Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2021/6731 E. 2021/11152 K. 30.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6731
KARAR NO : 2021/11152
KARAR TARİHİ : 30.06.2021

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmamasına ve özellikle ileri sürülen temyiz sebeplerine göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında, birleşen davada davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.02.1988 tarihli ve 1987/2-520 esas, 1988/89 karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Yargıtay’ca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan bir belgenin gözden kaçırılması, maddi hata sebebi olarak açıklanmıştır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959/5 karar sayılı kararı ile 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara Mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, Dairemiz bozma ilamında yer alan, birleşen davada davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönündeki bozma sebebi maddi hataya dayanmaktadır. Kaldı ki, Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen bu husustaki bozma gereği de yerine getirilmemiştir. Birleşen dava yönünden; karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1 ve 2. maddesi gereğince, talep edilen kıdem ve ihbar tazminatı miktarları ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan asıl alacak miktarları arasındaki fark üzerinden davalı lehine ret vekalet ücretine hükmedilmelidir. Birleşen davada reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetli olmamıştır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz konusu kararın birleşen davaya ilişkin hüküm fıkrasına ilave 9. bent olarak “ Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1 ve 2. maddesi gereğince hesaplanan 1.098,77 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” rakam ve sözcükleri yazılarak hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde davalı tarafa iadesine, 30.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.