Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/27274 E. 2018/23870 K. 21.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/27274
KARAR NO : 2018/23870
KARAR TARİHİ : 21.12.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; müvekkilinin 22.07.2007-06.07.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde …şefi ve kalıphane sorumlusu olarak çalıştığını, son ücretinin 2.205,00 TL. brüt olduğunu, davalı işverenin davacıya bir çok kere diğer arkadaşlarının önünde iş akdini kendi iradesiyle sona erdirmesi amacıyla ağır şekilde hakaretlerde bulunduğunu, son olarak 06.07.2012 tarihinde işverenin odasında görüşme yaptıklarını, davalı işyerinde fazla mesai yapıldığını ve fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, son yılın yıllık izninin kullandırılmadığını ve ücretinin de ödenmediğini, Temmuz ayına ait 6 günlük ücretinin ödenmediğini, davacının iş akdinin haksız şekilde feshedildiğini iddia ederek; bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının çeşitli mizansenler oluşturarak devamsızlık yapmak suretiyle kendi isteğiyle başka bir firmada çalışmak amacıyla işten ayrıldığını, bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatı ödenmediğini, fazla mesai olmadığı için fazla mesai ücreti ve ücret alacağının bulunmadığını, iş akdinin devamsızlık sebebiyle fesh edildiğini, davacının 14 günlük ve toplam 560,00 TL.lik son yılın yıllık izin ücreti alacağı olduğunu kabul ettiklerini, bu miktarın davadan sonra 04.09.2012’de davacının banka hesabına gönderildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
2- İşçiye, işyerinde çalıştığı sırada ara dinlenmesi verilip verilmediği ve süresi konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanunu’nun 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saatten fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı fazla mesai ücreti talebinde bulunmuş, mahkemece davacının cumartesi günlerinde 08:00-13:30 arası ara dinlenme vermeden çalıştığı ve bu şekilde davacının haftalık 30 dakika fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir. Yukarıdaki ilke kararına göre davacının Cumartesi çalışmalarında 30 dakika ara dinlenmesi verdiği kabul edildiğinde davacının haftalık çalışma süresinin yasal 45 saatlik çalışma süresini aşmadığı anlaşılmakla davacının fazla mesai ücreti talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21/12/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.