Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2021/6012 E. 2021/9945 K. 07.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6012
KARAR NO : 2021/9945
KARAR TARİHİ : 07.06.2021

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin 18/09/2007 tarihinde işçi olarak çalışmaya başladığını, kendisine verilen görevi harfiyen yerine getirdiğini, işyeri yetkililerince müvekkiline mobbing uygulandığını, sürekli 12 saat çalıştırıldığını, resmi tatillerde izin kullandırılmadığını, Karaman 2. Noterliğinin 18/08/2014 tarih 6455 yevmiye nolu ihtarnamesi ile iş akdini haklı nedenle fesih ettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini, son olarak net 1.300,00 TL ücret aldığını, yol, yemek, çocuk, giyim, yakacak, bayram yardımı, sorumluluk ücreti, diğer ikramiyelerin eklenerek giydirilmiş ücretin belirlenmesi gerektiğini, fazla çalışma hususunda son … bankasına ait Haziran-Temmuz-Ağustos maaş dekontlarına şerh konulduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kıdem tazminatı, ulusal bayram genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında gösterilen süreler dahilinde çalıştığını, davacının mobbing uygulandığı, kanuna aykırı şekilde çalıştırıldığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının iddialarına Karaman 1. Noterliğinin 22/08/2014 tarih 5550 yevmiye nolu ihtarı ile cevap verildiğini, davacının ücretinin asgari ücret olduğunu davacının ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin imzaladığı kayıtların kesinlik kazandığını, bunun aksinin yazılı belge ile ispat edebileceğini, işyerinde yasal durumu aşan bir çalışmanın söz konusu olmadığını, davacının fazla çalışma yapması durumunda bizzat kendi imzası ile ücret bordrolarında ödendiğini, bankaya ödenen ile bordroda görünen ücretin birbirini karşıladığını, davacının imzası karşılığında yıllık izinlerini kullandığını, alacakların zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karar Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 2016/24166 esas 2019/21959 karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Somut olayda davacı tarafça verilen ıslah dilekçesi ile kıdem tazminatı olarak 8.271,00 TL, fazla mesai ücreti olarak 7.852,57 TL, hafta tatili ücreti olarak 3.679,05 TL, ulusal bayram ve genel tatil ücreti olarak 664,48 TL talep edilmiş, yıllık izin ücreti yönünden ise herhangi bir artırım yapılmayıp 10,00 TL talep edilmiştir.
Mahkemece bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda indirim yapılmaksızın fazla mesai ücreti 9.317,49 TL, ulusal bayram ve genel tatil ücreti 890,58 TL hafta tatili ücreti 4627,25 TL olarak hesaplanmış olup Mahkemece alacaklara yüzde otuz oranında indirim uygulanarak 6.522,24 TL fazla mesai ücreti, 3.239,07 TL hafta tatili ücreti, 623,40 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti, 8.271,75 TL kıdem tazminatı alacaklarının kabulüne, yıllık izin ücretinin ise reddine karar verilmiştir.
Mahkemece vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaplanırken, fazla mesai, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti açısından yapılan indirim nedeniyle reddedilen kısımdan davacı taraf sorumlu tutulmadan karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi hatalı olmuştur. Yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple, temyiz konusu hükmün 8 nolu bendinin silinerek yerine ” Davalı, dava ve duruşmada kendini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 10,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına,
Temyiz konusu hükmün 5 nolu bendinin silinerek yerine “Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan davetiye, tebligat, müzekkere gideri, tanık ücreti, bilirkişi ücreti giderleri 961,50 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanan 959,50 TL.’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına,
Temyiz konusu hükmün 6 nolu bendinin silinerek yerine “Davalı tarafından yapılan davetiye, tebligat ve tanık ücreti giderleri 107,80 TL. yargılama giderinin davanın ret oranına göre hesaplanan 0,50 TL.’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanının davalı üzerinde bırakılmasına,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı tarafa iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine, 07/06/2021 gününde oybirliği ile karar verildi.