Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/20339 E. 2016/14784 K. 20.06.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20339
KARAR NO : 2016/14784
KARAR TARİHİ : 20.06.2016

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait iş yerinde 05.10.2000-22.08.2006 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin davalı işveren tarafından haklı nedene dayanılmaksızın feshedildiğini, iş yerinde fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışmanın sürdüğünü ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davacının Şube Sorumlusu Yardımcısı olarak görev yaptığı mağazada 01.07.2007 tarihinde yapılan sayımda kasa açığı oluştuğunun tespit edildiğini, bunun üzerine şube sorumlusu ve kasiyer ile birlikte davacının başka şubelerde görevlendirildiklerini ve haklarında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının yeni görevlendirildiği mağaza görevine devam etmemesi nedeni ile iş akdinin sonlandığını, iş yerinde fazla mesai yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı işverenin şikayeti üzerine yapılan ceza yargılama sonucunda davacının mahkumiyetine karar verilen hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma fiilinin, İş Kanununda işveren için haklı fesih sebebi olarak sayıldığı, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği, dinlenen tanık beyanları ile davacının fazla çalışma iddiasın ispatladığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 2009/18302 E. 2011/19823 K. ve 30.06.2011 tarihli ilamı ile iş sözleşmesinin feshine konu olayla ilgili görülmekte olan ceza davasının sonucunun beklenmesi gerekitği, fazla çalışma alacağında ise ilgili Bölge Çalışma Müdürlüğü raporu ile tanık beyanları değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulup ilgili ceza dava dosyasının sonucu beklenmiş, fazla çalışma alacağında ise Bölge Çalışma Müdürlüğü raporu değerlendirilip bilirkişiden ek rapor alınarak davacının bozma ilamı sonrası yaptığı ıslah da dikkate alınmak suretiyle kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacağı hüküm alltına alınıp diğer talepler reddedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemenin ilk kararı tarafların temyizi üzerine Dairemizin 2009/18302 E. 2011/19823 K. ve 30.06.2011 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı vekili davasını ıslah edip davaya konu talep miktarlarını artırmış ve Mahkemece bu ıslah dikkate alınmıştır.
Bozmadan sonra ıslah yapılıp, yapılamayacağı hususunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasındaki içtihat uyuşmazlığının giderilmesi amacı ile içtihatların birleştirilmesi gündeme gelmiş, konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunda değerlendirilmiş ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu’ nun 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararı ile “ Her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E. 1948/3 K. sayılı YİBK. nın  değiştirilmesine gerek olmadığına” karar verilmiştir.
Yargıtay Kanunu’ nun 45/5. maddesi “ İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerine ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı “ hükmünü içermektedir.
Yargıtay Kanunu’ nun 45/5. maddesi karşısında Dairemizcede “ Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu’ nun bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararına uygun karar verilmesi gerekmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece davacı vekilinin bozmadan sonra yaptığı ıslaha değer verilmesi HMK.nun 177/1. maddesinin “Islah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir” hükmü ile “ Her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E. 1948/3 K. sayılı YİBK. nın  değiştirilmesine gerek olmadığına ilişkin 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı YİBK” karşısında isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

.