Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2018/10950 E. 2019/1500 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/10950
KARAR NO : 2019/1500
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının davalının Dilovası adresindeki işyerinde 11.05.2011- 26.09.2013 tarihleri arasında çalıştığını, davacının davalı şirkette mekanik bakımda formen (hidrolik pinomotik bakım sorumlusu) olarak çalıştığını, davacının davalı işyerinde ki 2 yılı aşan çalışma süresinde her gün yaptığı fazla mesailere ilişkin hiç ücret ödenmemesi nedeniyle davalıya sözlü olarak defalarca başvurduğunu, bu başvurulardan bir sonuç alamayınca davacının ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle 26.09.2013 tarihli ihtarnameyi davalı işverene gönderdiğini, söz konusu ihtarname ile fazla mesai ücretini alamadığını buna ek olarak enflasyon oranlarındaki zammın maaşına yansımadığını gerekçe göstererek iş akdini davacının İş Kanunu’nun 24/2-e maddesine göre haklı olarak feshettiğini, davacının aldığı en son ücretin asgari geçim indirimi hariç aylık net 2.800,00 TL. olduğunu, davacının maaşının tamamını bankadan aldığını, davacının davalıya ait işyerinde 11.05.2011 ile 21.07.2011 tarihine kadar 08.00-18.00 saatleri arasında haftada 5 gün, 08.00-15.00 saatleri arasında Cumartesi günleri çalıştığını, ancak davacının 18.00’den sonra 21.00-22.00’a kadar ortalama haftada 3-4 gün fazla çalışma yaptığını, çalışma düzeninin 21 Temmuz 2011 yılına kadar bu şekilde devam ettiğini, bu tarihten 17.10.2011 tarihine kadar ise iki vardiya usulü olarak 08.00-20.00 ve 20.00-08.00 saatlerinde haftanın 7 günü çalışma olduğunu, ayrıca bu çalışma saatlerine ek olarak haftada en az 3-4 gün olmak üzere 21.00-22.00’ye kadar çalışmanın devam ettiğini, 17.10.2011 tarihinden akdin feshediliş tarihi olan 26.09.2013 tarihine kadar ise 08.30-16.30, 16.30-24.30, 24.30-08.30 saatleri arası vardiyalı olarak haftanın 6 günü çalışıldığını, bu dönemlere ilişkin olarak fazla mesai ücretleri de davacıya ödenmediğini, buna ek olarak yine bu çalışma süresi içerisinde davacıya hafta tatilinin kullandırılmadığını, davacının bu dönemde bir ay içerisinde en az 2 defa haftanın 7 günü çalıştırıldığını, çalışma saatleri içinde çay molası olmadığı gibi belirli bir yemek molası verilmediğini, ayaküstü geçiştirme şeklinde bu hakkının davacıya kullandırıldığını, yine davacının davalı şirketteki çalışma süresi içerisinde resmi dini ve milli bayramların hepsinde çalıştırıldığını ve Toplu İş Sözleşmesi farkından doğan ücret alacağının da bulunduğunu iddia ederek; kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ve toplu iş sözleşmesi farkından doğan ücret alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının davalı işyerinde, dava dilekçesinde iddia edilenin aksine 12.05.2011 tarihinde Makine Teknikeri olarak işe başladığını, davacının şahsi dosyasında mübrez olan 26.09.2013 tarihli ihtarnamesiyle iş akdini haksız olarak feshettiğini, nitekim fesih ihtarındaki iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, dolayısıyla haksız fesih yapan davacının kıdem tazminatı alma hakkının olmadığını, davalı işyerinde 3 vardiya sistemine dayalı bir çalışma yapıldığını, davacının fazla mesai yaptığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, kaldı ki davacının istisnaen fazla çalışmış ise de bu ücretinin kendisine ödendiğini, bu hususun davacının imzasının taşıyan bordrolardan ve banka dekontlarından da anlaşılacağını, davacı işçinin hafta tatili ve genel tatil ücreti taleplerinin de mesnetsiz olduğunu, ayrıca davacının Toplu İş Sözleşmesi farkından doğan ücret alacağının da bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine, karar Dairemizce özetle ve sonuç olarak;
“1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde, davalı işyerinde 11.05.2011- 21.07.2011 tarihleri arasında 08.00-18.00 saatleri arasında haftada 5 gün, 08.00-15.00 saatleri arasında Cumartesi günleri çalıştığını, ancak davacının 18.00’den sonra 21.00-22.00’a kadar ortalama haftada 3-4 gün fazla çalışma yaptığını, çalışma düzeninin 21 Temmuz 2011 yılına kadar bu şekilde devam ettiğini iddia etmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bilirkişi, 12/05/2011-17/10/2011 tarihleri arasında davacının 08:00-20:00 saatleri arasında çalıştığını kabul ederek haftalık 18 saat fazla mesai yapıldığını ve yine dinlenen davacı tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının davalı işyerinde, akşam 20.00’dan sonra haftada ortalama 3 gün günlük 2 saat olmak üzere, haftada 6 saat de akşam fazla mesai yapıldığını kabul ederek davacının haftada ortalama 24 saat (18 + 6 ) fazla mesai yaptığını tespit etti. Ancak davacı dava dilekçesinde, 11.05.2011-21.07.2011 tarihleri arasında haftada 5 gün, 08.00-18.00 saatleri arasında, Cumartesi günleri de 08.00-15.00 saatleri arasında çalıştığını iddia etmiştir.
Bu durumda davacının ilk dönem çalışmasında haftalık (1 saat ara dinlenmesinin tenzili ile) 6 saat fazla mesai yapıldığı ve yine davacı tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının davalı işyerinde, akşam 18.00 dan sonra haftada ortalama 3 gün günlük 2 saat olmak üzere, haftada 6 saat de akşam fazla mesai çalışması yaptığı kabul edilerek, 11.05.2011-21.07.2011 tarihleri arasında ki ilk dönem çalışmasında haftalık toplam 6+6=12 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek fazla mesai ücreti hesaplanması gerekirken, davacının talebi aşılarak hesaplama yapılması hatalıdır. Açıklanan nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.”gerekçeleriyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verildiğinden, reddedilen miktar üzerinden vekille temsil edilen davalı lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2. maddesine göre, maktu vekalet ücreti olan 2.180,00 TL.ye hükmedilmesi gerekirken, 100,00 TL. vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2. Maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 6 numaralı bendinin çıkartılarak yerine;
“6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince redddilen miktar üzerinden belirlenen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” bendinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’ nun 28.09.2018 tarih ve 2018/2 E. 2018/ 8 K. sayılı İBK. uyarınca onama harcı alınmasına yer olmadığına, nisbi temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.