Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/25662 E. 2018/21568 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/25662
KARAR NO : 2018/21568
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, 21.03.2005-18.07.2012 tarihleri arasında ve en son davalı …Ş. nezdinde davalı … … Otobüsleri A.Ş.’ye ait iskelelerde gişe görevlisi olarak 06:00 – 23:30 saatleri arasında çalıştığını ve işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek; fazla mesai, genel tatil ve hafta tatili ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalılar Vekilleri Cevaplarında Özetle:
Davalı … … Otobüsleri San. ve Tic. A.Ş. vekili; davacının müvekkili şirketin gişe ve terminal hizmetlerini üstlenen diğer davalı şirketin işçisi olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir hizmet akdi bulunmadığını, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, … A.Ş. ile yüklenici firma arasındaki ilişkinin Kamu İhale Kanununa tabi bir hizmet alım sözleşmesi olduğunu bu durumun taşeronluk olarak nitelendirilemeyeceği, davalılar arasında asıl işveren – alt işveren ilişkisi bulunmadığını savunmuştur.
Davalı …Ş; zamanaşımı itirazında bulunduklarını, dava konusu taleplerin 5 yıllık zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili şirket nezdinde 01.08.2011-18.07.2012 tarihleri arasında gişe memuru olarak çalıştığını, 21.03.2005-31.07.2011 tarihleri arasındaki dönemde işvereninin … Organizasyon İnş. Temizlik ve Sosyal Hİz. San. Tic. Ltd. Şti olduğunu, davacının davalı şirketten 18.07.2012 tarihinde emeklilik nedeniyle kendi isteğiyle ayrıldığını, ücret alacaklarından her alt yüklenici şirketin kendi döneminden sorumlu olduğunu, işyeri devrinin söz konusu olmadığını, davacının işvereni ibra ettiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dosyaya sunulan bordroların bir kısmında fazla mesai ve genel tatil ücreti tahakkuklarının yer aldığı saptanmıştır. Nitekim bu husus hükme esas bilirkişi raporunda da tespit edilmiştir. Ne var ki bilirkişi tarafından bordroların imzasız olması ve belirtilen tutarların davacı işçiye ödendiğine dair belge bulunmaması nedeni, bordroların dikkate alınmadığı belirtilmiştir.
Davacının maaş hesabına ait banka kayıtların celbi ile bordrodaki tutarların davacıya ödenip ödenmediği araştırılarak, ödendiğinin tespiti halinde bu tutarların hüküm altına alınan miktarlardan mahsubunun gerekeceğinin düşünülmemesi hatalıdır.
3- Gerekçeli kararda, bilirkişi raporunda hesaplanan fazla mesai ücreti alacağından %40 oranında karineye dayalı makul indirime (hakkaniyet indirimine) gidildiği ifade edilmesine karşın, hüküm sonucunda gerekçeden farklı olarak %30 oranında indirime gidildiği, bu hali ile gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmıştır.
10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve 6100 sayılı HMK’nın 298. maddesi uyarınca hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki olması bozma sebebidir.
Davacı işçinin, genel tatillerde çalıştığı yönündeki iddiasını da takdiri delil niteliğindeki tanık beyanları ile ispatladığı dikkate alındığında bu alacak kaleminde de, karineye dayalı makul bir indirime (hakkaniyet indirimine) gidilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de isabetli değildir.
Mahkemece yapılacak iş, kararı davacının temyiz etmediği de gözetilerek fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarından hakkın özünü etkilemeyecek şekilde karineye dayalı makul bir indirim uygulamak sureti ile söz konusu alacakları hüküm altına almaktır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.