Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2022/18453 E. 2023/546 K. 16.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/18453
KARAR NO : 2023/546
KARAR TARİHİ : 16.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/188 E., 2022/376 K.
DAVA TARİHİ : 12…2014
KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09.05.2008-18…2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde kalite kontrol elemanı olarak çalıştığını son ücretinin net 1.700,00 TL olduğunu, yol ve yemek yardımı bulunduğunu, sebepsiz olarak işten çıkarıldığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, … bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 09.05.2008-30.05.2013 tarihleri arasında çalıştığını, yaş dışındaki emeklilik şartlarını taşıdığından 30.05.2013 tarihinde işten ayrıldığını, tazminatlarının ödendiğini, 01…2013 tarihinde yeniden işe başladığını, 18…2013 tarihinde ise istifa ederek işten tekrar ayrıldığını, ikinci dönem çalışmasının bir yıldan az olduğunu herhangi bir işçilik alacağı hesaplanamayacağını taleplerin zamanaşımına uğradığını ve diğer iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 16…2016 tarihli ve 2014/514 Esas, 2016/345 Karar sayılı kararı ile … sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona erdiği, hizmet süresinin kesintisiz olduğu, davacının ödenmeyen ücret alacaklarının bulunduğu ancak yıllık izin ücretine hak kazanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 23…2021 tarihli ve 2021/6611 Esas, 2021/10653 Karar sayılı ilâmı ile özetle davacının ücret miktarı yönünden bilirkişi raporunda 1.700,00 TL üzerinden hesap yapılan seçeneğe göre hüküm kurularak yaratılan gerekçe hüküm çelişkisinin giderilmesi, kıdem tazminatında mahsup yapılırken net/brüt ayrımına dikkat edilmesi ve dava konusu olayda işçi feshi söz konusu olduğundan ihbar tazminatı talebinin reddi gerektiği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 16.11.2021 tarihli ve 2021/247 Esas, 2021/428 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti taleplerinin reddi, diğer taleplerin kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 14.02.2022 tarihli ve 2022/567 Esas, 2022/1741 Karar sayılı ilâmı ile özetle kısa kararda ihbar tazminatının kabulüne, gerekçeli karar hüküm fıkrasında ihbar tazminatının reddine karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı bu hususun bozmayı gerektirdiği, bozma öncesi verilen kararda, hafta tatili ücretinin tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletildiği, bu hususun bozma kapsamı dışında kaldığı bozma sonrası verilen kısa kararda, hafta tatili ücretinde faiz yönünden dava tarihi-ıslah tarihi ayrımı yapıldığı, gerekçeli karar hüküm fıkrasında ise hafta tatili ücretinin tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilerek bir kez daha kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili özetle davacının kıdem tazminatına hak kazanmadığını, davacı tanıklarının davacı ile menfaat birliği içinde olduğu ve beyanlarının hükme esas alınamayacağını, ücret tespitinin hatalı olduğunu, fazla çalışma, hafta tatili, … bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin kabul edilemeyeceğini, ara dinlenme sürelerinin hatalı değerlendirildiğini, indirim oranının daha yüksek olması gerektiğini, giydirilmiş ücrete eklenen yol ve yemek bedellerinin dayanaksız olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacı tarafından verilen ibranamenin kabul edilmesi gerektiğini, yargılama giderlerinin davacı lehine fazla davalı aleyhine eksik hesaplandığını ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının hak kazandığı işçilik alacaklarının hesap yöntemi, gerekçe hüküm çelişkisinin giderilip giderilmediği ile yargılama giderlerinin paylaştırılmasına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 17, 34 ve 47 nci maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 297 ve 326 ncı maddesi.

3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 6100 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Somut olayda davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranına göre paylaştırılmaması hatalı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2.Davalı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin on birinci bendi hükümden tamamen çıkartılarak yerine; “Davacı tarafından bozma öncesi ve bozma sonrasında yapılan toplam 852,80 TL yargılama giderinden kabul-ret oranına göre hesap edilen 571,24 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından bozma öncesi ve bozma sonrasında yapılan toplam 257 TL yargılama giderinden kabul-ret oranına göre hesap edilen 84,81 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan miktarların tarafların üzerinde bırakılmasına” bendinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.