Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2016/12440 E. 2020/1638 K. 06.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12440
KARAR NO : 2020/1638
KARAR TARİHİ : 06.02.2020

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 24.05.2013 tarihinden 30.05.2014 tarihine kadar şoför olarak çalıştığını, kilometre başına 50 kuruş, yemek parası ve mazot harcaması %31’in altına düşerse 400 TL mazot primi aldığını, sabah saat 08.00’den akşam 24.00’e kadar çalıştığını, malın boşaltılmadığı durumlarda sabaha kadar arabada malın boşaltılmasını beklediğini, davalının müvekkilinin işten çıkması için baskı yaptığını, davalı tarafça defalarca istifası istendiğini, istifa etmeyince iş şartlarının zorlaştırıldığını, Çorlu 6. Noterliğinin 30.05.2014 tarihli ihtarnamesi ile hak ve alacaklarını talep edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile prim alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının bildirimsiz ve mazeretsiz olarak işe devam etmediğinden hakkında devamsızlık tutanakları tutuluğunu, davacının iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacak şekilde sona erdiğini, davacının her ay ihtirazı kayıtsız olarak imzaladığı ibranamelerde fazla mesai alacağının ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının yaptığı iş itibariyle “asgari ücret 1.500,00 TL” almasının olağan olduğu, davacının iş sözleşmesini İş Kanunu’nun 24/2-e gereği feshettiği feshettiği iddiası karşısında, davalı tarafın davacının işe mazeretsiz olarak gelmediği iddiasının davacının iş akdinin feshettiği tarihten sonra olması nedeniyle itibar edilmediği, davacının aylık ücretinin sebebsiz bir şekilde önemli bir miktarda düşürülmek istendiği iddiasının aksini kanıtlar herhangi bir delil sunulmadığından feshin haklı olduğu, davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, tanık anlatımları ile davacının ulusal bayram ve genel tatillerde ve hafta sonlarında çalıştığı ispat edilmiş olmasına rağmen karşılığının ödendiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Mahkemece davacının ücretinin hükme esas alınan bilirkişi raporunun ilgili seçeneğinde brüt 1.071,00 TL olarak kabul edilmesine rağmen kararın gerekçesinde net 1.500,00 TL olarak belirtilmesi esasa etkili olmayan maddi hata niteliğinde olup bozma nedeni yapılmamıştır.
2- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3- Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının haftada 24 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ve sefer primi alması nedeniyle %50 zamlı ücrete göre alacak hesabı yapılmıştır.
Dosyaya sunulan bordrolarda her ay 2 gün 22 saat karşılığı asgari ücretten fazla çalışma tahakkuku yapıldığı ve bordro karşılığının bankaya yatırıldığı görülmüştür. Ayrıca dosyada “aylık ibraname” başlıklı davacı adına atfen imzali belgelerde, normal çalışma ücreti, fazla mesai ücreti (fazla mesai ücreti, haftasonu tatili ücreti, resmi tatil ücreti vs. dahil), asgari geçim indirimi karşılığı olarak meblağların yer aldığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, dosyaya sunulan bordrolar ile “aylık ibraname” başlıklı belgelerin farklı tahakkuklar içerdiği ve uyumsuz olduğu belirtilip bu yönde davalı taraftan açıklama istenmeli, bordrolar ile aylık ibranameler arasındaki çelişkinin nedeni araştırılmalı, itibar edilecek ödeme saptanarak (banka ödemesi-ibraname ödemesi) sonucuna göre davaya konu işçilik alacaklarına dair gerçek ödeme tutarı belirlenerek mahsup cihetine gidilmelidir.
Mahkemece dosyada yer alan çelişkili tahakkuk belgeleri değerlendirilmeden ve herhangi bir mahsup yapılmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.