YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16714
KARAR NO : 2022/17006
KARAR TARİHİ : 19.12.2022
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 30. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : … 67. … Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili asılın davalı … Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışmaktayken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde; asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerektiğini ancak davacının ücretinin sözleşmeye aykırı olarak asgari ücret seviyesine çekildiğini ve bu ücrete %4 zam uygulanmak suretiyle eksik ödeme yapıldığını … sürerek davacının eksik ödemeden kaynaklı fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ücretinin sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra da ilgili düzenlemeler uyarınca eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli … sözleşmesinin ve toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerin ücreti ile diğer malî ve sosyal haklarının belirlenmesinde, işçilerin kadroya geçirilmeden önceki bireysel … sözleşmelerinin yanı sıra alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan süresi en son sona erecek toplu … sözleşmesi hükümlerinin dikkate alındığını, İdare tarafından bu düzenlemelere uygun bir şekilde ücretin belirlendiğini ve yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinin ve uygulanılan toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde … sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığına ve hükmedilen alacaklara uygulanması gereken faiz türüne ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü madde, 7036 sayılı … Mahkemeleri Kanunu’nun 3 üncü maddesi.
2. Ayrıca 6100 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“(1) Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.”
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 01.01.2021 tarihi ile bu tarihten sonraki dönem için dava konusu fark alacak talepleri, 08.09.2021 imza tarihli ve 01.01.2021 – 31.12.2022 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin “Ücret Zammı” başlıklı 33 üncü maddesi ve “İlave Tediye ve İkramiye” başlıklı 35 inci maddesi de dikkate alınarak hesaplanmıştır. Ne var ki bu toplu … sözleşmesi, dava şartı olan arabuluculuğa başvuru tarihinde henüz imzalanmış değildir. Dava dilekçesinde de belirtilen toplu … sözleşmesinden yararlandırılmaya yönelik bir talep bulunmamaktadır. Şu hâlde arabuluculuk başvuru tarihindeki koşullar göz ardı edilerek 01.01.2021 tarihi ve sonrasına ilişkin fark alacak taleplerinin, 08.09.2021 imza tarihli toplu … sözleşmesinin ilgili maddelerindeki düzenlemeler dikkate alınarak hesaplanması hatalıdır. Ancak dosya kapsamında 2021 yılında davalı tarafından toplu … sözleşmesi farklarına ilişkin yapılan ödemelerin belgeleri yer almaktadır. Söz konusu ödeme miktarları ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda hatalı şekilde tespit edilen ücret esas alınarak yapılan hesaplama karşılaştırıldığında; 01.01.2021 tarihi ve devamı için ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarına ilişkin bir farkın çıkmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla 01.01.2021 tarihi ve sonrası için hüküm altına alınmış bir alacak miktarı bulunmadığından; yukarıda belirtilen hatalı tespit ve hesaplama şekli temyiz edenin sıfatı da dikkate alınarak sonuç itibarıyla bozma sebebi yapılmamıştır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde … sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı … harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.