Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/22579 E. 2015/25041 K. 09.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/22579
KARAR NO : 2015/25041
KARAR TARİHİ : 09.09.2015

MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Yargılamanın iadesini talep eden vekili, davacı işçi …’in davalı şirkette çalıştığını, iş akdinin şirket tarafından feshedildiğini, şirket aleyhine işe iade davası açıldığını, mahkemece davanın reddine karar verildiğini ve kararın Yargıtay tarafından onandığını,işe iade davasının sonunda yeni bilgi ve belgelere ulaşıldığını ileri sürerek yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Yargılamanın iadesi talebinde bulunan (davacı);
İşe iade davasının davacısı olan ve yargılamanın iadesini talep eden… vekili, eldeki davadan önce davalı aleyhine işe iade davası açıldığını, mahkemece 28/02/2008 tarih ve 2007/797 E- 2008/55 K. sayılı kararla davanın reddine karar verildiğini, kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, işe iade davasında müvekkiline imzalatılan fesihnamenin üzerinde emeklilik hakkı kazanamayanlar için ibaresi konulduğunu, davalı şirketin dava dilekçesine karşı verdiği cevap dilekçesinde müvekkiline bir kısım ödemeler yapıldığını 108 günlük iş güvencesi bedelinin müvekkiline ödenmiş olduğunu beyan ettiğini, ancak müvekkiline yapılan ödemelerin davalı şirket tarafından yapılmamış olduğu ve ödemelerin özelleştirme fonu veya hazine tarafından yapılmış olduğu hususlarının yeni öğrenildiğini ileri sürerek, yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur.
B) Karşı taraf (davalı);
Karşı taraf (işe iade davasının davalısı olan şirket) vekili, taraflar arasındaki iş akdinin karşılıklı anlaşma ile sona erdirildiğini, davacının iş akdinin sonlandırılması nedeniyle hak kazandığı tüm alacakların eksiksiz olarak ödendiğini, davacının işe iade davası açtığını, mahkemece davanın reddine karar verildiğini ve kararın Yargıtay tarafından onandığını, talebin yersiz ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, yargılamanın yenilenmesini gerektirdiği ileri sürülen sebebin, 6100 sayılı HMK’nun 375 inci maddesinde tahdidi olarak sayılan sebeplerden olmadığı gerekçesiyle, esasa girilmeden talebin (davanın) reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı yargılamanın iadesi talebinde bulunan (davacı) … vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
6100 sayılı HMK.’un 166/1. maddesi uyarınca “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar”. Aynı maddenin 4. fıkrasına göre ise “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır”.
Dosyanın incelenmesinde;
Yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan …’in davalı şirket aleyhine iş bu davadan önce işe iade davası açtığı, İstanbul 2. İş Mahkemesi’nin 28/02/2008 tarih ve 2007/797 E-2008/55 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 01/06/2009 tarih ve 2008/13057 E-2009/15043 K sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmıştır.
Davacı … vekili, eldeki davadan önce davalı aleyhine işe iade davası açıldığını, mahkemece 28/02/2008 tarih ve 2007/797 E- 2008/55 K. sayılı kararla davanın reddine karar verildiğini, kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, işe iade davasında müvekkiline imzalatılan fesihnamenin üzerinde emeklilik hakkı kazanamayanlar için ibaresi konulduğunu, davalı şirketin dava dilekçesine verdiği cevap dilekçesinde müvekkiline bir kısım ödemeler yapıldığını 108 günlük iş güvencesi bedelinin müvekkiline ödenmiş olduğunu, ancak müvekkiline yapılan ödemelerin davalı şirket tarafından yapılmamış olduğu ve ödemelerin özelleştirme fonu veya hazine tarafından yapılmış olduğu hususlarının yeni öğrenildiğini ileri sürerek, yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, yargılamanın yenilenmesini gerektirdiği ileri sürülen sebebin, 6100 sayılı HMK’nun 375 inci maddesinde tahdidi olarak sayılan sebeplerden olmadığı gerekçesiyle, esasa girilmeden talebin (davanın) reddine karar verilmiştir.
İşe iade davasının davacısı olan … vekilinin aynı davalıya (…) karşı, aynı mahkemede (İş Mahkemesi) ayrı bir yargılamanın iadesi davası açtığı, mahkemece 25/12/2014 tarih ve 2012/584 E-2014/947 K sayılı karar ile davanın (talebin) reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği, dosyanın temyiz incelemesi için Dairemize gönderildiği, yapılan temyiz incelemesi sonucunda kararın Dairemizce bozulduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamında özetle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan birden fazla yargılamanın iadesi talebini havi dava olduğu, bu davaların birleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu iki davadan başka … vekilinin, aynı davalıya (….) karşı, aynı mahkemede İş Mahkemesi) ayrı bir yargılamanın iadesi davası daha açtığı, davanın 2010/1172 esasına kaydedildiği, mahkemece davanın (talebin) reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği, dosyanın temyiz incelemesi için Dairemize gönderildiği, yapılan temyiz incelemesi sonucunda bu kararın da Dairemizce bozulduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamında özetle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan birden fazla yargılamanın iadesi talebini havi dava olduğu, bu davaların birleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Ve son olarak, davacının davalıya karşı İş Mahkemesinde maddi ve manevi tazminat talepleri ile dava açtığı ve davanın derdest olduğu, dava sebebinin taraflar arasındaki akdin sonladırılması olduğu anlaşılmıştır.
Bu tespitler kapsamında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü ve yargılamanın sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için bu dava ile bağlantılı bulunan aynı mahkemeye ait 2012/584 esas ve 2010/1172 esas sayılı davaların birleştirilmesi gerekir. Kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.