YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3624
KARAR NO : 2016/14793
KARAR TARİHİ : 20.06.2016
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde madeni yağ saha ….Müdürü olarak çalışırken yaptığı fazla çalışmaların karşılığının ödenmediğini ileri sürerek, fazla çalışma alacağının tahsilini, istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının 24/05/2011 tarihinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 5 maddesinde, haftalık 55 saat çalışma karşılığı ödenecek ücretin 2011 yılı için brüt 3.320,00 TL olarak belirlendiğini, 2012 yılında bu rakamın brüt 3.803,00 TL’ye çıkartıldığını, davacıya bir otomobil tahsis edildiğinden yol ve yemek ücreti ödemesi yapılmadığını, davacıya ödenen ücretlerin fazla mesai ücretleri ile diğer ücretlerini de kapsadığını, davacıya haftalık 10 saat fazla çalışma ücretini de kapsayan aylık ücretinin yanında her ay yaptığı fazla çalışma ücretlerinin karşılığında da ek ödemeler başlığı adı altında ödendiğini, savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin 8/b maddesinde ücretin yasal sınırlar içerisinde yapılacak her türlü fazla çalışmaları da kapsayacak şekilde belirlenip ödendiği şeklindeki sözleşme hükmünün bir hak doğmadan, o haktan feragat edilemeyeceği ilkesi ile iş sözleşmesinin tanzimi sırasında işçiyle işverenin eşit şartlarda sözleşme imzalamamaları, ailesinin geçimi için işe ve çalışma ücretine muhtaç olan işçinin önüne matbu olarak konan iş sözleşmesinin imzalamak zorunda kaldığı sözleşmedeki hükümlerin serbest ve hür iradeyle kararlaştırıldığında bahsedilemeyeceği, çalışma sırasında Yüksek Yargıtay İçtihatlarında vurgulandığı üzere bordro da denetime açık bir şekilde fazla mesai ücreti ödenmiş ise o ay yapılan fazla mesai ve ödenen ücretin ayrı bir kalemde davacı işçi hesabına yatırması gerektiği, ancak davalı iş verenin ödeme itirazına ispatlayamamış olması nedeniyle bilirkişi raporu ile tespit edilen alacağın tanık beyanlarına göre tespit edilmiş olduğu da nazara alınarak %40 taktiri indirim yapılmak suretiyle, neticeden 15.049,80 TL fazla mesai ücret alacağı olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Davacının davalı işyerinde fazla çalışma alacağı olup olmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmzlık vardır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanık beyanlarına göre davacının fazla çalışma yaptığı, kabul edilip buna göre hesaplama yapılmıştır.
Söz konusu alacağın varlığını ipatlama yükü davacı da olup davacı delil olarak tanık beyanlarına dayanmıştır.
Davacı tanıklarından …’ın işveren karşı açtığı benzer talepli davası mevcut olup davacı ile menfaat birliği içinde olduğu gibi işverenle de husumet halindedir. Bu nedenle adı geçen tanığın beyanlarına itibar edilmesi hatalıdır. Diğer tanık Mehmet Gönüğür ise davalı nezdinde değil bayide çalıştığını davacının çevre illeri gezdiğini beyan etmiş olup aynı yerde çalışmayan bu tanığın beyanı da alacağın varlığını ispatlamada yetersizdir. Diğer tanık beyanları ile de fazla çalışmanın ispatlanmadığı ortadadır. Bu halde talebin ispatlanamaması nedeni ile reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.