YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6066
KARAR NO : 2021/10874
KARAR TARİHİ : 24.06.2021
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İŞKOLU TESPİTİNE İTİRAZ
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : … 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar …., … ile … vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davalılardan … San. ve Tic. A.Ş.’nin, …’na başvurarak, … OSB 1. Kısım … Cad. No: 7 Yunusemre/…’da kurulu bulunan Standard Profil Ege Otmotiv San. ve Tic. A.Ş. işyerinin işkolu tespitini talep ettiğini, diğer davalı …’nca yapılan incelemede … OSB 1. Kısım … Cad. No:7 Yunusemre/…’da kurulu bulunan … San. ve Tic. A.Ş. işyerinin İşkolları Yönetmeliği’nin 12 sıra numaralı “Metal” işkolunda yer aldığının tespit edildiğini ve bu tespit kararının 11/03/2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlandığını, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun işkolu tespiti başlıklı maddesinde “bir işyerinin girdiği iş kolunun tespiti bakanlıkça yapılır, bakanlık tespit ile ilgili kararını resmi gazetede yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, kararın yayımından itibaren on beş gün içinde dava açabilir. Mahkeme iki ay içinde kararını verir. Kararın temyiz edilmesi halinde Yargıtay uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar. Yeni bir toplu iş sözleşmesi çiin yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz. İşkolu değişikliği yürürlükteki toplu iş sözleşmesini etkilemez” dendiğini, davalı işveren … San. ve Tic. A.Ş.’nin … OSB 1. Kısım … Cad. No: 7 Yunusemre/…’da kurulu işyeri ile aynı üretimi yapan Düzce’de kurulu işyerinde müvekkili sendikanın örgütlü olduğunu, Toplu İş Sözleşmesinin imzalandığını, Düzce’deki işyerinin 04 nolu işkolunda olduğunu, bakanlığın işkolu tespit kararının yerinde olmadığını, tespit kararından da açıkça anlaşılacağı gibi davalılardan … San. ve Tic. A.Ş. işyerinde esas itibarıyla dışarıdan temin edilen yarı mamul kauçuk profillerin üretim sürecinde net kesme, enjeksiyon kaynak, çapak alma, temizleme işlemlerinden geçerek birleştirilmesi ile otomobil/motorlu kara taşıtları için fitil üretimi yapmakta olduğunu, işyerinde metal üretimi söz konusu olmadığını, bu nedenle iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle 11/03/2016 tarih ve 29650e sayılı resmi gazetede yayımlanan 2016/3 sayılı işkolu tespit kararının iptali ile, davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin … OSB 1. Kısım … Cad. No: 7 Yunusemre/…’da kurulu bulunan işyerinin İşkolları Yönetmeliği’nin 04 nolu Petrol Kimya, Lastik Plastik ve İlaç işkolunda olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılardan …., Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve … temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 4 ve 5. maddeleri kapsamında işkolu tespitine itiraza ilişkindir.
Türk toplu iş hukukundaki normatif düzenlemelerde işkolu kavramı önemli bir yer tutmaktadır. 6356 sayılı Kanun’un 3. maddesine göre, sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunurlar. İşkolunun belirlenmesi konusunu düzenleyen 6356 sayılı Kanun’un 5. maddesine göre, işkolu tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasını müteakip, bu tespite karşı ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür.
6356 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.
İşkolu kavramı sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öğedir. Birbirine benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır.
İşkolu tespitinde birim olarak işyerinin esas alınacağı normatif düzenlemelerin tartışmasız bir sonucudur. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin gerekçesinde, işyeri, teknik bir amaca, diğer bir deyişle mal ve hizmet üretimine yönelik ve değişik unsurlardan meydana gelen bir birim olarak belirtilmiştir. İşyerinin sınırlarının saptanmasında “işyerine bağlı yerler” ile “eklentiler” ve “araçların” bir birim kapsamında oldukları belirtildikten sonra özellikle bir işyerinin mal ve hizmet üretimi için ayrı bir alanı da kullanması halinde bunların tek işyeri mi yoksa birbirinden bağımsız işyerleri mi sayılacağı konusunda “amaçta birlik”, aynı teknik amaca bağlı olarak üretimde bulunma, nitelik yönünden bağlılık ile “yönetimde birlik”, aynı yönetim altında örgütlenmiş olma koşullarının aranacağı düzenlenmiştir.
