Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/25727 E. 2018/21560 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/25727
KARAR NO : 2018/21560
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24/08/2007-24/05/2012 tarihleri arasında kesintisiz olarak davalı şirkette temizlik ve düzenden sorumlu ofis elemanı olarak çalıştığını, müvekkilinin davalı şirket yetkilisi İrfan Yavuz’un aşağılayıcı ve küçük düşürücü davranışlarına daha fazla katlanamayıp 24/05/2012 tarihinde iş akdini İş Kanunu’nun 24/2-c bendi uyarınca haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve ücret alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 25/01/2008 tarihinde temizlik görevlisi olarak çalışmaya başladığını, davacı hakkında dershanedeki kız öğrencileri taciz ettiğine dair şikayetler geldiğini, İrfan Yavuz’un davacıyı uyardığını ve sözlü savunmasını aldığını, 5 ay sonra yine aynı şikayet olduğunda davacı hakkında rapor tutulup çalışma yerinin değiştirildiğini, yine benzer şikayetler gelince davacının pişman olduğunu ve olayların büyümemesi için istifa edeceğini söylediğini, davacının istifa ederek işten ayrıldığını, İrfan Yavuz’a verilen cezanın Yargıtay aşamasında olduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece özetle; SGK kayıtları, toplanan delillerin değerlendirilmesinde; davacının davalı iş yerinde 25/01/2008-23/05/2012 tarihleri arasında 4 yıl, 3 ay, 28 gün hizmet süresinin bulunduğu, davacının aylık net ücretinin 1.000 TL olduğu, iş akdinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğini ispat yükünün davalı işverene ait olduğu, davalı işverenin bunu ispatlayamadığı, bu nedenle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, davacının fazla mesai yaptığını ispatladığı, ancak fazla mesai ücretinin ödendiğini ispat yükünün davalı işverene ait olduğu, davalı işverenin bunu ispatlayamadığı, bu nedenle davacının fazla mesai ücretine hak kazandığı, ancak bir işçinin tüm hizmet süresi boyunca her gün fazla mesai yapması hayatın olağan akışına uygun olmadığından davacının fazla mesai ücreti alacağından hakkaniyet indiriminin yapılmasının gerektiği, davacı tarafından aylık ücretinin ödenmediği iddia edilmekle, ücretin ödendiğinin davalı işverenlere ait olduğu, talep edilen ücret alacağının ödendiğini gösterir ücret bordrosu veya banka kaydı ibraz edilemediği, bu nedenle davacının ücret alacağının kabülüne karar vermek gerektiği, her ne kadar davacı hafta tatil alacağı talep etmiş ise de hafta tatillerde çalışıldığını ispat yükünün davacıya ait olduğu, davacının bunu ispatlayamadığı gerekçesi ile bu talebin reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, dosyadaki bilgi ve belgelerden ve özellikle dershanede eğitim gören kız öğrencilerin şikayet dilekçeleri içeriğinden, davacının dershanedeki kız öğrencileri taciz ettiğine dair şikayetler geldiği, dershane kurucusu İrfan Yavuz’un davacıyı uyardığı ve 5 ay sonra yine aynı şikayet olduğunda davacı hakkında rapor tutulup çalışma yerinin değiştirildiği, davacının 23.05.2012 tarihli el yazılı istifa dilekçesi ile kendi isteği ile iş yerinden ayrılmak istediğini beyan ettiği hususları birlikte değerlendirildiğinde; davacının iş akdinin çalıştığı davalı dershanede eğitim gören bir kısım kız öğrencilerin taciz iddiasında bulunup, kendisini şikayet etmesi üzerine davacının haklı neden göstermeden verdiği istifa dilekçesi ile sonlandırıldığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan bu fesih şekline göre mahkemece davacının şartları bulunmayan kıdem tazminatı talebinin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.