Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2017/8900 E. 2018/23841 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/8900
KARAR NO : 2018/23841
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı T.C. … vekili ile davalı … tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının davalı T.C. …’na bağlı yatılı bölge okulunda 2004 yılı Eylül ayından 28/01/2014 tarihine kadar aralıksız olarak önce aşçı yardımcısı sonra aşçı olarak çalıştığını, emekli olmak için işten ayrıldığını iddia ederek; kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının kendi bünyesinde sadece 4 ay kadar çalıştığını bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, davacı emeklilik sebebiyle işten ayrıldığından ihbar tazminatı hakkı olmadığını işyerinde fazla mesai yapılmadığını, davacıya karşı bir sorumluluğu bulunmadığını, eğer bir sorumluluk doğacaksa bunun 4 ay ile sınırlı olduğunu, davacı iddialarının asılsız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı T.C. … vekili özetle; husumet itirazında bulunduklarını, idarenin ihale makamı olduğunu, işçilerle ilgili tüm sorumluluğun yükleniciye ait olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalılar temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmesi zorunlu olup, rapor tebliğ edilmeden hüküm verilemez.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 27. maddesi uyarınca, taraflar dinlenmeden iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Yine HMK.nun 280. maddesi hükmüne göre “Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve birer örneği taraflara tebliğ edilir.” Anılan Yasal düzenleme ile bilirkişi rapor örneğinin taraflarca okunup değerlendirilebilmesi, varsa itirazlarını dile getirebilmeleri ya da belirsizlik gösteren hususlar hakkında açıklama yapılmasını temin amacıyla veya yeni bilirkişi incelemesini talep edebilmeleri için taraflara tebliğ edilmesi zorunluluğu öngörülmüştür.
Somut uyuşmazlıkta; hükme esas alınan bilirkişi raporunun davalı T.C. …’na hangi tarihte tebliğ edildiğine dair dosyada tebligat parçası bulunmamakla birlikte, davalı Bakanlık vekili sözkonusu raporun kendilerine 27/04/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, yasal 2 haftalık itiraz süresi beklenilmeden 30/04/2015 tarihli celsede yargılamaya son verildiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı tebliğden itibaren iki haftalık yasal itiraz süreleri bulunduğundan mahkemece, bilirkişi raporunun davalı Bakanlığa hangi tarihte tebliğ edildiği araştırılarak, tebliğ tarihi ile karar tarihi arasında yasal iki haftalık süreye uyulup uyulmadığı tespit edilerek, sonucuna göre eğer yasal süreye uyulmamışsa, davalı Bakanlığa bu olanağın tanınabilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre davalı Bakanlığa harç yükletilmesi ve davada birden fazla davalı olduğu halde vekalet ücreti takdirinde “davalı” ibaresinin kullanılmasıda isabetsizdir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.