Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/28918 E. 2019/2145 K. 23.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/28918
KARAR NO : 2019/2145
KARAR TARİHİ : 23.01.2019

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, resmiyette … isimli kişi adına kayıtlı bulunan ancak…isimli oğlunun işletmekte olduğu “…” ünvanlı işyerinde “ütücü” olarak çalıştığı, askerlik sebebiyle ayrılma aşamasında iken, 12.03.2014 günü tüm çalışanların makineleri ve ışıkları kapattıklarından ötürü kendisinin de paydos ettiğini, bunun üzerine …’ ın hakaretlerde bulunarak iş akdini tek taraflı olarak feshettiğini, o gün ücret ödemesi olduğundan ücretinin de ödenmediğini, haksız ve mesnetsiz bir şekilde iş akdinin fesh edildiğini ve tüm haklarının tarafından alındığının içeren son derece asılsız ihtar ve ihbarda bulunduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı tutulması kaydı ile; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, izin alacağı, bakiye ücret alacağı, fazla mesai ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının kızı … tarafından işletildiği, iş sözleşmesinin haklı feshi sebebi ile davacının talep edeceği hiçbir ücret bulunmadığını, davacının işyerinde çalışırken, aynı kolda faaliyet gösteren bir firmaya başvurduğunu, iş akdinin feshinden önce bu firmada deneme görevine başladığını, müvekkilesinin işyerinde çalışan davacının, iş akdi devam ederken başka bir işyerinde çalışmaya başladığının öğrenildiğini, davacının iş akdinin haklı nedenlerle feshedildiğini, davacının fazla mesaiye hiçbir zaman kalmamış olduğunu, işyerinde fazla mesai uygulaması bulunmadığını, davacının, hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını, davacının 19.09.2013–05.08.2013 tarihlerinde yıllık iznini kullandığını, bu hususun tarafların imzasıyla tevsik edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak,sigortalı hizmet cetvelinde davacı adına 06.10.2011–17.01.2013 tarihleri arasında … unvanlı işyeri kayıtlarından, 18.01.2013–12.03.2014 tarihleri arasında … unvanlı işyeri kayıtlarından prim tahakkuklarının yapıldığı, her iki işyeri adresinin aynı olması nedeniyle işyeri devri olduğu kanaatiyle önceki işveren dava dışı … dönemindeki işçilik haklarından sorumlu olduğu, davacının ilk dönem işten ayrılış bildirgesinde kod ”17–işyerinin kapanması” olarak, 12.03.2014 tarihli işten ayrılış bildirgesinde çıkış kodunun ”03–Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından feshi, istifa” olarak Kurum’a bildirildiği, işten çıkış bildirgesinde istifa kodu kullanılmasına rağmen davalı tarafından iş sözleşmesinin feshine ilişkin ihbarname gönderildiği, istifa olgusunun ispatlanamadığı, dosyaya mübrez belgeler ile savunmanın çelişkili olması nedeniyle davalı savunmasına itibar edilemeyeceği, feshin tazminat ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğinin ispatlanamadığı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne, davacı, tarafından fazla çalışma iddiası ispatlanamadığından talebin reddine, davacının 28 günlük yıllık izinlerinin kullandırıldığı davalı tarafça ispatlanamadığından yıllık izin ücreti isteğinin kabulüne karar verilmiş, davalı işveren ücret bordrolarını ibraz etmediği, davalı işveren, davacının çalıştığı Şubat 2014 dönemine ait ücretinin ödendiğini imzasını içeren yazılı belgeyle kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanunî gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı dava dilekçesi ile feshin gerçekleştiği 12.03.2014 tarihinin maaş ödeme günü olduğu, o gün işten çıkartıldığı için işyerinden 1.000 TL olan 1 aylık ücretini alamadığını daha sonra dava açılmazdan önce işverenin banka hesabına 850 TL yatırdığını bu itibarla bakiye 150 TL ücret alacağı kaldığını açıklayarak ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Mahkemece davacının son ücretinin net 765,67 TL kabul edilmiş olup bu husus davacı tarafından temyize konu edilmemiştir. Davacının davadan önce hesabına yatan 850 TL, 1 aylık ücretinin üzerinde olduğundan davacının ücret alacağı talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
3-Dosyada mevcut işverenin uygundur şerhi de bulunan izin talep formuna göre davacının 19.07.2013-05.08.2013 tarihleri arasında yıllık ücretli izin kullandığı anlaşıldığından bu sürenin kullanılmayan yıllık ücretli izin süresinden mahsubu gerektiğinin düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.01.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.