Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2022/14852 E. 2023/8639 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14852
KARAR NO : 2023/8639
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalının yurt dışı projelerinde 2000-2013 yılları arasında altyapı formeni olarak en son net 1.650,00 Euro … ücret ile çalıştığını, ayrıca 140,00 Euro prim ödemesi yapıldığını, … sözleşmesinin haksız olarak feshedilmesine rağmen yasal haklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, … … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile proje bazlı olarak belirli süreli … ilişkisi kurulduğunu ve işin bitirilerek tesliminden sonra … ilişkisinin sona erdiğini, bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini, 30.10.2013 tarihinde fesih tebliği yapıldığını, davacının son olarak 1.600,00 Euro ücret ile çalıştığını, davalıdan herhangi bir alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15…..2017 tarihli ve 2015/323 Esas, 2017/234 Karar sayılı kararı ile; kıdem ve ihbar tazminatları ile … … ve genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışma alacaklarının davalıdan tahsili yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı … davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 24.05.2018 tarihli ve 2017/3394 Esas, 2018/607 Karar sayılı kararı ile; davacı … vatandaşı olup davalı Şirketin de …’de faaliyette bulunan ve … Ticaret Siciline kayıtlı Şirket olması karşısında; taraflar açısından sıkı ilişki içinde bulundukları hukukun … hukuku olduğu, yabancı ülke hukukunun olayda uygulanmasının mümkün olmadığı, davacının görevi ve işin niteliği gereği belirli süreli … sözleşmesi yapılmasını gerektirir objektif unsur bulunmadığından taraflar arasındaki … sözleşmesinin belirsiz süreli … sözleşmesi olduğu, karara esas bilirkişi raporundaki net ve brüt ücret değerlendirmelerinde ve hesaplamalarında bir isabetsizlik bulunmadığı, dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından ıslah zamanaşımı def’inin dikkate alınmayacağı, fazla çalışma, hafta tatili, … … ve genel tatil ücretlerinin kabulünün yerinde olduğu, davacının aylık priminin 100,00 Euro tutardan fazla olduğuna dair dosyada herhangi bir sözleşme hükmü bulunmadığı gibi bu iddiayı destekleyen tanık beyanı veya başkaca delil de bulunmadığı, bu nedenle İlk Derece Mahkemesinin bu yöndeki değerlendirmesinin yerinde olduğu gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 25.01.2021 tarihli ve 2018/7134 Esas, 2021/2095 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, Dairemizin kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre fazla çalışmaların aylık ücret içinde ödendiğinin öngörülmesi ve buna uygun ödeme yapılması hâlinde, yıllık 270 saatlik fazla çalışma süresinin ispatlanan fazla çalışmalardan indirilmesi gerektiği gözetilerek yıllık 270, haftalık 5,2 saati aşan fazla çalışma ücret alacaklarının hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda yapılan yargılamada tespit edilen 18 saatlik fazla çalışmadan 5,2 saat düşülerek 12,8 saat fazla çalışma tespit edilmiş, bu durumda davacının 13 saat fazla çalışma yaptığı kabulüyle sonuca gidilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; uyuşmazlığın çözümünde yabancı ülke hukukunun uygulanması gerektiğini, fazla çalışma ücretinin hatalı hesaplandığını, fazla çalışma ücreti hesabında da mutad işyeri hukuku olan Kosova … Kanunu’nun uygulanması gerektiğini, … … ve genel tatil ücreti yönünden ülkemizdeki … ve genel tatil günleri yerine çalışılan ülkedeki genel tatil günlerinin nazara alınması gerektiğini, işverene karşı davaları olan tanık beyanlarının esas alınamayacağını, bilirkişi raporunda brüt ücret hesaplaması yapılırken işçinin yurt dışında çalıştığı hususunun gözardı edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, fazla çalışma ücretinin hesap yöntemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 41 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

05…..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.