Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/30926 E. 2017/16558 K. 24.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/30926
KARAR NO : 2017/16558
KARAR TARİHİ : 24.10.2017

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar avukatlarınca istenilmesi davalılardan … İnşaat San Ve Tic A.Ş. avukatının duruşma talep etmesi üzerine üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24/10/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı … İnşaat San Ve Tic A.Ş. adına Avukat … ile karşı taraf adına Avukat … geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıların kurduğu … Adi Ortaklığı’na ait …l Altın Köprü yol inşaatı şantiyesinde 01/10/2005-30/10/2010 tarihleri arasında lastik makas ustası olarak çalıştığını, 1.600,00 USD maaş aldığını, 3 öğün yemek verildiğini ve barınmanın sağlandığını, iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, davacıya kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini davacının haftanın 7 günü ulusal bayram ve genel tatil günleri dahil olmak üzere 07,00-20,00 saatleri arasında çalıştığını, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ödenmediğini alacaklarının ödenmesi için davalıların ihtarname gönderilmek suretiyle uyarıldığını, davalıların temerrüde düştüğünü, alacaklardan kıdem tazminatı hariç diğer alacaklarda faiz başlangıcının ihtarın çekildiği tarihin temerrüt tarihi olduğunu iddia ederek kıdem-ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … İnşaat San. Ve Tic. A.Ş. vekili; davacının 01/10/2005-30/10/2010 tarihleri arasında çalıştığını, ücret alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacıya yapılan ödemelerin özlük dosyası ve banka kayıtları ile sabit olduğunu, davacının görev tanımı ve projeye ilişkin sözleşmeler gereği işin seyrine uygun çalışma yapıldığı dikkate alındığında davacının fazla mesai yapmasına gerek olmadığını, istisnai durumlarda fazla mesai olduğunda davacının her ay ücreti dışında yapılan ödemelerin fazla mesai ücretinin ödendiğini gösterdiğini, kıdem tazminat ücretinin 05/08/2010 tarihinde ödendiğinin banka kayıtları ile sabit olduğunu, davacının ulusal bayram ve hafta tatili alacağının olmadığını, kabul anlamına gelmemekle iki ülke arasında resmi tatil konusunda ki mevzuatların farklı olduğunu, Irak da çalışan işçilerin izin ve tatillerinin Irak mevzuatı dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini davacının özlük dosyasının tespit edileceği üzere tüm alacaklarının eksiksiz olarak alındığına ilişkin ibrasının bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … İnş. San. Tur. ve Tic. A.Ş. vekili; davacının davalı Şirkette 24/05/2005-25/05/2010 tarihleri arasında belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını, sözleşmede belirtilen inşaat işinin tamamlanması sonucunda davacının iş sözleşmesinin sona erdiğini, tüm hakedişlerin ödendiğini yapılan işin niteliği nedeniyle davacı ile yapılan sözleşmenin belirli süreli olduğunu, davacıya kıdem tazminatı ödemesinin banka kanalıyla yapıldığını, davacının iş akdinin belirli süreli olması nedeniyle ihbar tazminatına yönelik talebinin hukuka aykırı olduğunu, davacının haftada 7 gün çalıştığını iddiasının gerçeği yansıtmadığını, fazla çalışmanın istisnai olduğunu, fazla çalışmasının olduğu dönemlerde fazla mesai ücretinin ödenerek ödendiğini, davalı tarafın maaş ihtirazı kayıt konulmadığını, davacının hak ettiği izinlerini kullandığını davacının hafta tatili genel tatil ulusal tatil konusunda ki mevzuatlarının farkında olduğunu, Irakta çalışan işçilerin izin ve tatillerinin Irak mevzuatı dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini, davacı tarafın tanık olarak bildirildiği isimlerin huzurdaki dava konusu ile aynı sebeple davalılara karşı dava açmış olduklarından tarafsız olarak beyanda bulunmalarının mümkün olmayacağından davacı tarafın tanıklarına itiraz ettiklerini, davacı tarafından tüm alacaklarının tam ve eksiksiz olarak aldığına dair ibraname imzaladığını, zamanaşımı def’inde bulunduklarını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davalılar ile davacı arasında 01/03/2009 tarihinde imza edilen akitte sözleşmenin süresi ve sona ermesi başlıklı 5. maddesi ile sözleşmenin 01/03/2009 tarihinde başladığı bitiş süresinin bildirilmediği, sözleşmesinin belirsiz süreli olup yurt dışına hareket edilen tarihte yürürlüğe girdiğinin işçi ve işveren iş sözleşmesinin 15 gün öncesinden yazılı olarak bildirmek kaydıyla feshedileceği ifadesinin yer aldığı buna göre taraflar arasındaki sözleşmenin belirsiz süreli olup davalı tarafından haksız ve gerekçesiz olarak sözleşmenin feshedildiği davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, kıdem tazminatının davalı işverenlikçe ödendiğinin ispatlanamadığı, davacının iş akdinin yasal ihbar önellerine uyulmadan sonlandırılması sebebiyle davacının ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosya içeriğine göre, davacıya iş akdinin feshinden sonra kıdem tazminatı ödemesinin yapıldığı, bu nedenle bakiye kıdem tazminatı alacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla, Mahkemenin kıdem tazminatı ödemesi yapıldığının ispatlanamadığı yönündeki gerekçesi isabetli görülmemiştir.
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 3 üncü maddesine göre, hafta tatili Pazar günüdür. Bu genel kural mutlak nitelikte olmayıp, hafta tatili izninin Pazar günü dışında da kullandırılması mümkündür.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Somut uyuşmazlıkta; hafta tatilinde çalıştığını iddia eden davacı tanık deliline dayanmıştır. Tanık beyanlarından davacının Cumartesi ve Pazar günü çalıştığı, ancak her hafta Cuma gününü tatil olarak geçirdiği anlaşılmıştır. Bu durumda hafta tatili iznini Cuma günü kullanarak haftada 6 gün çalıştığı anlaşılan davacı bu ücrete hak kazanmamıştır. Yazılı gerekçeyle kabulü hatalıdır.
Hüküm fıkrasında hafta tatili alacağının genel tatil ücreti olarak adlandırılması da yerinde değildir.
4-Yukarıda değinilen bozma nedenine göre, fazla çalışma ücret alacağının 7 gün yerine 6 gün üzerinden değerlendirilmesi gerektiği de gözden kaçırılmamalıdır.
5-Dosya içeriğine göre; davacı kısmi olarak talep ettiği işçilik alacaklarını ıslah ile artırmıştır. Davalının ıslaha karşı yaptığı zamanaşımı defi üzerine ek rapor alınmış, ancak Mahkemece bu rapor dikkate alınmamıştır. Mahkemenin zamanaşımı defi hakkında olumlu yada olumsuz bir değerlendirme yapmadan karar vermesi usule ve kanuna aykırıdır.
6-Mahkemece hükmedilen miktarların brüt mü yoksa net mi olduğunun kararda gösterilmemesinin HMK.nun 297/2. maddesine aykırı olup, infazda tereddüde mahal verebileceğinin gözetilmemesi de isabetsizdir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı … İnşaat San Ve Tic A.Ş. yararına takdir edilen 1.480.00 TL lira duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesi ile peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.