Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2022/14342 E. 2022/15266 K. 24.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14342
KARAR NO : 2022/15266
KARAR TARİHİ : 24.11.2022

BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 29. Hukuk Dairesi

İLK DERECE
MAHKEMESİ : … 46. … Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, 02.04.2018 tarihinden itibaren davalı nezdinde sürekli işçi olarak çalışmaya başladığını ve hâlen çalışmaya devam ettiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde; “işbu sözleşme süresinde işçiye her ay brüt asgari ücretin %50 fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılır.” düzenlemesine yer verildiğini, bu nedenle davacının ücretinin yürürlükteki asgari ücretin %50 fazlası olması gerektiğini, davacının daha önce 01.01.2019 – 14.09.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağı, ikramiye alacağı ve ilave tediye alacağınına yönelik dava açtığı, taleplerin kabul edilerek, kararın kesinleştiği, bu davadaki taleplerinin ise 14.09.2020 – 31.10.2020 tarihleri arasındaki hak ve alacaklarına yönelik olduğunu iddia ederek 14.09.2020 – 31.10.2020 tarihleri arasındaki döneme ait ücret farkı alacağı, ikramiye alacağı ve ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulunca karara bağlanan toplu … sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli … sözleşmesinin ve toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Bakanlık uygulamasının yerinde olduğunu, ücretin düşürülmesi gibi bir durum söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep edilen alacaklara hak kazanamayacağını savunarak İlk Derece Mahkemesi ortadan kaldırılmak suretiyle davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinin ve uygulanan toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri ve davacının daha önce açtığı davada 01.01.2019 – 14.09.2020 dönemi arası fark alacaklarını talep etmesi, kararın kesinleşmesi bu davaya konu edilen kısmın ise 15.09.2020 – 31.10.2020 tarihleri arası fark alacaklar olduğu dikkate alındığında incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Anayasa’daki eşitlik ilkesine ilişkin hükümlere aykırı karar verildiği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk
4857 sayılı … Kanunu’nun 22 nci ve 34 üncü maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) hükümleri ile 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıda yer alan paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23 üncü Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi’nin ikramiyeye ilişkin hükmünde; “İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5’er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5×2=10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir.” denilmektedir. İlave tediye alacağı ise 6772 Sayılı Kanun ve Cumhurbaşkanı Kararı gereği yılda 52 yevmiye tutarında tutarındadır.

3. Somut uyuşmazlıkta; davacının daha önce 01.01.2019 – 14.09.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağı, ikramiye alacağı ve ilave tediye alacağının tahsili istemi ile dava açtığı, anılan davada taleplerin kabulüne karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının bu davadaki taleplerinin 14.09.2020 – 31.10.2020 tarihleri arasındaki fark alacakları olduğu gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporunda kesinleşen davadaki hesaplamalar göz önünde tutulmamış, mükerrer hesaplama yapılmıştır.

4. Oysaki … 42. … Mahkemesi 2020/737E,2021/49K sayılı kesinleşen dosyasında davacının 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23 üncü Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi gereği 2020 yılının Ocak ayı için 5 gün, Temmuz ayı için 5 gün ikramiyeye hak kazandığı kabul edilerek hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmıştır. Bu hâlde davacının 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23 üncü Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi’nden doğan ikramiye alacağının ödendiği açıktır. Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın 14.09.2020 – 31.10.2020 tarihleri arasındaki dönem için yeniden 5 gün üzerinden oranlama yapılarak ikramiye alacağına hükmedilmesi hatalı olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

5. İlave tediye alacağı bakımından ise 6772 sayılı Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere 2020 yılında ödenecek ilave tediyelerin ödeme tarihleri ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararlarında belirlenmiştir. Buna göre 2020 yılına ilişkin ilave tediyelerin 31 Ocak 2020, 22 Mayıs 2020, 27 Temmuz 2020 ve 14 Aralık 2020 tarihlerinde ödenmesi gerekmektedir. Söz konusu düzenlemeye göre ödeme tarihinden önce ilgili dönem ilave tediye alacağının ödenmesi mümkün değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda gerek kesinleşen dosyada hüküm altına alınan ilave tediye miktarı gerekse Cumhurbaşkanlığı Kararında belirlenen ödeme tarihleri ve ödeme dönemleri gözetilmeksizin kıstelyevm esasına göre hesap yapılması hatalı olup kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.