Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/26582 E. 2016/4678 K. 03.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/26582
KARAR NO : 2016/4678
KARAR TARİHİ : 03.03.2016

MAHKEMESİ …HUKUKMAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 04/02/2015 tarihinde işyerinin küçülmeye gittiği gerekçesi ile 6 arkadaşı ile birlikte iş akdine son verildiğini, müvekkilinin yöneticilere yakın zamanda toplu olarak işçi alındığını, yapılan işlemin haksız olduğunu söylediğini, müvekkilinin araştırması sonucu iş akdine son verilen arkadaşlarının tamamının sendikalı olduğunu, toplu olarak işe alınan işçilerin sendikasız olduklarını öğrendiğini, hem tecrübe hem de çalışma disiplini açısından müvekkilinin ön sıralarda yer aldığını, şirket küçülmesi durumunda en son alınan işçilerin işten çıkarılmasının daha makul olduğunu, müvekkilini ve diğer kıdemli arkadaşlarının işten çıkarılmasının iyiniyet kurallarına bağdaşmadığını, işe alınan işçilerin tamamının sendikasız, işten çıkarılan işçilerin tamamının ise sendikalı olmasının davalının asıl amacını ve kötü niyetini ortaya koyduğunu belirterek müvekkilinin davalı kurumdaki işine iadesine, iade mümkün olmadığı takdirde davalı şirketin müvekkili lehine iade ve kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, alacağına dava tarihi itibariyle en yüksek mevduat faizinin uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesinin 04/02/2015 tarihinde şirketin Yönetim Kurulunun yapmış olduğu toplantıda işletmesel karar doğrultusunda feshedildiğini, fesih yazısını davacının 04/02/2015 tarihinde elden tebellüğ ettiğini, davacının ihbar ve kıdem tazminatı ile diğer yasal haklarının banka hesabına ödendiğini, davacının imzaladığı ibraname ve feragatname ile müvekkili şirketi her türlü dava ve mütalebe hakları bakımından ibra ettiğini, davanın öncelikle ibraname ve feragatname nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin hisselerinin tamamının satış suretiyle el değiştirdiğini ve yeni Yönetim kurulunun oluşturulduğunu, müvekkili şirketin almış olduğu işletmesel kararda gönüllü ve öncelikle kendi istekleri ile ayrılmak isteyenlere öncelik verildiğini, şirketin her kademesinde çalışan bazı işçilerin iş sözleşmelerinin talepleri göz önünde tutularak feshedildiğini, işten çıkarılan işçilerin ilgili birim amirlerinin görüşleri göz önünde tutularak ve yasal hakları ödenerek feshedildiğini, müvekkili şirkete ait iş yerinde uzun zamandır toplu iş sözleşmesi uygulaması olduğunu, davacının iş sözleşmesinin sona erdiği tarihte … ile yapılan toplu iş sözleşmesinin yürürlükte olduğunu, halen yürürlüğünün devam ettiğini belirterek açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davadan sonra davacının işverene verdiği 06.03.2015 tarihli ibraname uyarınca her türlü dava hakkından feragat ettiğini beyan ettiğinden ve bunun irade fesadıyla alındığı kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Somut uyuşmazlıkta davacının iş sözleşmesi 04.02.2015 tarihli fesih bildirimiyle sona erdirilmiştir. Davacı 17.02.2015 harç tarihli dilekçesiyle dava açmıştır.
Mahkemece davadan sonra davacının işverene verdiği 06.03.2015 tarihli ibraname uyarınca her türlü dava hakkından feragat ettiğini beyan ettiğinden ve bunun irade fesadıyla alındığı kanıtlanmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Davadan feragat 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. Maddesinde düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
Davalı tarafından sunulan “İbraname ve Feragatname” başlıklı belge incelendiğinde davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarına ilişkin ödeme yapıldığının tabloda gösterildiği, altında metin kısmında ücret, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin tam ve eksiksiz ödendiği işverenden bir alacağı bulunmadığı yönünde açıklamalar yapıldıktan sonra son cümlede “şirkete karşı haiz olduğum ve olabileceğim her türlü dava ve mütalebe haklarımdan feragat ettiğimi, mezkur şirketi serbest iradem ile tam olarak ibra ettiğimi beyan ederim” şeklinde ibare bulunduğu görülmektedir.
Davayı sona erdiren taraf işlemlerinden biri olan feragat beyanı açık olmalıdır. Davacıya bir kısım alacaklara ilişkin ödeme sırasında davacının imzaladığı bu belgenin son cümlesinden açtığı işe iade talepli davasından açıkça belirtilmediğinden feragat ettiği sonucu çıkarılamaz. Davacı yargılaması devam eden işe iade talepli davasından feragat ettiği yönünde bir açıklamada bulunmamıştır.
Nitekim mahkeme huzurunda da bu yönde bir irade beyanında bulunmamış olup, davacının imzaladığı ibranamede yer alan beyanla işbu davadan feragat edilemeyeceği gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.