Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/25850 E. 2018/21065 K. 21.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/25850
KARAR NO : 2018/21065
KARAR TARİHİ : 21.11.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin asıl işveren olduğu işyerinde işçi olarak çalıştığını, müvekkilinin haksız yere işten çıkarıldığını, her türlü dava ve fazlalarına ait talep hakları saklı kalmak kaydıyla iş akdi davalı tarafından haksız olarak feshedilen müvekkiline şimdilik kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iddia ve taleplerini kabul etmediklerini, faiz oranı ve başlangıç tarihi taleplerine itiraz ettiklerini, işçi alacaklarının likit alacaklar olduğunu, belirsiz dava ya da kısmi davaya konu olamayacağını, SGK kayıtlarındaki işvereni ile müvekkil arasında dava konusu tarihlerde bir alt işveren-üst işveren ilişkisi olduğunun tespit edilmesi halinde ise müvekkilinin sorumluluğunun olup olmadığının tespiti için müvekkilinin KİK mevzuatı çerçevesinden denetim görevinin yerine getirip getirmediği, getirdiyse davacının alacaklarının ödenmediğine dair müvekkiline usulüne uygun bildirimde bulunup bulunulmadığının tespit edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının kıdem-ihbar tazminatı ve fazla mesai yönünden davasının kabulüne, fazla mesai yönünden davacının özel mazeretleri, sağlık sorunları gibi nedenlerle çalışamadığı günler olabileceği, bu nedenle fazla çalışma ve hafta tatili ücreti için bilirkişi tarafından belirlenen miktardan hakkaniyet gereği indirim yapılması gerektiğine ve hakkaniyet gereği yapılan indirim nedeniyle davalı lehine avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına karar verilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun madde 280. maddesinde; “(1) Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir.”hükmü; 281. maddesinde ise “(1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” hükmü mevcuttur.
Dosya kapsamından; Mahkemece hükme esas alınan 04.07.2015 tarihli bilirkişi raporunun davalı vekiline tebliğ edilmediği anlaşılmış olup, davalı vekiline bilirkişi raporunun tebliği ile rapora karşı varsa itirazlarını sunması olanağı sağlanmadan yargılamanın yapılıp bitirilmesi, hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir.
Bu itibarla Mahkemece, davalı şirketin vekiline bilirkişi raporunun tebliği ile itirazlarını bildirmesi için süre verilip, itirazları değerlendirildikten sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.