YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/17290
KARAR NO : 2023/1135
KARAR TARİHİ : 23.01.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/405 E., 2022/651 K.
DAVA TARİHİ : 16.04.2021
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlıkla dava dışı alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacının alt işveren işçisi olarak davalı Bakanlığa ait işyerinde belirsiz süreli … sözleşmesi ile çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin eksik ödendiğini ileri sürerek ücret, ikramiye, ilave tediye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçişlerin yapıldığını, davacının sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, dava konusu taleplerin eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.10.2021 tarihli kararıyla;davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan … sözleşmesinde, asgari ücretin %7 oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörüldüğünden 01.01.2019 tarihinden itibaren bilirkişi raporunda hesaplanan tutarın hüküm altına alındığı, ücret farkı ve ilave tediye farkı alacakları için faizin dava ve ıslah tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği, ikramiye farkına ilişkin olarak bilirkişi raporunda belirtilen ödeme tarihlerinde davalının temerrüde düştüğü; ancak davacının talebi ile bağlı kalınarak bu alacağa talep tarihinden faiz uygulanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.12.2021 tarihli kararıyla; davacı kadroya geçirilirken imzalanan … sözleşmesinde ücret miktarının asgari ücretin belli oranda fazlası olarak belirtildiği, işbu davadan önceki dönem için açılan davada davacının taleplerinin kabul edildiği, dava konusu dönem itibarıyla da davacının ücretinin taraflar arasında düzenlenen … sözleşmesine uygun olarak ödenmediği, hesaplanan miktardan ödenen miktarın mahsubu ile belirlenen fark ücret alacağı, fark ilave tediye alacağı, fark ikramiye alacağının hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.04.2022 tarihli bozma ilamı ile; arabuluculuk son tutanak tarihinden sonraki talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği, toplu … sözleşmesindeki düzenleme ve dosya kapsamındaki yetkili Sendika yazısı incelendiğinde, enflasyon farkının “ikinci yıl ikinci altı ayının son günündeki ücrete” ilave edilmesi yani 31.12.2020 tarihinde alınan günlük ücrete uygulanması gerektiği hâlde 01.01.2021 tarihindeki günlük ücrete enflasyon farkı uygulanarak 2021 yılına ilişkin temel ücretin belirlenmesinin hatalı olduğu, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan en son toplu … sözleşmesinin ikramiyeye ilişkin maddesinde “İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5’er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5×2=10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir” denilmekte olup … sözleşmesinin 7 nci maddesinde ise “işçiye yapılacak ödemelere ilişkin hesap dönemi, her ayın 15’i ile bir sonraki ayın 14. Günüdür” denildiği ve tereddüde yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade söz konusu olmadığı hâlde anlaşamamaya dair son tutanak tarihinin temerrüt tarihi olduğu gözden kaçırılarak ikramiye farkı alacağına, belirlenen temerrüt tarihlerinden faiz uygulanmasının hatalı olduğu gerekçeleri ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan … sözleşmesinde asgari ücretin %7 oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörüldüğünden davacının 01.01.2019 tarihinden arabuluculuk son tutanak tarihine kadar olan dönemin dosya kapsamında alınan 07.07.2022 tarihli ek bilirkişi raporuna göre hüküm altına alındığı, arabuluculuk son tutanak tarihinden dava tarihine kadar olan dönem için ise arabuluculuk başvurusu bulunmadığından dava şartının gerçekleşmediği, ikramiye alacakları için davalının arabuluculuk son tutanak tarihinde temerrüde düştüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili; davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olarak belirlendiğini, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrasının göz ardı edildiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; Bakanlık uygulaması yerinde olduğundan dava konusu talebin reddi gerektiğini, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin ücretinin, … sözleşmesi ve toplu … sözleşmesine uygun şekilde tespit edilip edilmediği ile arabuluculuk dava şartı gerçekleşmeyen dönem yönünden davanın usulden reddine karar verilip verilmediği, hükmedilen faiz başlangıç tarihi ve vekâlet ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 34 üncü maddeleri.
3. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde.
4. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası şu şekildedir:
” Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.
”
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. İlk Derece Mahkemesince, davada reddine karar verilen miktarın 2.055,33 TL olduğu gerekçesi ile reddedilen alacak miktarı kadar vekâlet ücretine hükmedilmiş ise de, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tarife’nin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın tüm, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (8) numaralı bendinde yer alan “2.055,33 TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “328,85 TL ” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının davacıya iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.