Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/33275 E. 2019/1677 K. 21.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/33275
KARAR NO : 2019/1677
KARAR TARİHİ : 21.01.2019

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; Müvekkilinin çeşitli firmalara özel güvenlik hizmeti veren davalı şirkete… A.Ş’de 14/01/2011 tarihinde işe başladığını, 13/12/2013 tarihinde sözleşmenin sona erdiğini belirterek ücretsiz izne çıkarıldığını ve 31/12/2013 tarihinde iş akdine son verildiğini, aylık ücretin net 1.500,00 TL olduğunu, 6 gün 8 saat çalışmasına rağmen fazla mesai ücretinin ödenmediğini iddia ederek, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL kıdem tazminatının fesih tarihinden itibaren, 100,00 TL fazla çalışma ücreti, 750,00 TL ücret alacağının dava tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile 1.000,00 TL ihbar tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; Davacı yanın fazlaya dair hakların saklı tutulmasını HMK 107 maddesi uyarınca kabul etmediğini, çalışma süresinin işyeri ve SGK kayıtlarında belirlendiğini, varsa bile hak ettiği fazla çalışma ücretlerinin ödendiğini, davacı yanın yeni dönem için işine dönmeyeceğini beyan ettiğinden sözleşmenin yenilenmediğini, sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğini, bu surette ihbar tazminatı hakkının bulunmadığını, davacı yanın çalıştığı projede üst işverenin değişmesi nedeniyle üst işverene verilen hizmetin sona ermesi nedeni davacı yanın ücretsiz izne çıkarıldığını, davacı yanın 31/12/2013 tarihinde muayene için çağrılmasına rağmen çalışmak istemediği için tazminat hakkının bulunmadığını, savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar veirlmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşyeri devrinin feshe etkisi taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 6/5.maddesi uyarınca” işyeri devri fesih niteliğinde olmadığından, devir sebebiyle feshe bağlı hakların istenmesi mümkün olmaz. Aynı şekilde işyeri devri kural olarak işçiye haklı fesih imkânı vermez.”
Somut uyuşmazlıkta her ne kadar yerel mahkeme tarafından davacının “Davalı yan her ne kadar davacıyı 31/12/2013 tarihinde yeniden başlamak için muayeneye çağırdıklarında gelmediğini, daha sonra davacının 01/01/2014 tarihinden sonra işi yeni olan alt işverenden yeniden işe girdiğini iddia etmiş ise de 12/12/2013 tarihinde fesih gerçekleştiği için daha sonra yapılan çağrı ve davacının diğer alt işverende işe girmesi tazminatları haketmesine engel görülmemiştir.” şeklindeki hatalı değerlendirme ile iş akdinin iş veren tarafından haksız olarak feshettiği kabul edilmiş ise de, fesihten sonraki çalışmanın devam ettiği iş yerinin aynı iş yeri olup, olmadığı, yeni işverenin alt işveren olup, olmadığının araştırılmaması hatalıdır.
Mahkemece yapılacak iş davacının 07.01.2014 tarihinde başladığı çalışmanın iş yeri devrine mi, yoksa yeni bir iş akdine mi dayalı olduğunu belirleyip, sonuca gitmektir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 21/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.