YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/28018
KARAR NO : 2019/127
KARAR TARİHİ : 07.01.2019
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının asıl iş veren olan davalı …şirketinde, alt iş veren …Savunma ve Güvenlik şirketi elemanı olarak güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ancak davacının iş yerinde …yolcusu tarafından darp edilip 45 gün tedavi ve istirhati sırasında bir çırpıda işten atıldığını, davacıya yapılanın vefasızlık olduğunu, davacının 7 yıllık çalışmasında herhangi bir ceza ve uyarı almadığını, bu nedenle tazminat ve işçilik alacaklarının kendisine ödenmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı …savunma vekili, davacının talebinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, davacının fazla mesai ücret alacağı gibi alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının belirttiği şekilde bir işyeri devrinin söz konusu olmadığını, davacının daha önceki işverenlerle yapmış olduğu hizmet akitlerinin tasfiye edildiğini, Davalı …Savunma ile davacı arasında yeni bir hizmet sözleşmesi yapıldığını, dolayısıyla işyeri devrinden söz edilemeyeceğini, davacının iş akdinin gece vardiyasında uyumuş olması nedeni ile haklı nedenle feshedildiğini, davacının 02.08.2012 tarihinde nöbet esnasında uyuduğunun tespit edildiğini, davacının savunmasında uyuduğunu kabul ettiğini, davacının uyumadığı oturarak dinlendiğine yönelik dava dilekçesinin kötüniyetli olduğunu ve gerçeğe uymadığını, 04.07.2012 tarihinde iş akdi fesih yazısının hazırlandığını ancak davacının bunu İmzalamadığını, bu durumun tutanak altına alındığını, Güvenlik görevlisinin nöbet esnasında uyumasının haklı nedenle fesih hakkı doğurup, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilemcycccğini, davacının uyumasının doğruluk ve bağlılığa uymadığını, işverenin güvenini kötüye kullandığını, işyeri güvenliğini tehlikeye düşürdüğünü, davalının Türkiye genelinde hizmet veren kurumsal bir firma olduğunu, ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığını, hak ettiği tüm ücretlerin bordrolara yansıtıldığını, davacının çalışma saatlerinin 2 gün 20.00-8.00, sonrasında 2 gün dinlenme, ardından 2 gün 08.00-19.00, ardından 2 gün dinlenme ve peşinden 2 gün 19.00-8.00 şeklinde olduğunu, davacının çalışma çizelgesi imza foyüntin bu durumun göstergesi olduğunu, davacının iş sözleşmesinin devri bildirimini hiçbir ihtirazı kayıt koymadan ibra ettiğini, bu nedenle tüm alacaklarını aldığının kabulü gerektiğini, davacının alacak taleplerinin yerinde olmadığını, davacının banka kanalı yoluyla yapılan ödemeleri hiçbir ihtirazi kayıt koymadan imzaladığını, fazla çalışma yaptığına ilişkin iddiaları yazılı delille kanıtlaması gerektiğini. davacının sürekli olarak Cumartesi ve Pazar günleri, dini ve milli bayramlarda çalıştığına yönelik iddiasının gerçeklikten uzak ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …vekili, davacı ile davalı arasında herhangi bir hizmet ilişkisi olmadığını, davacının diğer davalının çalışanı olduğunu, davalı …’ nun işveren sıfatı bulunmadığını, husumet itirazı olduğunu, Davacının 1.10.2011 tarihinde imzaladığı muvafakatname neticesinde iş akdinin devrinin gerçekleştiğini, davacının daha önceden aldığını kabul ve beyan ettiği alacakları tekrardan dava konusu yaptığını, davacının kötü niyetli ve iddiaların haksız olduğunu, kısmi dava açılmasının yerinde olmadığım, davacının maaşı, çalışma süresi, fazla çalışma saatlerinin tamamen bilinir olduğunu, ücret alacaklarında zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğunu, dava tarihinden geriye doğru son beş yıl içinde gerçekleşen alacakların dikkate alınması gerektiğini, Yargıtay* ıslah yapılması halinde ıslah tarihinden geriye doğru son beş yıl içinde oluşan fazla çalışma alacaklarının hüküm altına alınması gerektiğini, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, …ile diğer davalı arasındaki ilişkinin hizmet alımı işi olduğunu, işçi temini olmadığını. Belediye Kanununun verdiği yetki gereği Kamu İhale Kanunu kapsamında özel güvenlik hizmetlerinin hizmet alımı içine girdiğini, Davacının Û1/10/2011 tarihinde muvafakat namesinde Global Koruma’ dan herhangi bir alacağının kalmadığını beyan ettiğini, davacının işvereninin …Savunma olduğunu, …’nun dava konusu tarihler arasında kamu işvereni olması nedeniyle asıl- alt işveren ilişkisinin oluşmayacağım ve muvazaa hükümlerine tabi olmadığını, İş Kanunu madde 2/VI ve VIT de öngörülen sınırlamaların kamu kesimi işverenlerini bağlamadığım, söz konusu koşulların sadece özel kesim İşverenleri için geçerli olduğunu, davacının çalıştığını iddia ettiği süre boyunca …’nun hisselerinin %90 ından fazlasının … Büyükşehir Belediyesi’ ne ait olduğunu, yüklenici vasıtasıyla asıl iştigal konusu dahi olmayan özel güvenlik işleri için hizmet satın almasında hukuken bir mahzur bulunmadığını. hiçbir kabul anlamına gelmemekle birlikte Yargıtay’m yerleşik uygulamaları gereğince kıdem ve ihbar tazminatı dışındaki alacaklar yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanabileceğini, davacının faize yönelik talebinin de hukuka aykırı olduğunu, davanın davalı …bakımından reddi gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar veirlmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı, iş akdinin haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ve işçilik alacakları talepli dava açmıştır.
Davalı işveren feshinin haklı olduğunu savunmuş, davacının güvenlik görevlisi olup görevi başında uyuduğu için iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı alt işveren işçisi olarak asıl işveren … Deniz Otobüsleri San Tic. A.Ş.’ye ait işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının görevi başında uyuduğu sabit olup iş güvenliğini tehlikeye düşürdüğü ortadadır. Güvenlik görevlisinin temel sorumluluğunun uyanık olmak olduğu da gözetildiğinde işveren feshi haklı olduğundan davacının kıdem-ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken “uyuma” savunması için ” davacının gece vardiyasında güvenlik görevlisi olarak çalıştığı sırada kısa bir süre uyuması şeklinde gerçekleşen eyleminin işin niteliğine ve iş güvenliğini tehlikeye düşürecek ağırlık ve boyutta olmamasına” şeklindeki yerinde olmayan gerekçe ile feshin geçerli neden sayılması bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.