Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2015/17161 E. 2017/6811 K. 18.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17161
KARAR NO : 2017/6811
KARAR TARİHİ : 18.04.2017

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18/04/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat … ile karşı taraf adına Asil … geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın ve davacı Asilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, davalıya ait iş yerinde Nisan 2007 tarihinden itibaren çalıştığını, davacının dini bayramların l. günü dışındaki tüm bayram ve genel tatil günleri de dahil olmak üzere haftada 6 gün 07.00-18.30/19.00 saatleri arasında çalışmasına rağmen fazla mesai alacaklarının hiç ödenmediğini, bayram ve genel tatil alacaklarının eksik ödendiğini, iş sözleşmesinin belirtilen bir kısım işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından feshedildiğini ileri sürerek; kıdem tazminatı ile fazla çalışma, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının satış şefi olarak görev yaptığını ve 05.04.2007-18.02.2013 tarihleri arasında çalıştığını, 2.677.50 TL. brüt ücret aldığını, her ne kadar hizmet aktinin fazla mesai alacakları gibi bir kısım işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından feshedildiği iddia edilmiş ise de iş sözleşmesinin davacının başka bir çalışan olan …’a küfür ve hakaret dolu sözler söylemesi nedeniyle davacı ile görüşülerek iş akdinin feshedileceğinin şifahi olarak bildirilmesi üzerine davacının işyerini terk ettiğini ve 15.02.2013 tarihli 5 günlük istirahat raporunu davalıya sunduğunu, davalının iş aktini İş Kanunun 25/2 gereği fesih için rapor süresinin sona ermesini beklerken rapor süresi içinde davacının fesih ihtarnamesinin tebliğ edildiğini, davacının yıllık izin alacağının bulunmadığını, davacının mesaisini hafta içi 08.00-17.30 arası 1,5 saat ara dinlenme ile ve cumartesi günlerinde de 08.00-14.30 arasında 1 saat ara dinlenme ile yaptığını, davacının serbest zamanlı ve mesai saatlerini kendisi ayarlayarak çalıştığını, ayrıca personel yönetmeliği ile yıllık 270 saate kadar fazla çalışmanın da ücrete dahil olduğunun davacının da yazılı kabulünde olduğunu, ayrıca davacının yaptığı satışa ve fazla mesaiye endeksli olarak prim aldığını, dolayısıyla davacının ne kadar fazla mesai yaparsa o kadar prim alması nedeniyle fazla mesai alacağı talebinin haksız olduğunu, davalı işyerinde Pazar günleri, yılbaşı ve 29 Ekim günleri ile dini bayramların l. ve 2. günlerinde çalışma olmadığını, diğer bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmaların da bordroya yansıtılarak davacının ihtirazi kayıtsız imzası ile ödendiğini, zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının çalışmasının tamamının Avrupa yakasında gerçekleştiğini, bu sebeple yetki itirazında bulunduklarını savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davacı, fazla çalışma ve genel tatil ücreti alacaklarının ödenmemesi nedeni ile iş akdini haklı olarak feshettiğini ileri sürmüştür.
Mahkemece; davacının genel tatil ücreti alacağı bulunmadığı, ancak fazla çalışma yaptığı ve ücretlerinin de ödenmediği gerekçesi ile iş akdini haklı nedenle feshettiği kabul edilmiş ve kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti talepleri hüküm altına alınmıştır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir.
Hükme esas bilirkişi raporunda; davacı tanıklarından …’un beyanlarına itibar edilerek fazla mesai ücreti hesaplanmış ise de, bu tanığın davalı şirket nezdinde Aralık 2007-Nisan 2011 tarihleri arasında çalıştığı dolayısı ile davacının tüm hizmet süresine tanıklık etmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca davalı vekilince rapora itiraz dilekçesinde, 2010 yılı sonundan itibaren personele elektronik giriş kartı verildiği ve giriş-çıkışların kayıt altına alındığı savunularak bir takım belgeler sunulmuştur.
Davalının sunduğu bu belgeler bir değerlendirmeye tabi tutulup, davacı tanığının da ancak davacı ile birlikte çalıştığı süreye ilişkin olarak beyanlarına itibar edilebileceği gözetilerek; davacının fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı dolayısı ile iş akdini haklı nedene dayalı olarak feshedip etmediği (kıdem tazminatına da hak kazanıp kazanmadığı) somut bir biçimde tespit edilmelidir.
Eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.480.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18/04/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.