Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2017/27633 E. 2018/514 K. 18.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/27633
KARAR NO : 2018/514
KARAR TARİHİ : 18.01.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı firma bünyesinde kurumsal müşteri yöneticisi olarak 01.12.2010-24.04.2014 tarihleri arasında görev yaptığını, çalıştığı süre boyunca başarılı olduğunu, …… çalışanları arasında dördüncü seçildiğini, tüm hedeflerini üstün performans ile tutturduğunu, kurumsal müşterilere ürünler satmanın ve kullanılan ürünlerle ilgili sorunları merkeze ileterek çözmeye çalışmanın görevi kapsamında yer aldığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğinin tespitini, müvekkilin işe iadesini ve yasal sonuçlarına hükmedilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davalı şirkette 01.12.2010-24.04.2014 tarihleri arasında kurumsal müşteri yöneticisi olarak görev yapmış olan davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, müvekkili şirket müşterilerinden “….” unvanlı şirketin yönetici olan ….. isimli kişi tarafından şirkete ait hatların bir kısmının kendi bilgi ve talimatı dışında iptal edildiğini ve düzenlenmiş olan iptal formu üzerinde bilgi ve talimatı dışında eklemeler yapıldığı yönünde şikayette bulunulduğunu, şikayetin incelemeye alındığını, konu kapsamında düzenlenmiş olan 26.03.2014 tarihli iç denetim raporu ile usulsüz ve talimatlara aykırı işlemlerin güven ilişkisinin temelden çökmesine yol açan doğruluk ve bağlılığa uymayan ağırlıkta olması nedeniyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshinin önerildiğini, 17.04.2014 tarihli etik komitesi kararı uyarınca da feshin gerçekleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, her ne kadar davalı işveren haklı nedenlerle sözleşmeyi fesih ettiğini savunmuşsa da, feshe konu hat iptal işlemindeki sorunların esas olarak davalı işverenliğin acil durumlarda uygulanacak olan prosedürü saptamamış olmasından kaynaklandığı, bu yönde insiyatifin ilgili işçilere ve amirlere bırakılması nedeniyle hatalı işlem yapılmasına imkan tanındığı, asıl olarak işleyiş organizasyonundaki yetersizlikten kaynaklı bir durumda işverenini haklı veya geçerli feshe başvurmasının isabetli olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca, mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işçinin başvurusu üzerine işveren tarafından bir ay içinde işe başlatılmaz ise, işçiye ödenmek üzere en az 4, an çok 8 aylık ücreti tutarında tazminatın belirlenmesi gerekir. Dairemizin yerleşik uygulaması gereği, iş güvencesi niteliğindeki bu tazminat işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmelidir. Maddenin alt ve üst sınırları aşılamaz. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25. maddesindeki sendikal nedenle yapılan fesihlerdir. Bu kanun yürürlüğe girdikten sonra sendikal nedenle yapılan fesihlerde tazminat; işçinin başvurusu, işe başlatma ve başlatılmama şartına bağlı olmaksızın işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirlenecektir. Dairemizin uygulaması bu yöndedir. (12.12.2013 gün ve 2013/8422 Esas, 2013/33052 Karar sayılı ilamımız). Dairemiz yıllık ücretli izinle ilgili 53. maddedeki kıdem sürelerini dikkate alarak 6 ay ile 5 yıl arasında kıdemi olan işçi için 4, 5 yıl ile 15 yıl arasında kıdemi olan işçi için 5, 15 yıldan fazla kıdemi olan işçi için 6 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatın belirlenmesini öngörmekte, fesih sebebine göre bu miktarlarda azami sınır 8 aya kadar da çıkmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta feshin geçerli nedene dayandığı davalı işverenlikçe ispatlanmadığından ilk derece mahkemesince feshin geçersizliğine karar verilmesi yerindedir. Ancak kısa kararda işe başlatmama tazminatının davacının kıdemine göre doğru olarak 4 aylık ücret tutarında belirlenmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm kısmında kısa kararla çelişecek şekilde 6 ay olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişki HMK.nun 298/2. maddesine aykırı olup, kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca, Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacının işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan 466,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine,
Kesin olarak 18.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.