İşyeri kavramının unsurları da nazara alındığında, teknik amaç doğrultusunda yapılan işin niteliğine göre işkolunun belirlenmesi gerektiği ifade edilebilir. Bununla birlikte, aynı işyerinde farklı nitelikte mal veya hizmet üretimlerinin söz konusu olması durumunda, birden fazla teknik amaç mevcut olabilir. Bu ihtimalde, işyerinde yürütülen faaliyet kapsamındaki ağırlıklı işin niteliğine göre işkolunun tespit edilmesi gerekmektedir (TUNCAY, A. Can/SAVAŞ KUTSAL: Burcu, Toplu İş Hukuku, … 2015, s.41; SUR, Melda: İş Hukuku Toplu İlişkiler, … 2017, s.88).
Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, … tarafından 11/03/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan tespite göre, … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait … ilinde bulunan işyerinde yapılan incelemede; dışarıdan temin edilen yarı mamul kauçuk profillerin üretim sürecinde net kesme, enjeksiyon kaynak, çapak alma, temizleme işlemlerinden geçerek birleştirilmesi ile otomobil/motorlu kara taşıtları için fitil üretimi yapıldığı, fitillerin otomobillerin kaput, cam, bagaj ve kapılarında kullanılmak için üretiliyor olması nedeniyle yapılan işlerin İşkolları Yönetmeliğinin 12 sıra numaralı “Metal” işkolunda yer aldığına dair işkolu tespit kararı verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karar ile işyerinin İşkolları Yönetmeliğinin 04 kodlu “Petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç” işkolunda olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı da temyiz kanun yoluna başvurulması sonrasında Yargıtay (kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 16/05/2019 tarihli ilâmıyla özetle “İlk Derece Mahkemesince kimya mühendisi, makine mühendisi ve endüstri mühendisi üç bilirkişiden teşkil edilecek heyet aracılığı ile mahallinde yeniden keşif icra edilerek işyerinde imal edilen nihai ürünlerin sayısal verilere dayalı olarak saptanması, her bir ürünün bileşiminde yer alan malzemelerin nitelik ve nicelik olarak ağırlığının somut verilere istinaden belirlenmesi, üretim sürecinde kullanılan yöntemlerin değerlendirilmesi, bu tespitler bağlamında imal edilen nihai ürünlerin kullanım amacı da gözetilerek İşkolları Yönetmeliği’nde yer alan düzenlemeler çerçevesinde işyerinde yürütülen ağırlıklı faaliyetin belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi” gerektiği gerekçeleriyle bozma kararı verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından bozma ilâmına uyularak keşif suretiyle bozma doğrultusunda oluşturulan yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Belirtmek gerekir ki, mahkemece bozma sonrası kurulan hüküm ile davanın kabulü ile işyerinin İşkolları Yönetmeliğinin “Petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç” işkolunda olduğunun tespitine karar verilmiş ise de, karar dosya içeriğine ve İşkolları Yönetmeliği’nde yer alan düzenlemelere uygun düşmemektedir.
Dosya içeriğinde mevcut bilgi ve belgeler, iş müfettişi raporu ile bilirkişiler tarafından mahallinde yapılan tespitlere göre, tespit konusu işyerinde yürütülen faaliyet ile üretimde çeşitli madde bileşenleri kullanılsa da nihai ürün olarak motorlu kara taşıtları için profil üretimi gerçekleştirildiği görülmektedir.
Nitekim bilirkişi raporunda da “Firmanın nihai ürün profilini incelediğimizde otomobillerin kaporta gövdesi üzerinde bulunan motor üzerini kapatan motor kaputu, kapılar, pencereler, cam kenarları, bagaj kapakların gövdeyle birleştiği yerlerdeki açıklıkları kapatma amaçlı kullanılan kısımların oturma yüzeylerinde (su, toz, ses vb) sızdırmazlığı sağlamak amaçlı kullanılan lastik ve kauçuk esaslı profil fitil malzemeler olduğu görülmüştür.” ifadeleriyle bu husus ortaya konulmuştur.
Şu halde, işyerinde üretilen nihai ürün de dikkate alındığında, işyerinde teknik amaç doğrultusundaki faaliyetin motorlu kara taşıtları için parça üretimi olduğu anlaşılmaktadır. İşkolları Yönetmeliği’nin Ek-1 sayılı listesine göre ise “Motorlu kara taşıtları için diğer parça ve aksesuarların imalatı” faaliyeti 29.32 işkolu kodu ile 12 sıra numaralı “Metal” işkoluna dahil olarak düzenlenmiştir.
Açıklanan bu maddi ve hukuki olgulara göre tespit konusu işyerinin İşkolları Yönetmeliği’nin 12 sıra numaralı “Metal” işkoluna dahil olduğu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının işkolu tespit kararında bir isabetsizlik bulunmadığı açık olduğundan, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Belirtilen sebeplerle, 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 30,10 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı … Sendikasının yaptığı 436,50 TL, davalı … Bakanlığının yaptığı 554,20 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 4.080,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.06.2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.