Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/5772 E. 2019/14904 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5772
KARAR NO : 2019/14904
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete bağlı olarak 05.01.2007 – 31.12.2011 tarihleri arasında güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, bu süre içerisinde davacının hafta sonu ulusal bayram – genel tatil günleri ve fazla çalışma saatleriyle kesintisiz çalıştığını, davalı şirket rutin olarak her yılın sonunda önceden hazırlanmış olan istifa ve ibraname metnini diğer çalışanlara yaptığı gibi elle yazdırarak sonraki yıl tekrar çalıştırmaya devam ettiğini, davalı işverenin bu uygulamasına güvenerek 31.12.2011 tarihinde önüne konulan yazılı metni imzaladığını ancak davalı şirketin kötü niyetli davranışı ile boy kısalığını öne sürerek haksız ve dayanaksız olarak işine son verildiğini, bu ibranamenin kabul edilemeyeceğini, davacının sürekli çalıştığı halde tazminat yükünden kurtulmak için her yılbaşı işe giriş- çıkış gösterilerek kanuna aykırı olarak hareket edildiğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, müvekkil firmanın … güvenliğinin sağlanması işini hizmet alım sözleşmesi gereği üstlendiğini, hizmet alım süreleri belirli olup sürenin bitimi ile buradaki hizmet alım sözleşmesinin sonlandığını, buna bağlı olarak orada davacı gibi istihdam edilen çalışanların hizmet akitlerinin de sonlandığını, her ihale kazanıldığında eski çalışanlar ile yeniden sözleşme yapılmasının kanuna aykırılık oluşturmayacağını, … ile davalı firma arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesinde açıkça güvenlik personelinin boy uzunluğunun düzenlendiğini, bu uzunluğun altında personel çalıştırılamayacağı açıkça dile getirildiğini, asıl işverenin sözleşme hükümlerinin uygulanmasını istemesinde müvekkil şirketin bir müdahalesinin olmadığını, sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere davacıya kıdem tazminatının ödendiğini, davacının kıdem tazminatı alacağının kalmadığı aksi düşünüldüğünde ödenen kıdem tazminatlarına işlemiş faizlerin eklenmesi suretiyle bulunacak miktarlardan da davacının tazminat haklarının kalmadığının anlaşılacağını, davacının çalışmasının 3 vardiya ve 6 gün üzerinden düzenlendiğini, bu çalışma düzeninin davalı firma tarafından düzenlenmediğini, 3 vardiya şeklinde yapılan çalışmalarda Yargıtay’ın istikrar kazanan kararlarında fazla mesai iddialarının dinlenemeyeceğini, buna rağmen davacının çalışma düzeni içerisinde gerekirse yapmış olduğu çalışmaların karşılığı bordrolara yansıtıldığını ve davacıya ödendiğini, … tarafından tutulan imzalı puantaj kayıtları ile yapılan ödemelerin sabit olduğunu, bunun dışında davacının başkaca bir alacağının olmadığını, bu çalışma düzeninde davacının hafta tatilinin kullandırıldığını, yıllık izin belgelerinden davacının hak etmiş olduğu tüm yasal izinlerinin kullandırıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İş akdinin feshinden sonra düzenlenen kıdem tazminatı bordrosu ile davacıya net 2.893,94 TL ödeme yapıldığı sabit olup bu miktarın hüküm altına alınan kıdem tazminatından mahsubunun gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/07/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.