YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/28896
KARAR NO : 2019/190
KARAR TARİHİ : 07.01.2019
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı taraf, ayakkabı imalatı yapan davalı işyerinde ustabaşı olarak aylık 2.000,00 TL ücret ile 9 ay 29 gün çalıştığını ancak ücret alacağının hiç ödenmediğini beyan ederek, ücret alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı taraf, davacının kendisi adına kayıtlı ancak adi ortaklık olarak faaliyet gösteren işyerinin ortağı olduğunu, kesinlikle işçi olarak ücret karşılığı çalışmadığını, kendisi ve davacının dışında 2 ortakları daha olduğunu, maliyetler nedeniyle ve ileride şirketleşmeyi düşündükleri için işyerinin yalnız kendisi adına kayıtlı olduğunu, davacının ise sigorta haklarından faydalanabilmesi için sigortalı gösterildiğini, davacının diğer ortaklar gibi kârdan hisse aldığını, ortaklığın tasfiye edildiğini, bütün ortaklara ve davacıya hissesine düşen miktarda paranın verildiğini, davacının 9 ay boyunca hiç ücret almadan çalıştığı yönündeki iddiasının hayatın gerçekleriyle de bağdaşmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının sigorta kayıtlarındaki hizmet süresi ve ücretine göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı, mahkemece kabul edilen miktarın üzerinde ücret aldığını iddia etmektedir.
İş sözleşmesinin tarafları, asgari ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması, taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Borçlar Kanunun 401. maddesine göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçilere o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı net 2.000,00 TL ücret aldığını iddia etmiştir.
Mahkemece, sigorta kayıtları dikkate alınarak davacının ücreti belirlenmiştir.
Davacı, ayakkabı imalatı yapılan davalı işyerinde ustabaşı olarak çalışmıştır. Davacı tanığı…, davacının aylık ücretinin 2.000,00 TL olduğunu beyan etmiş, emsal ücret araştırması kapsamında … Sendikası’ndan gelen 17.04.2015 tarihli cevapta deri ve tekstil sektöründe ayakkabı imalatında ustabaşı olarak çalışan bir işçinin alabileceği net ücretin 1.850,00-1.950,00 TL arasında olduğu bildirilmiştir.
Davacının yaptığı iş ve kıdemine göre sigorta kayıtlarında geçen ücretle çalışması mümkün olmadığından, aylık 1.850,00 TL ücretten çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.