Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2017/18850 E. 2017/4860 K. 27.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/18850
KARAR NO : 2017/4860
KARAR TARİHİ : 27.03.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı; …’ne ait işyerinde alt işveren … Özel Güvenlik Firmasında çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini, …, … ve …’da davalının işyerleri varken …’ta çalışmasının istendiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … Özel Güvenlik Şirketi, davacının işvereninin kendileri değil … …-… Özel Güvenlik İş Ortaklığı olduğunu, davacı ile yapılan iş sözleşmesinde geçici görevlendirme veya ünite değişikliği olduğu taktirde kabul etmek zorunda olduğunun yazıldığını, sözleşmeye göre görevlendirmenin ülkenin her yerinde geçerli olduğunu, sözleşmeye göre bu şartlara uymayan personelin hizmet sözleşmesinin bildirimsiz ve tazminatsız feshedileceğinin yer aldığını, davacının çalıştığı TMO … Ajans Amirliğinin lağvedilmesi nedeniyle davacıya Uşak’taki işyerlerinde çalışması için teklif götürüldüğünü, aksi halde haksız fesih gerçekleştirdikleri için kıdem ve ihbar tazminatının hak kazanılmadığını, davacının çalışma süreleriyle ilgili iddiasının gerçek olmadığını, davacının 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığını, davacıyla 01.01.2012 tarihinde belirli süreli iş sözleşmesi yapıldığını, işyeri devrinin söz konusu olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …, akdedilen hizmet alım sözleşmesinde işçilik giderlerinin ihaleyi alan firmada olması sebebiyle TMO’nun sorumlu tutulamayacağını, davacı ile davalı arasında belirli süreli iş sözleşmesi kurulduğunu, diğer davalı güvenlik firmasına depoların tasfiye edileceğinin yazı ile bildirildiğini, güvenlik firmalarının da güvenlik görevlilerine depoların tasfiye edileceğini, bu nedenle iş akdinin son bulduğunu bildirdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece dava 2013/40 Esas, 18/03/2014 tarihli karar ile kabul edilmiş, kararın davalılar tarafından temyizi üzerine iş bu karar Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 01/10/2014 tarihli 2014/8898 E. 2014/18580 K. sayılı ilamı ile özetle;
” … Taraflar arasında uyuşmazlık konusu, çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

Somut olayda; davacının …’ne ait işyerinde son olarak davalı şirketin dahil olduğu iş ortaklığının işçisi olarak çalışmakta iken … tarafından davalı şirkete yazılan 24.12.2012 tarihli yazıda davacının çalıştığı işyerinin 31.12.2012 tarihi itibariyle faaliyetine son verileceği ve özel güvenlik hizmetine ihtiyaç kalmayacağı, bu nedenle 31.12.2012 tarihi itibariyle özel güvenlik personellerinin ayrılışlarının sağlanması istenmiştir. Davalı şirket tarafından davacıya 25.12.2012 tarihinde tebliğ edilen yazı ile 31.12.2012 tarihinde …’da bulunan işyerinin kapanacağının TMO tarafından bildirildiği, 31.12.2012 tarih saat 17.00’ye kadar … Belediyesi ve … Deri/… adreslerindeki işyerlerinden birini seçerek davalı işyerine başvurması gerektiği bildirilmiş, davacı yazıyı kabul etmediğini beyanla tebellüğ etmiştir. Taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde işçinin iş değişikliğini ya da yer değişikliğini iş şartlarında önemli bir değişiklik yoksa kabul etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir. Mahkemece davalı şirketin davacıyı görevlendirebileceği … ve yakın çevresinde iş şartlarını ağırlaştırmayacak bir işyeri olup olmadığının araştırılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. ” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma kararı sonrası mahkemece bozma ilamına uyularak 2015/47 Esas, 02/06/2015 tarihli karar ile davanın kabulüne hükmedilmiş, iş bu kararın davalılarca temyizi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 15/02/2016 tarihli 2015/28529 E. 2016/3132 K. sayılı ilamı ile özetle;
“…Taraflar arasında uyuşmazlık konusu, çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

Somut olayda; davacının …’ne ait işyerinde son olarak davalı şirketin dahil olduğu iş ortaklığının işçisi olarak çalışmakta iken … tarafından davalı şirkete yazılan 24.12.2012 tarihli yazıda davacının çalıştığı işyerinin 31.12.2012 tarihi itibariyle faaliyetine son verileceği ve özel güvenlik hizmetine ihtiyaç kalmayacağı, bu nedenle 31.12.2012 tarihi itibariyle özel güvenlik personellerinin ayrılışlarının sağlanması istenmiştir. Davalı şirket tarafından davacıya 25.12.2012 tarihinde tebliğ edilen yazı ile 31.12.2012 tarihinde …’da bulunan işyerinin kapanacağının TMO tarafından bildirildiği, 31.12.2012 tarih saat 17.00’ye kadar … Belediyesi ve … Deri/… adreslerindeki işyerlerinden birini seçerek davalı işyerine başvurması gerektiği bildirilmiş, davacı yazıyı kabul etmediğini beyanla tebellüğ etmiştir. Taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde işçinin iş değişikliğini ya da yer değişikliğini iş şartlarında önemli bir değişiklik yoksa kabul etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir. Mahkemece davalı şirketin davacıyı görevlendirebileceği … ve yakın çevresinde iş şartlarını ağırlaştırmayacak bir işyeri olup olmadığı araştırılmış ancak iş akdinin fesih tarihi itibariyle davalı alt işverenin tespit edilen yakın yerlerdeki işyerlerinde açık bulunup bulunmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılarak bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma kararı sonrası mahkemece bozma ilamına uyularak, “…değişiklik feshi yoluna giden davalı işveren hakkında bozmadan sonra yapılan tahkikat neticesinde …, …, … ve … TMO Şube Müdürlüklerinin güvenlik hizmetlerinin davalı işveren tarafından yürütüldüğü görülmüş ancak, fesih tarihi itibariyle bu iş yerlerinde çalışan sayısına göre işçi açığı bulunmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, değişiklik feshinin geçerli olduğu ” gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri reddedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 04/02/2013 yerine, bozmadan sonra UYAP’a kayıt tarihi olan 05/04/2016 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3-Bozma öncesi ve sonrası yapılan yargılama ve toplanan deliller çerçevesinde davacının …’da çalıştığı işyerinin kapanması sonucu … Belediyesi ya da … Deri Fabrikası işyerlerinden birini tercih etmesinin istenilmesi üzerine iş bu aleyhe değişikliği kabul etmediği ve iş akdinin davacı işçi tarafından feshedildiği, çalışılması teklif edilen yerlerin çalışan yere uzaklığı ve bu yerlere yönelik olarak davacının alacağı ücret ve diğer iş koşullarının nasıl gerçekleşeceği konusunda açıklık bulunmaması karşısında akdin işçi tarafından feshinin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından ihbar tazminatı isteminin reddi sonuç itibariyle yerinde ise de, davacının kıdem tazminatı isteminin kabulü yerine, hatalı değerlendirme ile reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 27/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.