Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/18411 E. 2017/16257 K. 19.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18411
KARAR NO : 2017/16257
KARAR TARİHİ : 19.10.2017

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı … yanında aşçı olarak işe başladığını, davalının şirketleşmeye gitmesi nedeni ile işyerinin davalı … Gıda Ltd.Şti. unvanını aldığını, bu işyerinde de aralıksız olarak çalıştığını ve 22.10.2010 tarihinde iş akdinin davalı işveren tarafından haksız şekilde feshedildiğini, ücretli izin haklarını hiç kullanmadığını, sürekli fazla mesai yapmak zorunda kaldığını, resmi tatil ve dini bayramlarda dahi çalıştığını, 1.500.00.TL maaş alacağının da ödenmediğini, en son aldığı ücretin net 1.200 TL olduğunu savunarak kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai, genel tatil ve ödenmemiş 1.500 TL ücret alacağının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili; davacının öncelikle müvekkili … yanında 10.01.2007 tarihinde çalışmaya başladığını, 31.03.2008 tarihinde buradan çıkışının yapılarak ertesi gün 01.04.2008 tarihinde şirketleşme neticesi kurulan davalı … Gıda Ltd.Şti.’ne geçişinin yapıldığını, işyerini terk ettiği 22.10.2010 tarihine kadar aşçı olarak çalışmalarını sürdürdüğünü, 22.10.2010 tarihinde mesai bitimi işi bırakacağını söyleyerek hesabının çıkarılmasını istediğini, sonrasında işyerinden ayrıldığını, davacıyı arayan muhasebe sorumlusuna tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, son aya ilişkin 22 günlük ücretini de almadığını, 22.10.2010 tarihinden itibaren hiçbir sebep yokken mesaiye gelmediğini, bu hususta devamsızlık tutanaklarının tutulduğunu, 27.10.2010 tarihinde … 3. Noterliğinden keşide edilen ihtarname ile 25 Ekim’den itibaren işe gelmediğinden İş Kanunu’nun ilgili maddeleri gereğince iş akdinin tek taraflı olarak feshedildiğinin ihtar edildiğini, ihtarnamenin tarihinde tebliğ edildiğini, davacının hak ettiği yıllık izinlerini tam olarak kullandığını ve izin alacağı bulunmadığını, fazla mesai yapmadığını ve fazla mesai ücreti alacağı bulunmadığını, işyerinde haftalık çalışmaların 45 saati geçmediğini, davacının hafta içi 07.30-17.00 ve Cumartesi günleri 09.00-15.00 saatleri arasında çalıştığını, hafta içinde toplam 2 saat ve Cumartesi günü toplam 1,5 saat yemek ve kahvaltı, çay molalarının olduğunu, Pazar günleri hafta tatili olduğunu, davacının ulusal ve dini bayramlarda çalışmasının bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere fazla mesai ve genel tatil talepleri ile ilgili zamanaşımı definde bulunduklarını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Gerekçe – hüküm çelişkisi 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Bu husus 6100 sayılı HMK. nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
Mahkemece hüküm gerekçesinde bir yandan “…Davacının … kayıtlarında 10.01.2007- 31.03.2008 arasında 1065879.34 … sicil sayılı davalı …’a ait, 01.04.2008-25.11.2010 arasında 1091217.34 … sicil sayılı davalı … Gd.Ltd.Şti.’ne ait, işyerlerinde çalıştığı anlaşılmıştır…” denirken diğer yandan davacının işe giriş tarihini 15.11.2005 tarihi olarak belirleyip hesaplama yapılan bilirkişi raporu hükme esas alınıp buna göre hüküm kurulmak suretiyle gerekçe-hüküm çelişkisine neden olunmuştur.
Sonuç olarak, Mahkemece 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ve HMK. nun 298/2 maddesine aykırı karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 19.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.