YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15707
KARAR NO : 2022/16121
KARAR TARİHİ : 07.12.2022
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : … Asliye Hukuk (…) Mahkemesi
Taraflar arasındaki tespit ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin ….02.2020 tarihli ve 2019/294 Esas, 2020/88 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 29.04.2021 tarihli ve 2020/1777 Esas, 2021/1224 Karar sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin söz konusu kararının ortadan kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin gönderme kararı üzerine, yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı … AŞ (…) Genel Müdürlüğüne devredilen … Elektrik Üretim AŞ’ye bağlı kömür ocağında şoför olarak çalıştığını, davacının işyerinde alt işveren konumundaki farklı firmaların işçisi gösterilerek çalıştırıldığını, davacının kömür üretim faaliyetine ilişkin çalışmasının davalı Şirketin asıl işleri arasında yer aldığını, davalı işverenin alt işveren firması ile muvazaalı ilişki içerisine girerek 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesine aykırı bir şekilde asıl işi anılan Kanun’daki şartlar oluşmaksızın bölmek suretiyle davacının işvereni konumunda gösterilen firmalara ihale ettiğini, davalı işverenin işyerinde yapılan işin kömür madenini çıkarma işi olduğunu, davacının yaptığı işin yardımcı … olmayıp kömür çıkarma işinin asli unsuru olduğunu, davacının yaptığı işi yapan Kurum personelinin de bulunduğunu, yapılan işin koordinasyon ve denetiminin davalı işveren tarafından gerçekleştirildiğini, çalışma koşullarının da davalı işveren tarafından belirlendiğini, davalı ile alt işverenler arasında muvazaalı olarak kurulmuş asıl işveren alt işveren ilişkisinin mevcut olduğunu, emsal mahiyetteki …’ın … Termik Santralinde çalışan işçiler tarafından açılan davalarda muvazaanın tespit edildiğini … sürerek davalı asıl işveren ile alt işveren firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun ve muvazaa sebebiyle davacının baştan itibaren davalı asıl işverenin işçisi olduğunun tespiti ile ilave tediye alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kuruma husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu çerçevesinde davalı Kurumdan hizmet alımı ihalesini alan firmaların işçisi olarak çalıştığını, müvekkilinin sadece ihale makamı olduğunu, davacı işçinin müvekkili Kurumun işçisi olmadığını ve Kurumun asıl işi olan elektrik üretim işinin bölünmesi suretiyle var edilen bir işte çalışmasının söz konusu olmadığını, davacının yapmış olduğu işin elektrik üretim işinden tamamen bağımsız bir işte çalıştığını, bu nedenle alt işveren ile yapılan sözleşmenin düzenlenmesinde muvazaadan söz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamında dava dilekçesi, dinlenen tanık beyanları, mahallinde yapılan keşif, bilirkişi raporu, celp edilen bilgi ve belgeler ile de davacının davalı işyerinde alt işveren bünyesinde pikap şoförü olarak çalıştığı ve araçların denetim ve koordinasyonunu sağladığının anlaşıldığı, asıl işi elektrik üretimi olan davalı işyerinde, davacının yaptığı işin, “İşyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan üretim organizasyonu içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu bir unsuru olmayan ancak asıl … devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan …” olup Alt İşverenlik Yönetmeliği’nin 3 üncü maddesinde belirtilen yardımcı … niteliğinde olduğu, davacının alt işveren bünyesinde çalıştığı, davalının alt işveren üzerindeki kanundan kaynaklanan denetim yükümlüğünün asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun delili olarak değerlendirilemeyeceği, davacının, davalı Kurumun alt işverenleri bünyesinde çalıştığını beyan ederek … Asliye Hukuk (…) Mahkemesinin 2017/796 Esas sayılı dosyasında işçilik alacaklarının tahsili amacıyla açtığı davada Mahkemece, davacının asıl işverene bağlı alt işveren bünyesinde çalıştığının hüküm altına alındığı ve hükmün davacı tarafından bu gerekçe ile istinaf edilmediği, davalı ile alt işveren şirketler arasındaki ilişkinin muvazaaya dayandığını iddia etmenin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 29 uncu ve 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ı) ve (i) bentlerine aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; uyuşmazlığın çözümünde yanlış kanun uygulandığını, davacının çalıştığı işyerinin … Kömür İşletmeleri Kurumuna ait … Linyitleri İşletmesi olduğunu, ancak … Genel Müdürlüğüne devredildiğinden davalı olarak …’ın gösterildiğini, alt işverene verilen işin asıl … olduğunu, yardımcı … olarak kabul edilemeyeceğini, davalının bu şekilde muvazaalı işçi temin ettiğini ve davanın reddinin hatalı olduğunu, davacının çalıştırıldığı asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğuna dair kesin hüküm bulunduğunu, davacı tarafından açılan işçilik alacağı davasında kıdem ve ihbar tazminatı gibi taleplerin yargılamasının yapıldığını yani muvazaa yargılamasının yapılmadığını, bu dosyadaki kararın kesin delil kabul edilmeyeceğini … sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davalı işyerinde pikap şoförü olarak çalıştığı, dosya kapsamında bilgi ve belgeler doğrultusunda söz konusu işin yardımcı … niteliğinde olduğu, davalı ile diğer alt işverenler arasındaki ilişkide muvazaa olgusunun bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde … sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı ile alt işverenleri arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının ilave tediye alacağının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesi, Alt İşverenlik Yönetmeliği.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde … sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.