Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/18675 E. 2017/15928 K. 17.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18675
KARAR NO : 2017/15928
KARAR TARİHİ : 17.10.2017

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davalı iş yerinde 07/11/2012 tarihinden itibaren bilet satış rezervasyon görevlisi olarak çalıştığını, iş akdinin 11/11/2014 tarihli ihtarnamede “yazıhanenin kasasından para kullandığı” gerekçesiyle haklı neden olmaksızın feshedildiğini,fesih ihtarnamesinde hiçbir somut açıklama bulunmadığını, müvekkilinin savunmasının dahi alınmadığını ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti alacağı ve ödenmemiş ücret alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, iş akdinin haklı nedenle fesih edildiğini, kasa açığının tespit edilmesi üzerine davacının savunmasının alındığını, davacının kasadan para aldığını açıkta beyan ettiğini, bunun üzerine ihtar edildiğini, bir süre sonra tekrar kasada açık olduğunun tespit edildiğini, davacının kasanın açık verdiğini, maddi durumu olmadığı için açığı kapatamadığını beyan ettiğini, davacının tekrar ihtar edildiğini, ancak kasanın tekrar açık vermesi üzerine iş akdinin haklı nedenle fesih edildiğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını, davacının herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece özetle; … ve iş yeri kayıtları,tanıklar ve bilirkişi raporu ve tüm dosyanın değerlendirilmesinde;davacının davalıya ait iş yerinde; 07/11/2012-07/11/2014 tarihleri arasında bilet satış rezervasyon görevlisi olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin haklı nedenle fesih edildiğini ispat ile yükümlü olan davalının haklı fesih olgusunu ispatlayamadığı buna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, tanık beyanları ile ispatlanan genel tatil alacağının miktarı nazara alınarak hakkaniyet indirimi yapılmaksızın hüküm altına alındığı,kullandırıldığı ispatlanmayan yıllık izin ücreti alacağı ile ödendiği yönetimince ispatlanmayan ücret alacak talebi kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İş sözleşmesinin, işveren tarafından hatırlatıldığı halde işçinin görevlerini yapmamakta ısrar etmesi nedeniyle haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (h) alt bendinde, işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamakta ısrar etmesi durumunda işverenin haklı fesih imkânının bulunduğu hükme bağlanmıştır.
İş görme edimi işçi tarafından işverenin verdiği talimatlara uygun olarak yerine getirilmelidir. İşverenin talimatlarının, bireysel ya da toplu iş sözleşmesi ile getirilebilecek sınırlamalar ile işçinin eğitimi, yeteneği ve takati gibi hususlara aykırılık oluşturmamalıdır.
1475 sayılı Yasada işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmaması haklı fesih nedeni olarak sayılmış ve işçinin bu anlık durumu yeterli görülmüşken, 4857 sayılı Yasa ile işçinin “görevi yapmamakta ısrar etmesi” kuralı getirilmiştir. Bu noktada işverenin hatırlatmasının ardından sadece bir kez görevi yapmama yeterli sayılmamalıdır. İşçinin görevi yapmama eylemi hatırlatmanın ardından devamlılık arz etmelidir.
İşveren tarafından fesih öncesinde, işçinin yapmakla yükümlü olduğu görevleri hatırlatılmalıdır. Bu hatırlatmanın sözlü ya da yazılı biçimde yapılması mümkündür. Bu konuda ispat yükü de işverendedir.
İşçinin görev tanımının, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça öngörülmüş olması işverenin hatırlatma yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
İşçiye yapılacak hatırlatmada/uyarıda, işçiye yapması istenen görev açık biçimde bildirilmeli ve işin tamamlanmasına yetecek bir süre öngörülmelidir. Bildirimde, görevin hatırlatılması yeterlidir. Görevin gereklerinin yerine getirilmemesi durumunda iş sözleşmesinin feshedileceği hususunun ayrıca bildirilmesi gerekmez. Ancak, işveren tarafından işçiye bu yönde bir bildirim yapılmış ise, işçinin yeni bir eylemi gerçekleşmedikçe, önceki eylemlerine dayanılarak iş akdi feshedilemez.
İşçinin, verilen görevin bir kısmını yapmış olması halinde, bu davranışının nedenleri üzerinde durulmalı ve işverenin haklı fesih imkânının olup olmadığı, gerekirse uzman bilirkişilerce değerlendirilmelidir.
… koşullarında işçi aleyhine değişiklik niteliğinde olan görevlendirmelerin, 4857 sayılı Yasanın 22 nci maddesi uyarınca işçiyi bağlamayacağı açıktır. Bu kapsamda bir görevin yerine getirilmemiş olması işverene haklı fesih imkânı vermez.
Somut uyuşmazlıkta dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının bilet satış personeli olarak çalıştığı ve 07.12.2013 tarihli tutanağa göre kasa hesabının 200,00 TL açık olduğu sabit olup,davacının tekrar kasadan para kullanması halinde iş akdinin feshedileceğinin 11.12.2013 tarihinde ihtar edildiği,davacının savunmasında özetle acil hastaneye gitmesinin gerektiği, mecburiyetten kullandığı ve bir daha kullanmamaya söz verdiği ancak 23.01.2014 tarihinde ikinci kez kasadan 190,00 TL para kullandığı ve bunun 27.01.2014 tarihinde tutanak altına alındığı ve davacıya 30.01.2014 tarihinde ihtar edildiği ve davacı savunmasında yine maddi durumu sıkıntılı olduğu için kasadan para kullandığını beyan ettiği, en son 06.11.2014 tarihinde tutulan tutanakla 496,00 TL kasanın hesabının açık olduğu ve davacının savunmasında hesap hatasından kaynaklanan açık olduğunu ifade ettiği anlaşılmaktadır.
Davalı işverenin 11.11.2014 tarihli fesih bildiriminde ise 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25/II-e göre iş akdinin feshedildiği görülmektedir.

Somut uyuşmazlıkda davacının bilet satış görevlisi olduğu dolayısıyla iş yerindeki kasanın tam ve eksiksiz olarak tutulmasının asli görevi olduğu,kendisine kasadan para almaması ihtar edilerek uyarıldığı halde ısrarla maddi durumunun kötü olmasını gerekçe göstererek izinsiz para almaya devam etmesinin 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde belirtilen şekilde güveni kötüye kullanmak ve doğruluk bağlılığa aykırı olup, iş akdinin işveren tarafından haklı nedenle feshedildiği anlaşıldığından davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.10.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.