Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/35171 E. 2019/3890 K. 18.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/35171
KARAR NO : 2019/3890
KARAR TARİHİ : 18.02.2019

MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde yönetmen olarak çalışırken iş akdinin emekliğe ayrılması sebebiyle sona erdirildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, 2012 yılına ait temettü alacağı ile fazla mesai ücreti alacaklarının tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı bankada çalışırken yapılan soruşturma sonrası usulsüz kredilerden dolayı davacının mali mesuliyetine karar verildiği, davacının mali mesuliyeti sebebiyle hakkında ihtiyati hazic kararı bulunduğundan 2012 yılı temettü ve kıdem tazminatı alacağının tarafından ödenme imkanı bulunmadığından kendisine ödeme yapılmadığını, ayrıca davacıya 2011 yılı Eylül ayı için fazla mesai ücreti ödendiğini, başka dönemlerde fazla mesai yaptığına dair herhangi bir talebinin olmadığını, bu taleplerini belgelendirmediğinden her hangi bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının davalı banka bünyesinde 01/01/2002-02/04/2013 tarihleri arasında toplam 11 yıl, 3 ay, 2 gün süreyle çalıştığı, emekli olmak suretiyle işten ayrıldığı işverence kendisi hakkında mesuliyeti olan kredilerden dolayı ihtiyati haciz kararı uygulandığından bahisle kıdem tazminatı ile 2012 yılı temettü alacağının ödenmediğini, ancak davacının emekli olmak suretiyle işten ayrıldığından kıdem tazminatına hak kazandığı, ayrıca davacının temettü alacağına da hak kazandığı, bu şekilde bir işçi hakkında işyerindeki bir kısım sorumlu olduğu işlemler nedeniyle yaptığı usulsüzlükler sebebiyle işçinin kıdem tazminatı ve var olan temettü alacağının önüne geçilemeyeceği, bunun bankanın iç sorunu olduğu, her hangi bir şekilde davalı tarafın takas mahsup definde de bulunmadığı, bu sebeple davacıya hak ettiği kıdem tazminatı ile temettü alacağının ödenmesi gerektiği sonucuna varılmış, her ne kadar davacı aynı zamanda fazla mesai ücret alacağı talebinde bulunmuş ise de, davalı bankanın kamu kurumu olduğu, fazla mesai yaptığı 2011 Eylül ayına ait ücretinin ödendiği, davacının banka şubesinde yönetmen olarak en üst pozisyonda çalıştığı, bu sebeple mesai saatlerini kendisinin de ayarlayabileceği, yine davalı bankanın iç işleyişinde çıkarttığı fazla mesaiye ilişkin talimatnamede bir çalışanın fazla mesai yapması durumunda bu fazla mesailerini bildirip fazla mesai ödeme talebinde bulunmasını ve bunu belgelendirmesi gerektiği, bu şekilde dosyaya yansımış herhangi bir belgenin olmadığı, davacının fazla çalıştığını belirten tanıklardan birisinin davacının eşi olduğu, objektif olarak beyanda bulunmasının düşünülemeyeceği gibi davacı ile de aynı yerde çalışmadığı, diğer tanık Hayrettin’in de davacı ile beraber çalışan veya komşu işyerlerinde çalışan biri olmayıp, zaman zaman bankaya gittiğini, davacının kredi konusunda kendisine bilgi verdiğini, yardımcı olduğunu beyan ettiği, bu tanığın beyanının da fazla mesai yapıldığı konusunda yeterli olamayacağı, bu itibarla davacının fazla mesai ücret alacağı talebinin yerinde olmadığına karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının iş akdinin feshinden sonra alacaklarına karşılık olarak yatırıldığı ancak davalı banka tarafından zarara uğratıldığı gerekçesi ile alınan ihtiyati haciz kararı ve devamında karar verilen tedbir uyarınca davacı işçiye ödenmeyen 46.074,12 TL’nin söz konusu tedbirin kaldırılması sonrasında 17.03.2015 tarihinde davacı işçiye ödendiği anlaşılmakla sözü edilen miktarın hüküm altına alınan alacakları fazlası ile karşıladığı gözetilerek, hüküm altına alınan alacakalar bakımından ödeme nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken ödeme yokmuş gibi tahsile karar verilmesi hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 18.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.