Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/23049 E. 2018/20001 K. 08.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/23049
KARAR NO : 2018/20001
KARAR TARİHİ : 08.11.2018

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalılardan …’a ait … Turizm Dış Ticaret ünvanlı şahıs şirketinde 12/11/2009-18/06/2009 tarihleri arasında çalıştığını, ardından şirketin ticaret şirketine çevrilmesi nedeniyle …ne 19/06/2009 tarihinde giriş yaptırıldığı, 29/08/2012 tarihine kadar ithalat ve dış ticaret ihracat sorumlusu olarak çalıştığını, iki şirket arasında organik bağ bulunduğu, davalı işyerinin yetkilisinin işlerin azalması sebep gösterilerek davacının işten çıkarılmak zorunda olduğunun söylendiğini, hiç bir mehil verilmediğini, 29/08/2012 tarihinde iş sözleşmesinin sözlü ve tek taraflı olarak sona erdirildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile ücret, prim, yol ve yakacak yardımı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olamayacağını, kıdem tazminatı haricindeki talepler için talep tarihi itibariyle yasal faize hükmedilebileceğini, davalı …’tan 12/11/2008-18/06/2009 arası dönem için tazminat talep edilebileceğini, davalının şahsi firmasının taleplerin tüm çalışma dönemi yönünden müteselsili olmayacağını, feshin şirket müdürünün sözlü bildirimi ile olmadığını, davalı işyerinde çalışırken işlerini gizli yürüttüğünü, işyerine kamera sistemi kurulmasından davacının rahatsız olduğunu, çalışmalarının açığa çıktığını, kamera kayıtları bulunduğunu, davacının işe devam etmesi için çağrı yapıldığını, sonuç alınamadığını, davacının işe gelmemesi nedeniyle tutanaklar tutularak ihtarname çekilerek 15/09/2012 tarihinde davacının iş akdine son verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı işyerinde 12/11/2008-29/08/2012 tarihleri arasında çalıştığı, her ne kadar 29.08.2012 tarihinde hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığını belirterek, aynı gün kıdem tazminatı ve alacaklarının ödenmesi için işyerine ihtarname göndermiş ise de davacıya ait 03.08.2012 tarihli vergi mükellefiyet kaydının bulunması ve davalı tanık anlatımlarında geçen davacının işyerince kamera konulmasından sonra bu durumdan rahatsız olarak işten ayrılacağını bildirmesi yönündeki birbirini teyid eden olgular karşısında davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacak şekilde iş aktinin sona erdiği, fazla mesai, genel tatil ve yakacak yardımı alacağına ilişkin davanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava dilekçesinde talep edilmeyen ancak taraflar arasındaki iş akdinden kaynaklanan bir alacak kalemi ek dava niteliğindeki ıslahla talep edilebilir.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece, dava dilekçesinde istenen hafta tatili ücreti ile dava dilekçesinde açıkça talep edilmeyip ıslah dilekçesinde istenen yıllık izin ücreti talepleri hakkında hüküm fıkrasında olumlu veya olumsuz karar verilmemesi HMK’nın 297/2. maddesine aykırı olup kararın bozulması gerekmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.