Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2017/17181 E. 2020/12802 K. 21.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/17181
KARAR NO : 2020/12802
KARAR TARİHİ : 21.10.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin 30.08.2012 tarihinden 15.07.2014 tarihine kadar davalı … Belediyesi (asıl işveren) adına (6360 sayılı yasa ile kapatılan ve … Belediyesine devredilen Belek Belediyesi), … Turizm Emlak Gıda Tarım Organizasyon Çiçekçilik İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Matbaacılık Yayıncılık Taşımacılık Yemekçilik Yönetim Danışmanlığı Petrol Fırıncılık Su Mahsulleri Evcil Hayvan Temizlik İçecek Mobilya Özel Eğitim İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti. (alt işveren) güreşçi olarak çalıştığını,vekil edenin … sendikası üyesi olduğunu, bu sendika ile … yürürlük süresi 28.03.2014-27.03.2017 olan toplu iş sözleşmesini imzaladıklarını, vekil edenin davalı tarafından 15.07.2014 tarihinde herhangi bir sebep bildirilmeksizin işten çıkarıldığını, işten çıkış bildirgesi incelendiğinde ise sigortalının işten ayrılış nedeninin kod 4 olarak gösterildiğini, kod 4 belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi olup, davalının feshin haksızlığını kabul etmekte olduğunu, bu nedenle toplu iş sözleşmesi de gözetilerek kıdem ve ihbar tazminatı talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı ve bir kısım toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … vekili, husumet itirazında bulunduklarını, davacının başlangıcından itibaren Belediye Başkanlığı işçisi olmadığını, sonuç olarak davacı işçinin taleplerinin tamamen haksız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile, davacının iş akdinin, vekil eden davalı şirketin içerisinde bulunduğu ekonomik kriz nedeni ile sonlandırıldığını, davacının ihbar ve kıdem tazminatlarının hesap edildiğini ve ihbar tazminatı tutarının davacının hesabına ödendiğini, ekonomik zorluklara rağmen kıdem tazminatının da ödenmesinin planlandığını, davacının dava dilekçesinde, 28.03.2014 tarihinde toplu iş sözleşmesi yapıldığını ve iş bu toplu iş sözleşmesinden faydalanmasının gerektiğini ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklı izin, yemek, taşıt ve giyim yardımı talep ettiğini, davacının sendika üyesi olmadığı için toplu iş sözleşmesinden faydalanamayacağını, mahkemenizin aksi kanaatte ise taraflarınca … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/481 esas sayılı dosyasında, Toplu İş Sözleşmesinin iptali için dava ikame edilmiş olup halen derdest olduğunu, mahkeme nihayetinde verilecek kararın iş bu davayı açıkça etkiler nitelikte olduğunu, öncelikle iş bu davanın bekletici mesele yapılmak suretiyle sonucunun beklenilmesi savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı … ve davalı Şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının yıllık izin süresinin hesaplanması noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının davalıya ait işyerinde 30.08.2012-15.07.2014 tarihleri arasında (1 yıl 8ay 18 gün) çalıştığı Toplu İş Sözleşmesine göre 25 gün izin hakkının bulunduğunun tespiti ile son ücret 146,24 TL yevmiye üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Dosya içeriğine göre davacının 27.01.2014 tarihinde sendikaya üye olduğu,yıllık izin hesabının ise (4857 sayılı İş Kanunu 53/a hükümleri ile üyelikten sonra Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinin uygulanması şeklindeki ayrım yapılmadan) tüm çalışma süresine Toplu İş Sözleşmesi hükümleri uygulanarak yapılması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.