YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7910
KARAR NO : 2014/39438
KARAR TARİHİ : 22.12.2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL 7. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2013
NUMARASI : 2011/420-2013/1096
DAVA :Davacı, Sendikalar Kanunu’nun 31.maddesinden kaynaklanan sendikal tazminat alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 1987 yılından itibaren işçi olarak çalıştığını, davalı işyerinde Belediye-iş Sendikasının örgütlü olup müvekkilinin de Belediye-iş Sendikası üyesi olduğunu, davalı işveren yetkilileri tarafından müvekkiline Belediye-iş Sendikası üyeliğinden istifa ederek Hizmet-İş Sendikasına üye olması konusunda baskı ve tehditlerde bulunulduğunu, iş ve işyeri değişikliği yapıldığını, davalı işverenin Sendikalar Kanununun 31. maddesine aykırı hareket etiğini iddia ederek 500 TL sendikal tazminat alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili idare tarafından Belediye-iş Sendikasına üye olan davacı ve diğer işçiler arasında Sendikalar Kanununun 31. maddesinin 3. ve 5. fıkrası hükümlerine aykırı olarak ücret, ikramiye, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinin uygulanması yönünden her hangi bir farklı uygulama ve ayrım yapılmadığını, maaş bordroları ve özlük dosyalan incelendiğinde bu hususun açıkça görüleceğini, bu durumun iş Teftiş Kurulu Başkanlığı Baş İş Müfettişi tarafından müvekkili belediyede yapılan inceleme sonunda hazırlanan 11.5.2011 tarihli tutanakta da belirtildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Sendikal tazminat 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin üçüncü fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. Konuya dair bir başka güvence bahsi geçen maddenin beşinci fıkrasında öngörülmüş, işçilerin sendikaya üye olmaları veya olmamaları sebebiyle iş sözleşmelerinin feshedilemeyeceği, yine yasaya uygun sendikal faaliyetler sebebiyle işten çıkarılamayacakları ya da farklı uygulamaya tabi tutulamayacakları hükme bağlanmıştır.
İşverenin 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkralarına aykırı davranması halinde, işçinin bir yıldan az olmamak üzere sendikal tazminata hak kazanacağı hususu da Yasada ifadesini bulmuştur.
2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde 4773 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında, işçinin iş sözleşmesinin sendika üyeliği ya da sendikal faaliyetleri sebebiyle feshedilmesi halinde, doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmadığı açıklanmış, 4857 sayılı İş Kanununun iş güvencesine dair hükümlerinin uygulanacağı kuralı getirilmiştir. Fesih dışında kalan sendikal nedene dayanan ayrımcılık hallerinde ise, işçinin doğrudan sendikal tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.
4773 sayılı Yasa ile sözü edilen maddeye eklenen yedinci fıkrada ise, iş güvencesi hükümlerinin uygulaması dışında kalan hallerde ve feshe bağlı tazminat istekleriyle sınırlı olmak üzere ispat yükünün işverene ait olduğu öngörülmüştür. Bu durumda sendikal nedenle fesih iddiasıyla açılan feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade davasında ispat yükü, önceden olduğu gibi işçi üzerindedir. Ancak, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayan bir işçinin açmış olduğu sendikal tazminat isteklerini içeren bir davada, aksinin ispatı işverene aittir.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Somut olayda 7 işçinin noterden ihtarname çekerek iş akitlerinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenerek feshedilmesini istediklerine dair belgeler, iki işçi yönünden görev yeri değişikliğinin disiplin nedenlerine dair olduğuna ilişkin savunma hususları birlikte değerlendirildiğinde davacı işçilere sendikal nedenlerle ayrımcılık yapıldığına ilişkin bilirkişi raporu yetersizdir.
Dosyanın üniversitelerdeki iş hukuku kürsülerinden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinde tevdi edilerek iddia ve savunma noterden çekilen ihtarnameler, disiplin kurulu kararları ve gerektiğinde işyeri kayıtları yerinde incelenerek yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda sendikal tazminatın unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti ile sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.