Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/31368 E. 2015/35481 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/31368
KARAR NO : 2015/35481
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/07/2015
NUMARASI : 2014/680-2015/479

Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine, sendikal tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının sendikal sebeple iş akdinin feshedildiğini, savunma alınmadığını, yazılı fesihte bulunulmadığını, fesih nedeni olarak ‘’iş yerinde uygunsuz hareketlerde bulunulması, diğer işçilerin sendikaya üyeliği konusunda çalışma yapılması, sendikal faaliyette bulunduklarının öğrenilmesi’’ olarak bildirildiği, ihtar keşide ettiğini, cevabi ihtarda fesih nedeninin olumsuz tutum ve davranışlar gösterilerek gerçek nedenin perdelendiğini, kısa bir süre içerisinde sendikaya 50 civarında üye olduğunu, bunun üzerinde çalışmaları yürüten 5 kişin tespit edilerek işten atıldığını, bir kısım üyenin de sendikadan istifa etmesinin sağlandığını beyanla iş akdinin feshinin geçersizliğine ve davacının işe iadesine boşta geçen süre için 4 aylık brüt ücret ve sosyal hakkın müvekkiline verilmesine, en az 1 yıllık brüt ücret tutarındaki sendikal tazminata hükmedilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacıya yapılan fesih bildiriminin kanunun aradığı şekil şartlarına uygun olmadığı, davalı tarafından fesih nedeninin kanıtlanamadığı,fesih hususunda davalının “ölçülü” davranmadığı ve feshin son çare olma ilkesine riayet edilmediği,davacı tarafından feshin “işyerindeki olumsuz tutum ve davranışlar” dışında bir nedene ; sendikal neden dayandığı iddia edildiğinden dosyada bu hususta yapılan inceleme ile sendikal nedenin davacı tarafından tereddütsüz şekilde kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gös­terilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz.
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25/6 maddesine göre ise “İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılacak davada, feshin nedenini ispat yükümlülüğü işverene aittir. Feshin işverenin ileri sürdüğü nedene dayanmadığını iddia eden işçi, feshin sendikal nedene dayandığını ispatla yükümlüdür”.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 87 sayılı Sendika Özgürlüğüne Ve Örgütlenme Hakkının Korunmasına İlişkin Sözleşme’nin 11. Maddesinde de benzer düzenleme yapılmış ve örgütlenme hakkının korunacağı belirtilmiştir. Keza 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Sözleşmesi’nin 1. Maddesine göre:
“İşçiler çalışma hususunda sendika hürriyetine halel getirmeye matuf her türlü fark gözetici harekete karşı tam bir himayeden faydalanacaktır. Böyle bir himaye bilhassa,
Bir işçinin çalıştırılmasını, bir sendikaya girmemesi veya bir sendikadan çıkması şartına tabi kılmak;
Bir sendikaya üye olması yahut çalışma saatleri dışında veya işverenin muvafakati ile çalışma saatlerinde sendika faaliyetlerine iştirak etmesinden dolayı bir işçiyi işinden çıkarmak veya başka suretle onu izrar etmek; maksatları güden hareketlere müteallik hususlarda uygulanacaktır”.
Diğer taraftan Anayasanın 90. Maddesi gereği usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmeler ulusal hukukun üstündedir. Kanunlar bu sözleşmelere aykırı olamaz.
Sendika özgürlüğü Anayasaca güvence altına alınan sosyal ve klasik temel haktır. Anayasa madde ikideki ifadesini bulan “sosyal devlet” ilkesinin gerçekleşmesine aracı olur.
Anayasanın 51. maddesinin incelenmesinden de sendika özgürlüğünün klasik ve en önemlisi sosyal bir temel hak olduğu ortaya çıkmaktadır. Anılan maddenin içeriğinden sendika özgürlüğünün bireysel ve toplu sendika özgürlüğünü kapsayan çifte temel hak özelliği anlaşılmaktadır. İşçinin sendika kurma sendikaya üye olma özgürlüğüne pozitif sendika özgürlüğü denir.
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25/3. Maddesine göre “İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farklı işleme tabi tutulamaz”. Aynı maddenin 4. Fıkrası uyarınca ise “İşverenin buna aykırı hareket etmesi hâlinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir.
Dosya içeriğine ve özellikle davacıların tanık anlatımlarına göre sendikal örgütlenmede öncü oldukları fesihten önce sendikayla toplantı yapmaları üzerine işten çıkartıldıkları, feshin sendika üyeliğinden çok sendikal faaliyetler nedeniyle gerçekleştiği, sendika üyeliği ile fesih arsında kısa bir süre geçtiği, iş yerinde halen sendika üyesi işçiler varsa da sendikal faaliyetler nedeniyle fesih baskısı karşısında bazı işçilerin sendika üyeliğinden istifa ederek çalışmaya devam ettikleri, davacının iş sözleşmesinin sendikal faaliyetlere öncülük yapması nedeniyle feshedildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece feshin sendikal nedenle yapıldığının kabulü ile sendikal tazminata karar verilmesi gerekirken isabetsiz gerekçeyle reddi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
F) Hüküm: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25/5. Maddesi uyarınca davacının başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın tazminat miktarının sendikal fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 1 yıllık ücreti tutarında BELİRLENMESİNE;
4.Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6.Davacının yapmış olduğu 419.20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 15.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.