Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/32445 E. 2020/17112 K. 26.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/32445
KARAR NO : 2020/17112
KARAR TARİHİ : 26.11.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 28/06/2008-11/09/2014 tarihleri arasında güvenlik vardiya amiri olarak çalıştığını, en son maaşının net 1.502,12 TL olduğunu, 170,00 TL yol parası verildiğini, yemeğin davalı tarafça karşılandığını, davacının 01/05/2014 tarihine kadar 2 gün gece, 2 gün gündüz, 2 gün dinlenme sistemi ile çalıştığını, gündüz 08.00-19.00, gece 19.00-08.00 saatleri arasında sürekli fazla çalışma yaptığını, ayrıca ayda 5-6 defa 24 saat çalıştığını, denk gelen tatillerde de çalıştığını, 01/05/2014 tarihinden itibaren ise 1 gündüz, 1 gece, 2 gün dinlenme sistemine geçildiğini, fazla mesai karşılığının ödenmediğini, davacı ile birlikte 4 işçinin işten çıkarıldığını, işe iade davası açtığını, dava sonunda feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verildiğini, kesinleşen işe iade kararı üzerine 19/03/2015 tarihli ihtarname ile davalı işverene işe iade başvurusunda bulunduğunu, davalının olumlu ya da olumsuz bir cevap vermediğini, işe çağrılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının açtığı işe iade davasının kesinleştiğini, feshin geçersizliğinin sabit hale geldiğini, davacının icra takip dosyası ile boşta geçen süre ücreti ile işe başlatmama tazminatını talep ettiğini ve davacı tarafça tahsil edildiğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep etmesinin mümkün olmadığını, davacının fazla mesai ve tatil günü çalışmasının bulunmadığını, varsa bordrolara yansıtılarak ödendiğini, bu taleplerinin zaman aşımına uğradığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının hak ettiği kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenip ödenmediği uyuşmazlık konusudur. Davalı ödeme iddiasında bulunarak buna ilişkin davacı işçinin imzasını taşıyan ödeme belgeleri ibraz etmiş, davacı taraf bu belgelere ilişkin açıklamada bulunmadığı gibi Mahkemece de bu hususun üzerinde durulmamıştır. Mahkemece yapılacak iş, dosyada mevcut kıdem ve ihbar tazminatı ödeme belgelerine ilişkin olarak davacı vekilinden açıklama talep etmek, gerekirse davacı asili bizzat dinlemek, belgelerdeki imza inkar edilirse imza incelemesi yaptırmak, kısaca söz konusu belgelerin geçerliliğini denetleyip oluşacak sonuca göre karar vermektir.
3- Fazla mesai yönünden, davacı vekili, davacının güvenlik vardiya amiri olarak 01/05/2014 tarihine kadar iki gece, iki gündüz, iki dinlenme sisteminde çalıştığı, gündüz çalışma sisteminde saat 08.00-19.00, gece çalışma sisteminde ise 19.00-08.00 saatleri arasında, 01/05/2014 tarihinden itibaren ise bir gündüz, bir gece, iki gün dinlenme sisteminin uygulandığını iddia etmiştir.
Davacı talebi ve dosya kapsamına göre; davacının 01/05/2014 tarihine kadar 08.00-19.00, 19.00-08.00 saatlerinde ve haftada iki gündüz, iki gece, iki dinlenme şeklinde çalıştığı, bu şekilde, haftalık çalışma gün ve saatlerinin 6 haftada bir tekrarlayan döngü halinde olduğu, 01/05/2014 tarihinden sonra ise, davacının yine 08.00-19.00, 19.00-08.00 saatlerinde ve haftada bir gündüz, bir gece, iki dinlenme şeklinde olmak üzere haftalık çalışma gün ve saatlerinin 4 haftada bir tekrarlayan döngü halinde olduğu anlaşılmaktadır.
Yani, davacının haftalar itibari ile çalıştığı gündüz ve gece mesai sayısı ile dinlenme gün sayısı değişmektedir.
Ara dinlenmesi 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre 4 saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az 15 dakika, 4 saatten fazla ve 7,5 saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük 7,5 saati aşan çalışmalar bakımından ise en az 1 saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada 7,5 saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. maddesi hükmüne göre günlük çalışma süresi 11 saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği 7,5 saati aşan çalışmalar yönünden en az 1 saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok 11 saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde 11 saate kadar olan çalışmalar için ara dinlenmesi en az 1 saat, 11 saat ve daha fazla çalışmalarda ise en az 1,5 saat olarak verilmelidir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı iddiası ve tanık beyanları dikkate alınarak davacının 01/05/2014 tarihine kadar 08.00-19.00, 19.00-08.00 saatlerinde ve haftada iki gündüz, iki gece, iki istirahat şeklinde, bu tarihten sonra bir gündüz, bir gece, iki istirahat olmak üzere yine 08.00-19.00, 19.00-08.00 saatleriyle, günlük 1 saat ara dinlenmesi şeklindeki çalışma sistemine göre 6 haftalık periyot içinde 4 hafta, haftada 55 saat, 2 haftada ise 43 saat haftalık çalışma yaptığı, gece çalışmaları açısından ise günlük 7,5 saati aşamayacağından 11 saat üzerinden, günlük 3,5 saat, haftalık 7 saat fazla çalışma yaptığı, sonuç olarak davacının tüm hesaplama dönemi için haftalık 17,5 saat fazla çalıştığı değerlendirilerek hesaplama yapılmış ise de yapılan hesaplama denetime elverişli değildir.
Davacının yukarıda açıklanan şekilde haftalar itibari ile çalıştığı mesai saatlerinde 11 saat ve 11 saati aşan çalışmalar bulunmasına rağmen tüm süreler yönünden 1 saat ara dinlenmesinin esas alınması ve davacı iddiasına, dosya kapsamına göre 01/05/2014 tarihinden öncesi ve bu tarihten sonrası için ayrı ayrı hesaplama yapıldığında, her iki dönem yönünden haftalık fazla mesai sürelerinin farklı olmasına rağmen tüm dönem için haftalık 17,5 saat üzerinden fazla mesai hesaplanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı lehine usuli kazanılmış hak gözetilmek suretiyle Mahkemece denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak sonuca gidilmelidir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine 26/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.