 2021/3535 Esas, 2021/2763 Karar sayılı kararı ile davalı ile ihbar olunan Şirket arasında asıl işveren – alt işveren ilişkisi olduğunun tespit edildiği, davalının husumete ilişkin itirazının yerinde olmadığı gerekçeleriyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerin yanı sıra beyanı hükme esas alınan tanığın davalı Şirkete karşı açılan yüzlerce davada tanıklık yaptığını, bu tanığın davacı ile birlikte çalışmadığı döneme ilişkin olarak da hesaplama yapıldığını, ayrıca bu tanık hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığına yalan tanıklıktan suç duyurusunda bulunulduğunu ve şikâyetin 2021/1146 soruşturma numarası aldığını, soruşturma akıbetinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, emsal ücret araştırmasının eksik ve hatalı olduğunu, taleplerin zamanaşımına uğradığını, … bölge adliye mahkemelerinin güncel kararlarında husumetin araştırılmasına karar verildiğini, davacının ödenmeyen alacağı bulunmadığını ve işin yapıldığı yer hukukunun uygulanması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalının talep konusu alacaklardan hukuken sorumlu olup olmadığı, davacının ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, talep konusu alacakların iddia ve savunma ile ispat durumuna göre ve gerçek ücret miktarına uygun şekilde hüküm altına alınıp alınmadığı ve iş sözleşmesinde yabancılık unsuru bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 2, 27, 40 ve 44 üncü maddeleri.
2 .4857 sayılı İş Kanunu’nun asıl işveren -alt işveren ilişkisine yönelik 2 nci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları, süreli feshe yönelik 17 nci, işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkına yönelik 25 inci, ücret ve ücretin ödenmesine yönelik 32 nci, fazla çalışma ücretine yönelik 41 inci, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmaya yönelik 44 üncü, hafta tatili ücretine yönelik 46 ncı, genel tatil ücretine yönelik 47 nci ve yıllık ücretli izne yönelik 53 ila 60 ıncı maddeleri.
3. 6100 sayılı Kanun’un 107 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve kararın gerekçesi ile ilgili hukuk bölümünde değinilen kanuni mevzuat, yerleşik hâle gelen Yargıtay ilkeleri tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından iş sözleşmesinde yabancılık unsuru bulunduğuna yönelik bir delil sunulmadığı ve Türk hukukuna göre yapılan hesaplamaların dosya kapsamındaki ispat durumuna uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunmamıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.