Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/26277 E. 2018/22548 K. 06.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/26277
KARAR NO : 2018/22548
KARAR TARİHİ : 06.12.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin gümrük müşavirliği sektöründe faaliyet gösteren Bilak Yetkilerdirilmiş Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti.’nde 03/12/2010 tarihinde yetkilendirilmiş gümrük müşavir görevlisi olarak çalışmaya başladığını, söz konusu şirket ortakları tarafından 19/07/2012 tarihli ortaklar kurulu kararı uyarınca ayrılma kararı verildiğini ve şirket ortaklarından …. hissesini devrederek ortaklıktan ayrıldığını, ortaklar kurulunda alınan karar doğrultusunda hisse devri yapan ortak …. tarafından yeni şirket kurulduğunda personel geçişlerinin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla yapılacağının karar bağlandığını, bunun üzerine davacının iş akdinin kurulan davalı şirkette tüm hakları saklı kalmak kaydıyla 17/08/2012 tarihinde devrinin gerçekleştiğini, davacının iş akdinin 31/08/2012 tarihinde hiçbir gerekçe gösterilmeksizin haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sonlandırıldığını, müvekkiline işçilik alacakları için sadece 3.092 TL ödeme yapıldığını ve bakiye alacaklarının ödenmediğini, nüvekkilinin en son ücretinin 1.250 TL olduğunu, davacının haftanın 5 günü 09:00-23:00 bazende 00:00 saatleri kadar çalıştığını, davacının bu çalışmasının karşılığı da alamadığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, yol sosyal yardımı alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, Bilak Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti.’nin hissedarlarından ….nin 15/08/2012 tarihli ticaret sicil gazetesi ve noter tasdikli 08/08/2012 tarihli 07819 numaralı Bilak Limited Şirket devir sözleşmesi ile Bilak Şirketindeki hissesinin tamamını bütün aktif pasifiyle hukuki ve mali yükümlülükleri ile birlikte N.A.’ya devrettiğini, bu nedenle davacının 03/12/2010- 31/08/2012 dönemlerindeki talepleri için öncelikle husumet itirazında bulunduğu, bu döneme ait alacak taleplerinin Bilak Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği Limited Şirketinden talep etmesi gerektiğini, şirket kurulduktan sonra şirkette çalışmaya başlayan davacı ve diğer çalışanlara Bilaktan özlük haklarını almaları için toplantı yapıldığını, Birtaş antreponun 06/07/2012 tarihinde gümrük idaresince kapatılması nedeniyle tespit sözleşmesinin fesih edildiğini, davacıya görev teklif edilmiş olmasına rağmen, davacının yol uzaklığı nedeniyle şirket bürosunda çalışmaya kabul etmediğini, adı geçen davacının şirkette sadece 2 ay çalıştığını, antrepolarda görevlendirilen yetkilendirilmiş gümrük müşaviri görevlerinin genellikle antrepo işletmelerinin servislerinden yararlandıkları için yol parası adı altında ödeme yapılmayacağına dair alınmış bir yönetim kurulu kararının olmadığını, davacıya hak ettiği kıdem tazminatının ödendiğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan önceki iş yerinde çalışır iken iş yerinin devir edildiği tüm arkadaşlarıyla davalı iş yerine devredildiği, böylece tüm hak ve sorumlulukları üstlendikleri, davacının çalıştığı antrepo kapatıldığı için iş akdinin geçerli nedenle feshedildiği ancak haklı neden olmadığı görüldüğünden tazminatı engellemeyeceğinden işçilik haklarından sorumlu olduğu görülmüş ancak davacının iş akdi sonlandırılırken kendisine işveren tarafından banka yoluyla 3.093,41 TL ödendiği ayrıca davacının imzasına havi ibranamede 833,33 TL yıllık ücret ödendiği görülmekle davacının kıdem ihbar yıllık ücretli izin alacaklarının olmadığı yönündeki bilirkişinin 16/04/2015 tarihli raporundaki A seçeneğine göre hüküm verilmesi gerektiği, fazla mesai yapıldığı konusunda tanık beyanları olmasına rağmen paranın ödendiği konusu davalı tarafından ispatlanamadığından bu bedelin hüküm altına alınması gerekmiş %35 oranında indirim yapmanın hakkaniyete uygun olduğu, yol ücretinin de ödendiği görüldüğünden davacının yol ücreti talebinin de reddi gerektiği gerekçesi ile fazla mesai ücreti dışındaki taleplerin reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, fazla mesai bakımından, davacı tanıklarından….’nın beyanı, Dairemiz tarafından birlikte incelenen … …. İş Mahkemesi’nin 2014/561 Esas sayılı dosyasındaki beyanı ile çelişkili olduğundan dikkate alınmamalıdır. Diğer davacı tanığının ise davalı ile davası olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle Dairemiz tarafından birlikte incelenen benzer dosyalar … … İş Mahkemesi’nin 2014/561 Esas ve 2014/562 Esas sayılı dosyalarındaki davacıların işlerinin aynı olduğu da göz önüne alınarak belirtilen emsal dosyalarda tespit edilecek fazla mesai, eldeki dosyada da davacı ve vekilinin yazılı ve sözlü beyanlarındaki talepleriyle ve bu beyanlarda dile getirdikleri maddi vakıalar ile bağlı kalınmak kaydı ile değerlendirilerek hüküm altına alınmalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.