Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/13505 E. 2017/9018 K. 29.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13505
KARAR NO : 2017/9018
KARAR TARİHİ : 29.05.2017

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işveren ait…Telekom Binası… Cad. No: 14/6 …- … adresinde bulunan işyerinde takım lideri olarak çalıştığını davacının iş akdinin haklı veya geçerli bir neden bulunmaksızın 18.11.2014 tarihinde feshedildiğini, davacının davalı şirkete karşı açmış olduğu eşit işlem borcuna aykırılık nedenine dayanan tazminat davası nedeni ile feshettiğini, ancak davalı şirket feshin gerçek maksadını gizlemek için davalı işverenliğinin 18.11.2014 tarihli fesih bildirim yazısında bildirdiği fesih sebebini ileri sürdüğünü, işyerinde davacı aleyhine çalışma koşullarında esaslı değişikliği gerektiren sebeplerin olmadığını, davacının işyerinde son 12 ay içinde performansı en yüksek olan takım lideri olmasına rağmen kendisinden mevcut görev tanımında yer almayan ve daha alt seviyedeki işçiler tarafında yerine getirilen “dış arama” görevini haftada 300 adet olarak yapılmasının istendiğini, davacının ek külfet ve pozisyon gerilemeyi getiren bu değişikliği kabul etmediğini, davalı şirket bu değişikliği davacının işten çıkarılmasına sebep oluşturmak maksadıyla yaptığını, davalı işverenin feshe hukuki kılıf bulmak için davacının dava açtığı için cezalandırmayı amaçlayan feshi ‘değişiklik feshi’ gibi gösterdiğini iddia ederek; feshin geçersizliğin tespiti ile davacının işe iadesine, çalıştırılmadığı (boşta geçen) süreye ilişkin 4 aylık brüt ücret ve diğer haklarının hüküm altına alınmasına feshin geçersizliği ile işe iadeye karar verilmesi sonrasında işe başlatılmama halinde ödenecek işe başlatmama tazimatının 8 aylık brüt ücret tutarında belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin davalı şirket tarafından geçerli nedenle feshedildiğini, davacının 15.11.2007 tarihinde çağrı merkezi müşteri temsilcisi (asistanı,) olarak çalışmaya başladığını, işinde gösterdiği performans ve çalışma süresi dikkate alınarak yine lokasyonda … projesinde takım lideri olarak görevine devam ettiğini, davacının davalı şirket ile imzaladığı iş sözleşmesinde görev yerinin işveren tarafından uygun görülen hallerde değiştirilebileceğinin düzenlendiğini ve davacının bu durumu sözleşmeyi imzalamak suretiyle muvafakat ettiğini, ancak davacıya usule uygun şekilde yapılmış olan hiçbir görev değişikliğini ve ek görevleri kabul etmeyerek iş akdinin feshedilmesine bizzat kendisinin sebebiyet verdiğini, proje içerisinde alınan kararlar nedeniyle verilen çağrı merkezi kapsamında yer alan ekipte küçülmeye gidildiğini ve davacıya bağlı olan ekipte sadece 4 çağrı merkezi asistanı kaldığını, bu nedenle davacının görev ve sorumluluklarından bir azalmanın meydana geldiğini, bu sebeple iş kaybı yaşanmaması adına işveren yönetim hakkı kapsamında davacıya yeni görevler vermek istediğini, davacıya verilmek istenen ek görevlerin davacının daha önce gerçekleştirdiği görevler olduğunu, davacıya yazılı bildirim ile mevcut ücret, unvan ve diğer hakları aynı kalmak kaydıyla haftanın yalnızca 3 günü günlük 100 adet dış arama yapılması gerektiğine ilişkin bildirimde bulunduğunu, ancak işverenin bu talebi davacı işçi tarafından kabul görmediğini, davacının alternatif görevlendirmeyi kabul etmediğinden iş akdinin işveren tarafından geçerli nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının davalı nezdinde çağrı merkezinde Bostancı bölgesinde takım lideri olarak görev yaptığı, davalı şirketin küçülme karar aldığı, davacıya farklı görevler verdiği, davacı bunu kabul etmeyince iş akdinin feshedildiği, feshin yazılı yapıldığı, sebeplerinin bildirildiği, davacının iş yerindeki görevi görevin değiştirilme sebebi davalı şirketin işletmesel kararı nazara alındığından müşteri temsilcisi olarak çalışıldığı ve küçülme sebebiyle pek çok çalışanın iş akdinin feshedildiği, bu kapsamda davacıya yeni iş teklifinin yapıldığını, kabul etmediği teklif edilen işin yapılan iş nazara alındığında makul bir iş olduğu, işverenin yönetim hakkı kapsamında hukuka ve usule uygun davrandığı, bu sebeple feshin geçersiz olduğu yönünde her hangi bir tespitin yapılamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” Bu maddeye dayanılarak yapılacak değişiklik feshinde; değişiklik ve fesih bildirimlerinin yazılı yapılması ve sebeplerinin de yazılı gösterilmesi geçerlilik koşuludur (Dairemizin 02.06.2008 gün ve 2007/39341 Esas, 2008/13324 Karar sayılı ilamı).
Somut uyuşmazlıkta; davacının davalı iş yeri kayıtlara göre 2005 yılından itibaren takım lideri unvanı ile çalıştığı, davalı işverenin 2014 yılı Ekim ve Kasım aylarında; “işletmesel gereklilikler, çalışan sayısının azalması, istihdamın devamı” olarak ileri sürdüğü nedenler doğrultusunda davacıdan takım lideri pozisyonuna ek olarak haftanın belirli günlerinde belirli sayıda dış arama yapılmasını istediği, davacının görev tanımında olmadığını belirterek görevlendirmeleri kabul etmediği, davalı iş yerinin 17.06.2014 revizyon tarihli takım lideri görev tanımı başlıklı dökümanın incelenmesinde; kriz durumlarında çağrı alabileceği, çağrıyı yönlendirebileceği belirtilmiştir. Davalı işverenin tek taraflı düzenlediği “ görev tanımı” belgesinde takım liderine sadece kriz durumunda çağrı alabileceği belirtilmiş olup, bu hal dışında davalı işverenin ileri sürdüğü nedenlere bağlı olarak davacıya ek görev tebliği yukarıda yazılı yasal düzenlemeler ve ilke kararı uyarınca çalışma şartlarında ve düzeninde esaslı değişiklik mahiyetinde olup, davacının yazılı olarak ek görevi kabul etmemesi geçerli sebebe dayanmaktadır. Buna karşılık davalı işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu ispat edemediğinden Mahkemece davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasası’nın 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yaptığı 54,20 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 1.980,00 TL. ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak oybirliği ile 29.05.2017 tarihinde karar verildi.