Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/531 E. 2016/10126 K. 21.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/531
KARAR NO : 2016/10126
KARAR TARİHİ : 21.04.2016

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ücret alacağı ve izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı … tarafından şahsi şoför ve koruma görevlisi olarak 26/09/2006 tarihinde işe alındığını, ancak daha sonra müvekkilinin bilgisi dışında davalı şirketten sigortalı gösterildiğini, 2007 yılında 1.400 TL net, 2008 yılında 1.500 TL net, 2009 yılında 1.800 TL net, 2010 yılında 2.100 TL net ve 2011 yılında 2.500 TL net maaş aldığını, 01/09/2011 tarihinde davalı … tarafından işten çıkarıldığını ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile ücret alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılara tebligat yapılmış ancak davaya cevap vermemişlerdir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacak şekilde iş akdinin feshedildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Dosya içeriğine göre somut olayda, işverenin şoförü ve koruması olarak çalışan davacı fesih tarihi olan 01.09.2011 tarihinde ücretinin 2.500 TL net olduğunu iddia etmiş, davacı tanıkları iddiayı doğrulamıştır. Davacının iddia ettiği aylık ücrete davalılar tarafından da yargılama boyunca bir itirazda bulunulmamış, herhangi bir delil de gösterilmemiştir. Bu durumda, dosya kapsamına göre davacının fesih tarihi itibari ile aylık ücretinin 2.500 TL net olduğu kabul edilerek işçilik alacaklarının hüküm altına alınması gerekirken, asgari ücretle çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmesi hatalıdır.
3-Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun, hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.