YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16810
KARAR NO : 2022/17180
KARAR TARİHİ : 20.12.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (…) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 10.03.1999-01.10.2013 tarihleri arasında aşçı olarak çalıştığını, … sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti
Davalı vekili, davacının davalı işyerinde aralıklı çalıştığını, davacın çalışmasının istifa nedeniyle sona erdiğini, buna rağmen davacıya kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 30.09.2015 tarihli karar ile toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci
Kararın; davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 07.11.2019 tarihli ve 2017/25001 Esas, 2019/20485 Karar sayılı ilâmı ile davacının üç dönem fasılalı çalışmasının ilk iki dönemine ilişkin olarak işverence haklı fesih savunması yapılmadığı gibi üçüncü dönem çalışması yönünden de davalının istifa savunması ile çelişkiye düşecek şekilde davacıya kıdem tazminatı ödendiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe
675 sayılı Kanun Hükmünde Kanun Hükmünde Kararname’nin “Dava ve takip usulü” kenar başlıklı 16 ncı maddesi şöyledir:
“(1) 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17.08.2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15.08.2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(2) 20.7.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17.08.2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(3) 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17.08.2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması sebebiyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.
(4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz.”
Somut olayda 07.11.2019 tarihli bozma ilâmı sonrası yapılan yargılamada davacı vekilince 13.01.2021 tarihli celsede; davacının işvereni olan davalı Midyat İpek Özel Eğit. Yayın Dağıtım ve Pazar.Tic. AŞ’nin kapatılarak hak ve yetkilerinin dava dışı … Valiliğine devredilmiş olduğundan bahisle taraf değişikliği talebinde bulunulduğu, Mahkemece 10.02.2021 tarihli ara kararla davacı vekilinin taraf değişikliği talebinin kabulü ile dava dışı … Valiliğinin davalı sıfatıyla davaya taraf olarak eklendiği anlaşılmış olup davacının işvereni olan davalı Midyat İpek Özel Eğit. Yayın Dağıtım ve Pazar.Tic. AŞ’nin, 20.07.2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hâl kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları sahibi tüzel kişilerden olduğu, bu nedenle Mahkemece 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16 ncı maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddine dair hüküm tesis edilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden davacının yerinde olmayan ve şartları bulunmayan taraf değişikliği talebi kabul edilerek dava dışı … aleyhine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç
Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.