Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/8702 E. 2018/16668 K. 25.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8702
KARAR NO : 2018/16668
KARAR TARİHİ : 25.09.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi davacı avukatınca duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25/09/2018 …… günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Avukat …… Akkaş geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 2007 yılından …… 2013 yılına kadar şehir içi hattında kullanılan minibüste …… olarak çalıştığını, davalı işverenin bir gün çalışıp bir gün çalışmaması karşılığı maaşının yarısı ödeneceği şeklindeki teklifini kabul etmemesi üzerine davalı işverenin müvekkilini tehdit etmesi ve darp etmesi nedeniyle iş akdini haklı olarak feshettiğini, ancak işçilik alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla ………… …… ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, mahkemenin görevsiz olduğunu, alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının işe başlama tarihinin 01.06.2008 olduğunu, işten ayrılış tarihinin ise 10.05.2010 tarihi olduğunu, dönüşümlü olarak davalıya ait araçta başka bir …… ile birlikte çalıştığını, iş aktinin haksız ve sebepsiz şekilde feshettiğini, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanmadığını, talep edebileceği işçilik alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak, davacının davalıya ait işyerinde 2007 yılından Temmuz 2013 yılına kadar şehir içi hattında kullanılan minibüste …… olarak çalıştığı, davalı işverenin bir gün çalışıp bir gün çalışmaması karşılığı maaşının yarısı ödeneceği şeklindeki teklifini kabul etmemesi üzerine davalı işverenin kendisini tehdit etmesi ve darp etmesi nedeniyle haklı olarak iş akdini feshettiği, ancak işçilik alacaklarının ödenmediği, davalı vekili her ne kadar davacının sebepsiz olarak işten ayrıldığını, kıdem tazminatına hak kazanmadığı iddiasında bulunmuş ise de; bunca yıl kıdemi olan birisinin sebepsiz yere işten çıkmasının mümkün bulunmadığından bu savunmasına itibar edilmediği, tanık beyanları ve dosyadaki diğer belgeler de dikkate alınarak davalı işyerinin baskısı, ücretinin düşürülmek istenmesi nedeniyle haklı sebeple işten ayrıldığı, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığı, davalı tarafın kıdem tazminatını ödediğini ispatlayamadığından kıdem tazminatının bilirkişinin 10.07.2015 tarihli raporundaki birinci alternatif hesaplama doğrultusunda kabul edildiği, davacının fazla mesai yaptığını ve genel tatillerinde çalıştığını ispatlamasına rağmen davalının bu alacakları ödediğini ispatlayamadığı, 10.07.2015 tarihli ek raporundaki birinci alternatif hesaplama doğrultusunda genel tatil alacağını, emeklilik tarihinden sonra davalıya ait araçta çift …… olarak kabul edilerek ve zaman aşımı itirazı da değerlendirilerek fazla mesai alacağı yönünden bilirkişinin 15.10.2015 tarihli ikinci ek raporu doğrultusunda kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca…………, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve………nin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.
HMK.’un 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden söz edilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
Somut uyuşmazlıkta; minibüs ……ü olarak çalışan davacı işçinin çalışma usulü, aylık ücret miktarı ile dosyaya ibraz edilen ibranameye değer verilip verilmeyeceği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Hükme dayanak bilirkişi raporunda 1. seçenek olarak “davacının tek …… olarak günlük 60,00 TL. yevmiye ile çalıştığı”, 2. seçenek olarak “emeklilik tarihine kadar tek …… daha sonra ise çift …… halinde günlük 30,00 TL. yevmiye ile çalıştığı” kabul edilerek alternatifli hesaplama yapılmış, ayrıca 15.05.2010 tarihli davacıya kıdem tazminatı ve mesai karşılığı 8.404,00 TL. ödeme yapıldığının kayıtlandığı ibranameye değer verilmesi halinde de buna göre hak kazanılacak kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücretinin ayrı bir seçenek olarak hesaplandığı görülmüştür.
Mahkeme ise karar gerekçesinde, davacının emeklilik hakkını kazandığı tarihe kadar tek …… olarak çalıştığı, bu tarihten sonra ise çift …… olarak çalıştığını kabul ettiğini açıklamasına rağmen hükmü bilirkişi raporundaki bu seçeneğe göre değil 1. seçeneğine, yani davacının tek …… olarak günlük 60,00 TL. yevmiye ile çalışma esasına göre kurmuş, böylelikle gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur.
Diğer yandan, davalı tarafça dosyaya ibraz edilen ibraname değerlendirilmemiş, bilirkişinin bu kapsamda yaptığı seçenekli hesaplamaya neden itibar edilmediği açıklanmamıştır. Bu yönüyle de karar temyiz denetimine açık değildir.
Sonuç olarak;………sı’ nın 141. ve HMK. nun 297. maddesinin amaçladığı anlamda yeterli gerekçe taşımayan ve gerekçe/hüküm çelişkisi içeren kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davacı yararına takdir edilen 1.630.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.