Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2022/12817 E. 2022/14705 K. 10.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12817
KARAR NO : 2022/14705
KARAR TARİHİ : 10.11.2022

BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 29. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 361 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davada haklı çıkmış olan taraf hukuki yararı bulunmak şartıyla temyiz yoluna başvurabilir.

Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş olup davalının temyiz isteminde hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel … sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ödenmeyen fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu kararınca karara bağlanan toplu … sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
“…somut olayda davacının sendika üyesi olduğu, işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle akdedilen … sözleşmesinde; açıkça asgari ücretin belirli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceğinin kararlaştırılmadığı, bu bağlamda davacının 2019 yılı itibariyle asgari ücretin %35 fazlası üzerinden alması gereken temel ücretinin tespit edilerek, … hükümleri uyarınca ilk altı ay için %4, ikinci altı ay için yine %4 zam uygulanarak bulunan ücret miktarından, fiilen ödenen tutarların mahsup edilmek sureti ile; bakiye alacaklarının bulunduğu,…” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; Bakanlık uygulaması yerinde olduğundan dava konusu talebin reddi gerektiğini, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını, hükmedilen faiz oranının ve faiz başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücretin asgari ücretin belirli bir oranı dikkate alınarak ödeneceği açıkça öngörülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davacıya kadroya geçiş aşamasında iki adet belirsiz süreli … sözleşmesi imzalatıldığını, birinde ücret kısmının boş olduğunu, diğerinde % fazlası olarak düzenlendiğini, sözleşme aslının dosyaya kazandırılması gerektiğini, davacının ücretinin açık bir şekilde davalının kabulünde olduğunu, ücret bordrolarında almış olduğu ücretin açıkça belirtildiğini, işçilerin Bakanlık bünyesinde matbu … sözleşmesi imzaladıklarını, davacının ihale sözleşmelerinde yazılı olduğu üzere asgari ücretin % fazlası ile çalışmakta olup aynı koşullarda % ibaresi konulmak suretiyle aynı ücret üzerinden kadroya geçtiğini, bu konuda Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yeni tarihli birçok içtihadı bulunduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacağının bulunup bulunmadığı hususundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4857 sayılı … Kanunu’nun 22, 34 ve 62 nci maddeleri; 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü madde.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
B. Davacı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.