Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2017/18745 E. 2020/15904 K. 12.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/18745
KARAR NO : 2020/15904
KARAR TARİHİ : 12.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili ile dahili davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 08.02.2005-31.08.2014 tarihleri arasında davalı …’de itfaiye eri olarak çalıştığını, 2014 yılı Nisan ayında bizzat belediye başkanı tarafından yeniden işe başlatılacağı sözü verilerek ücretsiz izne ayrılmak zorunda bırakıldığını, dört ay boyunca oyalandığını ve 31.08.2014 tarihinde kesin olarak işten çıkarıldığını, yaklaşık 8,5 yıl itfaiye eri olarak haftalık 60 saatin üzerinde mesai yapmasına rağmen karşılığının ödenmediğini, en son aldığı maaşının 1.072,02 TL olduğunu iddia ederek; kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı … vekili davaya cevap vermemiştir.
Dahili davalı … Yön. Ltd. Şti. vekili, davacının iş akdinin bilirkişi raporunda belirtildiği gibi son işveren olan davanın ihbar edildiği … İnşaat Temizlik ve Tic. Ltd. Şti. tarafından feshedildiğini, müvekkilinin işçilik alacaklarından sorumlu olmadığını savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalı ile dahili davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Her ne kadar bilirkişi raporundan sonra dava ihbar edilen şirket tarafından sunulan puantaj kayıtları dikkate alınmadan karar verilmiş ise de, davalı belediyenin cevap dilekçesi vermediği gibi delil de sunmadığı anlaşıldığından buna yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ve dahili davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda, dava açıldıktan sonra diğer kişilerin davaya dahil edilmek suretiyle davalı sıfatını kazanması ve husumetin bu kişilere yöneltilmesi konusunda bir düzenleme yer almamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında, davaya zorunlu dava arkadaşlığı dışında dahili dava yolu ile davalı olarak taraf eklenmesi mümkün değildir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı taraf davasını açarken davasını … Yön. Ltd. Şti.’ne karşı yöneltmemiştir. Yapılan yargılama sırasında davacı 26.05.2015 havale tarihli dilekçesi ile, müvekkilinin son olarak çalıştığı ve davalı … ile birlikte dava konusu alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olan şirketin davaya dahil edilmesini ve dava dilekçesinin bu şirkete tebliğini talep etmiştir. Davalı … ile “dahili davalı” … Yön. Ltd. Şti. arasında zorunlu dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır. Bu itibarla, … Yön. Ltd. Şti.’ne dahili dava yoluyla husumet yöneltilmesi ve hakkında usulüne uygun dava açılmayan bu şirket hakkında karar verilmesi usule aykırıdır. Açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12/11/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.