YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1718
KARAR NO : 2017/4803
KARAR TARİHİ : 23.03.2017
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı şirkette 20/04/2006-06/04/2012 tarihleri arası kesintisiz ve sürekli çalıştığını, iş akdinin haksız edenle bildirimsiz olarak feshedildiğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, genel tatil, hafta tatili ve ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacı tarafın açmış olduğu davada husumet itirazında bulunduğu, davanın haksız ve yersiz olduğunu, iş akdinin haksız yere feshedilmediğini, davacının iş akdini feshettiğini, alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, kıdem ve ihbar tazminatı hakkına hak kazanmadığını tüm işçilik alacaklarını kendisine ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Yerel Mahkemenin ilk kararı, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 07/09/2015 tarih ve 2014/16277 Esas, 2015/14014 Karar sayılı ilamıyla “1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebebe dayanmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı, davacının kendisinin işyerini terk ederek iş akdini sonlandırdığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı işveren, davacının kendisinin işyerini terk ederek iş akdini sonlandırdığını, davacının iddia ettiği gibi hatalı yakıt koyma ve olayı kapatmak için kasadan 200,00 TL alıp müşteriye verme eylemleri nedeniyle feshedilmediğini savunmuş olup bu savunması ile bağlıdır.
Somut olayda yerel mahkemece, davalının iş akdini haklı nedenle feshettiği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi isabetsizdir. İspat yükü kendisinde olan davalı tarafça iş akdinin haklı nedenle feshedildiği ispatlanamadığından davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile bu taleplerin reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
3- Davacı vekili dava dilekçesinde davacının davalı nezdinde 06.04.2012 tarihine kadar çalıştığını beyan ve kabul ettiği halde, HMK’nun 26.maddesine aykırı biçimde talep aşılarak bilirkişi raporunda davacının 20.04.2006-30.04.2012 tarihleri arasında çalıştığı kabul edilerek hizmet süresi ve buna bağlı olarak da alacakların hesap edilmesi ve bu rapora göre karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.” gerekçeleriyle bozulmuştur.
Yerel mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Gerekçeli kararda dava tarihinin 16/05/2012 yerine 25/11/2015 olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
2-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3-Bozmaya uyularak davacının davalı işyerindeki hizmet süresinin 5 yıl 11 ay 16 gün olduğu kabul edilmiş ve bilirkişiden bu çalışma süresine göre ek rapor alınmasına rağmen brüt fazla mesai alacağının bilirkişinin belirlediği 13.476,46 TL’den %25 takdiri indirim yapılıp, brüt 10.107,35 TL olarak, yıllık ücretli izin alacağının ise brüt 2.068,50 TL olarak hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.